İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, kanser hastası Samet Çelik'in 'derhal' serbest bırakılmasını istedi.

İHD İzmir Şube, Konak eski Sümerbank önünde yaptığı basın açıklamasıyla hasta tutsak Samet Çelik'in durumuna dikkat çekti.

Samet Çelik'in ailesinin de katıldığı açıklamada, Türkiye cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerinin 12 Eylül'lü aratmayacak nitelikte olduğuna dikkat çekilerek, "Gün geçtikçe hapishanelerdeki hasta mahpusların durumu giderek ağırlaşmakta, her geçen gün ölümler artmaktadır. Tespitlerimize göre halen hapishanelerde 122’si ağırlaşmış, 108’i acil tedaviye ihtiyacı olan toplam 230 ağır olmak üzere 411 hasta mahpus vardır. Bu mahpuslardan 230’unun derhal salıverilmesi gerekir. Geriye kalan 181 hasta mahpusun ise acilen tedavi edilmesi gerekmektedir" denildi.

İHD açıklamasında, Samet Çelik'in hastalığıyla ilgili durumu paylaştı.

Buna göre; Samet Çelik'in 2006 yılı Şubat Ayı’nda Kırıklar cezaevinde yatmakta olduğu sıralarda kasık fıtığından Yeşilyurt Devlet Hastanesi’nde ameliyat olduğu hatırlatılarak, 18 yıldır cezaevinde bulunan Çelik'in 6 yıldır ilik kanseri olduğu, tedavisinin cezaevi koşullarında mümkün olmadığı kaydedildi.

Açıklamada Samet Çelik’in durumunun gün geçtikçe kötüye gittiği vurgulanırken, Antalya Medical Park Hastanesi'nde ilik kanseri tedavisinin mümkün olabileceğini öğrenen ailesi için yeni bir umudun doğduğu belirtildi.

Adli Tıp Kurumu'nun hasta tutsaklara karşı geliştirdiği 'dalga geçen' tutumu eleştiren İHD açıklamasında, "Adli Tıp Kurumunda ‘sözde uzman’ olarak çalışıp bu şekilde raporlar düzenleyen adli tıpçılara sesleniyoruz; Mesleğe başlarken okuduğunuz ‘Hipokrat’ yeminini bir kez daha okumanızı istiyor, bugün bu ülkede, mevcut yetersiz düzenlemelerle adeta sizlere mahkûm edilmiş bu insanlara, taşlaşmış vicdanlarınızın yaşattığı acılara yeter diyoruz. En az sizler kadar yaşamayı hak eden bu insanların yaşamlarını hiçe saymanızı kınıyoruz" diye kaydedildi.

"Biz bıkmadan usanmadan yeniden vicdanlarınıza sesleniyoruz; Samet Çelik’ın dört duvar arasında ölümüne ’de seyirci mi kalacaksınız?" denilen açıklamada, 18 yıldır cezaevinde yatan bir mahpusun tedavisi mümkünken ölümüne seyirci kalınmaması çağırısında bulunuldu.