‘İşkence ve istismarcılar değil, çocuklar yargılanıyor’
‘İşkence ve istismarcılar değil, çocuklar yargılanıyor’
‘İşkence ve istismarcılar değil, çocuklar yargılanıyor’
Çocuk Cezaevleri Kapatılsın Girişimi'nden Av. Hasan Erdoğan, çocukların yaşamın her alanında olduğu gibi cezaevlerinde de ihlallere, istismara ve işkenceye maruz kaldığını belirterek, "İşkence ve istismarda bulunanlar değil çocuklar yargılanıyor ve tutuklanıyor. Devlet, tüm yaşananlara rağmen hiçbir adım atmıyor" dedi.
20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü, bugün yine ihlallerle karşılanıyor. Bu ihlallerin önemli bir bölümü de cezaevlerinde gerçekleşiyor. Çocuk cezaevlerindeki hak gaspları, işkence ve kötü muameleye dair ayrı bir gerçekliği ifade ediyor.
İHD'nin 1 Ocak-19 Kasım 2014 tarihleri arasındaki verilerine göre, 49 çocuk cezaevlerinde, 64 çocuk ise gözaltı yerlerinde işkenceye uğradı. Bu tarihler arasındaki toplumsal olay ve gösterilerden dolayı 360 çocuğun gözaltına alındığı belirtilirken, 59 çocuğun tutuklandığı kaydedildi. Bu olaylarda yaralanan çocuk sayısı ise 42 olarak açıklandı.
Cezaevlerinde çocukların maruz bırakıldığı ihlalleri, çocuk hakları için mücadele eden Çocuk Cezaevleri Kapatılsın Girişimi'nden Av. Hasan Erdoğan, bir yıl içerisinde çocuk yargılaması ve çocuk cezaevlerinde yaşanan olayları ANF'ye değerlendirdi.
'DEVLET ADIM ATMIYOR'
Girişimin kurulmasından bugüne yaklaşık bir yıl geçmiş olmasına rağmen girişim içerisinde iki baro, TTB, dört sendika, insan hakları ve çocuk hakları alanında çalışan toplam 30 sivil toplum örgütünün bir araya geldiğini kaydeden Erdoğan, "çocuk cezaevlerini kapatın, çocuk tutukluluğuna son verin" demesine rağmen gerek çocuk tutukluğu gerekse çocuk cezaevlerinde yaşananlara ilişkin hiçbir değişikliğin olmadığını, devlet tarafından hiçbir adım atılmadığını ifade etti.
Erdoğan, net bir şekilde devletin ve yargı mekanizmalarının çocuk algısı ve çocuğa bakış açısının değişmediğinin altını çizerek, "Son bir yıl içerisinde Özel Yetkili Mahkemeler sonrası kurulan TMK 10. maddesiyle görevli mahkemeler kapatılmış olmasına rağmen bu kez 'genel mahkemeler' özel mahkemeler gibi hareket ederek onlarca çocuğu 'terör' suçu gerekçesiyle tutukladı. Özellikle Kürt illerinde yoğun bir şekilde TMK sebebiyle çocuklar 'örgüt üyesi olmak iddiasıyla' tutuklanmaya devam etti ve halen devam ediyor. Daha bir ay kadar önce yaşanan 6-8 Ekim Kobanê protestosu eylemlerinde ve 1 Kasım Dünya Kobanê Günü'nde sadece Mardin'de 28 çocuk örgüt üyeliği iddiası ile tutuklandı" diye kaydetti.
'ÇOCUKLAR İŞKENCE GÖRMEYE DEVAM EDİYOR'
"Tutuklamalar ve yoğun gözaltılarla ilgili olarak birçok kurum ve kuruluş sayısal veriler yayınladı. Burada tekrar etme gereği görmüyoruz ama yoğun bir şekilde gözaltı ve tutuklamaya sokakta işkenceye çocuklarımızın maruz kaldığını ve kalmaya devam ettiğini söyleyebiliriz" diyen Erdoğan, şu hususlara dikkat çekti: "Daha bir hafta önce Van Cezaevi'nden 8 tutuklu çocuk, iki gün sonra Van'da duruşmaları olmasına rağmen sadece Van Cezaevi'nin fiziki koşulları gerekçe gösterilerek, zorla ve hiçbir gerekçe yokken Ankara’ya sürgün edildiler. Bu sürgün yetişkinlere ait ring aracıyla 42 saat sürdü. Çıplak aramaya tabi tutuldular, onurları kırıldı, çocuklar kendilerine uygun olmayan araçta taşındılar, kuru ekmek ve su verildi, aç kaldılar, uyuyamadılar, üşüdüler, hakarete küfre maruz kaldılar. Özetle, işkence gördüler, görmeye devam ediyorlar."
'İŞKENCE GÖREN ÇOCUKLAR YARGILANIYOR!'
Girişimin başlamasına neden olan ve Türkiye İnsan Hakları Kurumu'nun raporuyla da teyit edilen 1 Ocak'ta Sincan Cezevi'ndeki çocuklara yönelik işkence iddialarından dolayı cezaevi yetkilileri ve infaz koruma memurları hakkında dava açılmayarak, takipsizlik kararı verildiğini dile getiren Erdoğan, tutuklu çocuklar hakkında "yaralama, tehdit, kamu malına zarar vermek, memura mukavemet" gibi suçlardan dava açıldığını ve halen yargılandıklarını belirtti.
CEZASIZLIKLA ADALET NASIL GELECEK?
Erdoğan, "son bir yıl içerisinde ortaya çıkan ikinci Pozantı vakası olarak adlandırılan Adana Ceyhan Cezaevi'nde yaşanan cinsel istismar vakası sebebiyle mecliste verilen bir gensoruya Adalet Bakanı, sadece cezaevi baş gardiyanına uyarı cezası verildiğini başkaca bir yetkili veya infaz koruma memuru hakkında hali hazırda dava açılmadığını bildirdi" diyerek, cezasızlık politikasına dikkat çekti: "Ve cezalandırılırcasına o çocuğumuz tekrar tutuklandı."
"Sadece bir kitap çaldığı için yargılandı çocuklarımız. Bir olay sebebiyle üç kez, beşer günlük hücre cezasına çarptırıldılar. Cezaevinde avukatsız telekonferans sistemiyle yargılandılar ve böylesine adil olmayan yargılamalarla uzun cezalar aldılar" diyen Erdoğan, Van Cezaevi'nde bir çocuğun intihara kalkıştı diye iki ay boyunca hücrede tek başına tutulduğunu dile getirdi.
YAŞAMIN HER ALANINDA
Çocuk cezaevlerinde, sokaklarda, kapalı kurumlarda, mahkemelerde, hatta okullarda çocuklara yaşatılanların aynı olduğunu söyleyen Erdoğan, "Aynı, şairin dediği gibi 'aynı gök, aynı keder, cezaevlerinde çocukların yaşadığı hep kader!..' Belki de çocuklarımıza cezaevlerinde yaşatılan, Yılmaz Güney'in, Duvar filminin kötü tekrarından ibaret. Ancak her şeye rağmen biz insan hakları ve çocuk hakları savunucuları er geç çocuk cezaevleri utancından kurtulacağımızdan eminiz" dedi.