İsveç’te yayımlanan Dagens Industri gazetesi, IKEA’nın kurucusu ve sahibi Ingvar Kamprad’ın Inter Ikea Group’un yönetiminden ayrılacağını, şirketin başkanlığına küçük oğlu Mathias Kamprad’ın getirileceğini açıkladı. Böylelikle 70 yıl boyunca şirketi yöneten Kamprad şirketteki hukuki sorumluluğunu tamamiyle bırakıyor. Inter Ikea Group’un, uzun süre kamuoyundan gizli tutulan Interogo Vakfı ile birlikte 170 milyar kronluk bir sermayeye sahip olduğu belirtiliyor.

Dünyanın değişik ülkelerinde 340 mobilya satış mağazası bulunan IKEA düşük konjonktür ve dünyanın birçok ülkesinde başgösteren ekonomik krize rağmen büyümeyi ve aşırı kar elde etmeyi başardı. Geçtiğimiz yıl IKEA karlarını bir önceki yıla kıyasla birkaç kat artırarak 745 milyon krondan 3,8 milyar krona çıkardı.

IKEA, 1943 yılında Avrupa’nın alevler içinde bulunduğu İkinci Dünya Savaşı sırasında 17 yaşındaki Ingvar Kamprad tarafından kuruldu ve İsveç’in dünyada en fazla tanınan şirketi haline geldi. IKEA’nın dünyanın en büyük mobilya mağazalar zinciri sahbi Kamprad’ın dünyanın en zengin iş adamlarından biri haline gelmesinin ardında balta girmemiş ormanların talanı, çocuk ve mahkum emeği sömürüsü ve sendika düşmanlığı bulunuyor.

Geçtiğimiz ay Stockholm’de toplanan UNI Global Sendikalar Birliğ’nin konferansında IKEA’nın pek çok ülkede sendika düşmanlığı yaptığı ve mağazalarında çalışan emekçilere sendikaya üye olmamaları için baskı yaptığını açıklamıştı. Yine çalışanlara yönelik baskı ve saldırıları protesto etmek için uluslararası eylemlere gidilmesi kararlaştırılmıştı.

ESKİ BİR NAZİ

IKEA’nın kurucusu Ingvar Kamprad’ın eski bir Nazi olduğu uzun bir süredir biliniyordu. Bundan iki yıl önce Kamprad’ın sadece bir Nazi taraftarı olmadığı olmadığı, Nazi partinin örgütlenmesine aktif olarak katıldığını gösteren belgeler ortaya çıkmıştı.

İsveç İstihbarat Teşkilatı’nın (Säpo) “Gizli” damgalı belgelerinde Kamprad’ın Nazi bir örgüt olan İsveç Sosyalik Birlik’e üye kazandırmak için propaganda yaptığı ve örgütün lideri Per Engdal ile yakın ilişki içinde bulunduğu belirtiliyor.

Kamprad, gençliğinde İsveç gençliğinde Nazi olduğunu kabul etmiş ve faşist partiyle olan ilişkisini, gençliğinde yaptığı bir ahmaklık olarak nitelemişti. Kamprad “Gizli” damgalı belgelerin ortaya çıkmasına rağmen aktif bir Nazi olduğunu ve Nazi örgüte üye kazandırmak için çalışma yürüttüğünü reddediyor.