Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Amed Şubesi Eşbaşkanı Muharrem Şahin, HDP’nin kapatılmasının ağır sonuçlara yol açacağını belirterek, hükümeti bu tutumdan vazgeçmeye çağırdı.

İktidara geldiğinde parti kapatmaya karşı tutum sergileyen AKP, kendisi hakkında kapatma davası açılmasının üzerinden 13 yıl geçtikten sonra uzun süredir hedef aldığı HDP’yi kapatmaya çalışıyor. Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Amed Şubesi Eşbaşkanı Av. Muharrem Şahin, kapatma davasını ANF’ye değerlendirdi.

Geniş ve objektif bir perspektiften bakıldığı zaman devletlerin, toplumların, sistemlerin yönetimlerini siyasetçilerin üstlendiğini belirten Şahin, şunları söyledi: “Siyasetçiler de bu yetkilerini, seçimlerde siyasi partiler aracılığıyla alırlar. Bu da demokrasinin varlığında gerçekleşir. Demokrasinin olmazsa olmazı ise siyasi partiler ve seçimlerdir. Bir siyasi partinin kapatılması, sadece o partinin tüzel kişiliği ile ilgili bir cezalandırma değil, oy veren insanların cezalandırılmasıdır. Bu nedenle açılmış olan davanın iddianamesine bakıldığında hukuki bir dayanağının olmadığı net bir biçimde görülüyor. HDP’de siyaset yapmış milletvekilleri, belediye başkanları, üyeler ve yöneticilerin daha önce aldığı cezalar gerekçe gösteriliyor. Bu cezaların da içeriğine bakıldığında, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında yapılan konuşmalardır. Demirtaş kararında AİHM’in belirlediği kriterler çerçevesinde bu yapılanların suç olmadığı tescillendi. Bu yüzden HDP’nin kapatılması davası anayasal olmadığı gibi vicdani ve insani de değil. Bu, toplum düzeninin bozulmasına yönelik bir çabadır ve hukukla izah edemeyiz. Suç örgütü haline gelmiş ise kapatılabilir gibi soyut bir gerekçeyle bu dava açılmıştır.”

GERGERLİOĞLU’NUN YAPTIKLARI HUKUK İÇİNDEDİR

HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun milletvekilliğinin gasp edilmesine de değinen Av. Şahin, şöyle devam etti: “Sayın Gergerlioğlu insan hakları alanında çalışan bir yurttaş ve milletvekili. Yaptığı çalışmalar demokrasiye, hukuka uygundur. Sadece konuşmalarından dolayı milletvekilliği düşürüldü. Bunun hukuk ve demokrasi ile izah edemeyiz. Yapılması gereken bu yanlıştan dönülmesidir. Bunlar tamamen tasarlanmış, planlanmış ve gündem değiştirme amaçlı çabalar. Sürekli gerçek sorunların üstünü örtbas etmek için suni gündemler oluşturuluyor ve bütün ülke bu gündemlerin peşinden sürükleniyor. Demokratikleşme, hukuk ya da çok konuşulan hukuk reformu gibi şeyler söyleniyor ve ardından parti kapatma davası açılıyorsa ve kayda değer bir iddia yoksa bu inandırıcı olmaz ve kimse inanmayacaktır.”

BU YANLIŞTAN DÖNÜLMELİ

Daha önce aynı gelenekten gelen 6 partinin kapatıldığını ve çok daha güçlü bir biçimde geri dönüldüğünü hatırlatan ÖHD Amed Şubesi Eşbaşkanı Muharrem Şahin, şunları ekledi: “HDP seçmeni kendi partisine, yöneticisine sahip çıkacaktır. Kapatılsa da kapatılmasa da bulunduğu konumdan geri adım atmayacaktır. Yapılması gereken bu hatadan, yanlıştan geri dönülmesidir. Kayyum politikasına muhalefet ve STK’lar kayıtsız kalmasaydı bugüne gelmeyecektik. Bugün de HDP’ye yönelik bu çabaya ses yükseltilmezse başka partilere de sirayet edecektir.”