HDP'den DEDAŞ zulmüne ilişkin rapor

HDP, DEDAŞ'ın Kürdistan'da insanları, hayvanları ve çiftçinin ekonomisini tehlikeye atan zulmüne karşı rapor hazırladı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Genel Merkezi, DEDAŞ’ın, faaliyet gösterdiği Urfa, Amed, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak'taki zulmüne karşı rapor hazırladı.

'TARLAYI SATSAK O KADAR ETMİYOR!'

Raporda, halkın elektriğe yüksek miktarda zam yapılması nedeniyle faturalarını ödemekte zorluk çektiği, bakım onarım çalışmalarının eksikliğinden kaynaklı oluşan kayıp miktarının halkın faturasına yansıtıldığı kaydedildi. 2019-2020 yılları içinde çiftçinin kullandığı elektriğe yüzde 63 zam yapıldığı, ürünlerden elde ettikleri gelirin neredeyse tamamının bu zamları ödemeye yetmediği kaydedildi. Raporda, yaklaşık on yıldan bu yana özel şirketlere devredilen elektrik enerjisi sektörünün, hizmet değerini yitirdiği ve bir rant alanına dönüştüğüne işaret edildi.
8 bin TL ile 15 bin TL arasında cezalar kesildiği, bir hanenin kaçak kullanımdan dolayı ortalama aylık tüketimi maksimum 200 TL ile 300 TL civarında iken, haneye bir defada kesilen cezaların bir yıllık elektrik tüketiminin dört katından fazla olduğu belirtildi. Raporda, Kızıltepe Hububat ve Ticaret Merkezi Başkanı Mehmet Şerif Öter’in, Mardin’de dönüm başına ödenen faturaların Türkiye’nin diğer bölgeleriyle kıyaslandığında yaklaşık 10 kat daha fazla olduğuna dikkat çektiği belirtildi.
Raporda şunlar ifade edildi:
"Elektriğe yapılan zamlar ve altyapı eksikliğinden kaynaklı olarak elektrik hatları üzerinde kaybolan kayıp elektrik miktarının tüm abonelerin faturalarına yansıtılmasının kimi zaman ödenemeyecek düzeyde faturaların gelmesine neden olmaktadır."
Raporda, Derik’te 35 yıldır çiftçilik yapan Nurettin Kılıç’ın "100 dönümlük tarlaya 125 bin TL fatura geliyor, çiftçi nasıl ödesin? Tarlayı satsak o kadar etmiyor” şeklindeki görüşüne de yer verildi.

'HAYVANLER TELEF OLUYOR'

Raporda, "Bölgede yaşanan elektrik kesintileri sağlık koşullarını doğrudan etkilemektedir. Elektriğe bağlı olarak yaşanan susuzluk hayvanların telef olmasına neden olmakta, pandemi sürecinde hijyen koşulları sağlanamamaktadır” denildi.
Raporda, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Mardin Şube Başkanı Özgür Bilek’in “Elektriksizlik demek susuzluk, susuzluk hijyensizlik de bulaşıcı hastalık demektir” ifadelerine de yer verildi.
HDP, "Tarımsal üretimi teşvik etmek ve üretimi arttırmak amacıyla bakanlık tarafından verilen sulama destekleri çiftçilerin banka hesabına yattığı gibi DEDAŞ tarafından çekilmektedir. DEDAŞ bunu mevcut elektrik borcuna mahsuben yapmaktadır ancak bu durum çiftçinin daha baştan üretim yapamamasına neden olmaktadır" dedi.

'İNSAN HAYATI TEHLİKEYE ATILIYOR'

Raporda, Kürdistan'da '90’lı yıllardan kalma trafoların ve elektrik direklerinin kayıp oranını artırdığına, bu durumun insan hayatını tehlikeye atan iş cinayetlerine sebebiyet verdiğine, altyapı eksikliğinden kaynaklı yüksek voltajın özellikle evlerde beyaz eşyalara zarar verdiğine ve kimi zaman dükkanlarda yangınlara neden olduğuna da değinildi.

NASIL ÇÖZÜLÜR?

HDP'nin raporunda, Kürt halkına dayatılan bu insanlık dışı tutumun bir an önce son bulması gerektiği belirtilirken, çözüme de şöyle işaret edildi:

“* Çiftçinin hak ettiği destek, borçlarına mahsuben elektrik şirketlerine aktarılmamalı, hesaplar üzerindeki blokeler kaldırılmalıdır.

* Çiftçilerimizin DEDAŞ’a olan mevcut borçları ya kamu borcu olarak devletçe karşılanmalı ya da büyük oranda karşılandıktan sonra kalan miktar ödenebilir makul düzeyde taksitlendirilmelidir.

* Bağımsız kurumlardan oluşan bir uzman heyet, DEDAŞ’ı denetledikten sonra süreci raporlaştırmalı ve bu raporu kamuoyuyla paylaşmalıdır.

*Çiftçiler indirimli elektrik tarifesinden faydalandırılmalıdır. Elektrik faturaları aylık değil, dönemsel tahsil edilmelidir.

* Tarımda kullanılan elektrik faturalarında uygulanmakta olan Enerji Fonu Payı, TRT payı, KDV bedeli, dağıtım bedeli ve belediye payı kaldırılmalıdır.

* Elektrik kesintilerinden veya standart dışı (Yüksek, düşük voltaj vb) elektrik sunumlarından kaynaklı çiftçilerin yaşadığı zararın tazmin edilmesi gerekmektedir.

* Bölgede yenilenmesi gereken trafo, hat ve elektrik direklerinden kaynaklı ciddi oranda kayıp kaçak miktarı söz konusudur. Bu da faturalara yansımaktadır. DEDAŞ, bunun en aza indirgenmesi için özelleştirme protokolünde sözünü verdiği bakım, onarım ve yenileme çalışmalarına daha fazla kaynak ayırmalıdır.”