GÖRÜNTÜLÜ

Hıso: 15 Şubat Komplosu Ortadoğu müdahalesinin başlangıcıdır

PYD Güney Kürdistan temsilcisi Xerib Hıso, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a yönelik komplonun emperyalist güçlerinin Ortadoğu'ya müdahalesinin başlangıcı olduğunu ifade etti.

15 Şubat uluslararası komplosu ile Ortadoğu müdahalesinin başladığı belirten PYD Güney Kürdistan temsilcisi Xerib Hıso, “Eğer Önder Apo Ortadoğu’dan komplo ile çıkarılmamış olunsaydı bölgede bugün var olan mezhep ve kardeşi kardeşe kırdırma savaşları olmayacaktı” dedi.

Komplonun gelişim seyrine bakıldığında sömürgeci devletlerin Kürt halkına karşı tarihten beri uyguladıkları ve tarz haline getirdikleri bir yöntemin kullanıldığını belirten Hıso, “fakat bu sefer komplocu güçlerin unuttuğu bir gerçekliğin olduğunu bununda Kürt halkının Önder Apo şahsında yeni bir önderlik gerçeğine kavuştuğunu göremediklerini” söyledi.

‘ORTADOĞU BARIŞI ÖNDER APO PERSPEKTİFİNDEDİR’

Abdullah Öcalan’ın Ortadoğu’dan çıkarılması ile günümüzde var olan kaos planının devreye konulduğuna değinen Xerib Hıso şöyle konuştu: “Öncelikle Kürt halk önderi Abdullah Öcalan şahsında Kürt halkına karşı gerçekleştirilen 15 Şubat uluslararası komplosunu lanetliyorum.  Başta Türk devleti olmak üzere uluslararası güçler sayın Önder Apo’yu komplo ile esir alarak Kürt halkının özgürlük ve demokasi mücadelesini sonlandırmak istediler. Kürt halkının iradesini kırmak istediler. Eğer Önder Apo Ortadoğu’dan komplo ile çıkarılmamış olunsaydı bölgede bugün var olan mezhep ve kardeşi kardeşe kırdırma savaşları olmayacaktı. Önder Apo şahsında Ortadoğuda gelişen barışçıl ve demokratik siyasi akımı susturmaya çalıştılar. bu Komployu böyle anlamak gerekir.. Çünkü Önder Apo'nun ideolojisi bütün Ortadoğu coğrafyasına demokrasi ve barışı getirmeyi öngörüyor.”

‘KOMPLOCULARA GÖRE KÜRT HALKI ARTIK ÖZGÜRLÜK DEMEMELİYDİ’

Bu komplo Kürt halkına karşı Önder Apo şahsında neden gerçekleştirildi sorusu önemlidir diyen Hıso, 15 Şubat komplosundan da anlaşıldığı gibi sömürgeci devletlerin Kürt halkına karşı tarihten beri uyguladıkları bir tarzın olduğuna dikkat çekerek şunları belirtti; ‘’Biz Kürtler yüz yıl önce uluslararası Sykes-Picot antlaşması ile dört parçaya bölüp ulus olma statümüz elimizden alındı. O antlaşmaya göre Kürt halkının iradesiz olması gerekiyordu. Kürtler bölündükleri devletler içerisinde eriyip o ulusların dilini ve kültürünü yaşamak zorundaydı. Kürt ve Kürdistan adına hiç bir şeyin olmaması gerekiyordu. toplumda çokça dillendirilen bir söz vardır 'Kürtlerin ruhuna bir fatiha okunmuştu'.  O plana göre Kürt halkı artık hiçbir şekilde hak ve özgürlük adına bir istemde bulunmamalıydı. Önder Apo bu hak ve özgürlüğü, en önemliside Kürtlüğü yeiden dirilttiği için 15 Şubat uluslararası komplosuyla karşı karşıya kaldı.”

‘KÜRT HALKININ SAHİPLENME DÜZEYİNİ HESABA KATMAMIŞLARDI’

Komplocu güçlerin komployu geliştirirken Kürt halkının sahiplenme düzeyini hesaba katmadığına vurgu yapan Xerin Hıso şöyle devam etti; “Kürt halkı tarihte kendisine karşı gerçekleştirilen bu uluslararası antlaşmalardan sonra onlarca kez başkıldırmıştır. Fakat bu antlaşmaları geliştiren zalim devletler, başkıldırıları örgütleyen liderleri komplolarla yakalayıp halkın gözü önünde şehit ederek halkın gözünü korkutarak mücadele etmekten soğutmaya çalışmıştır. Bu da işgalci ve sömürgeci devletlerin halkların iradesini inkar etme tarzıdır. Bu tarzlarını Önder Apo şahsınada uygulamak istediler. uluslararası güçler kendilerini Önder Apo'yu esir alarak Kürt halkının özgürlük mücadelesinin önünde engel olabilecekleri konusunda ikna etmişlerdi. Ancak Kürt halkının Önder Apo'yu sahiplenme düzeyini hesaba katmamışlardı.”

‘BAŞTA ÖNDER APO OLMAK ÜZERE KÜRT HALKI KOMPLOYU BOŞA ÇIKARDI’

Son olarak komplonun bütün tarafları ile boşa çıkarıldığını belirten Hıso sözlerini şöyle sonlandırdı; “En başta Önder Apo’nun İmralı işkence sisteminde Türk faşizmine karşı gösterdiği eşsiz direniş olmak üzere, Kürt halkının da bu Önder Apo’nun direnişine cevap verip bulunduğu her alanı serhıldan alanı yaparak Komplonun başarıya gitmesi engellenmiş oldu. Komplocu devletler Kürt halkının Önder Apo şahsında yeniden dirilişinin düzeyini ve politikliğini hesaba katmamışlardı. Bugün gelinen noktada komplo hiçbir şekilde başarı elde etmediğini söyleyebiliriz.”