İsveç’in başkenti Stockholm’de geçtiğimiz cumartesi günü yapılan gösteride Ermenilere yönelik nefret içeren konuşmalar ve kan dökme çağrıları yapan İsveç Türk Dernekleri Federasyonu İkinci Başkanı Barbaros Leylani ve Türk faşistleri bir haftadır İsveç gündeminin ilk sıralarında.

Leylani’nin ırkçı çalışmalarını araştıran İsveç medyasında önceki gün Leylani’nin bir akşam yemeğinde ırkçı ve faşist Ülkü Ocakları’nın yanı sıra Milli Görüş yöneticileriyle ve Türk Büyükelçiliği görevlileriyle birlikte bir araya geldiğini gösteren bir resim yayınlandı. Resimde İsveç Şehircilik Bakanı Mehmet Kaplan’ın da görülmesi üzerine Kaplan’ın ırkçı ve faşist çevrelerle ilişkileri sorgulanmaya başlandı.

Kaplan’ın üyesi olduğu Çevre Partisi Yeşiller Milletvekillerinin de bulunduğu pek çok politikacı, aydın ve gazeteci Kaplan’ın istifa etmesini talep etti.

Azerbaycan’a destek bahanesiyle yapılan gösteride İsveç Türk Dernekleri Federasyonu İkinci Başkanı Barbaros Leylani, “Ermeni Köpeklere ölüm... Gerekirse kan dökeriz “ diyerek ırkçı ve nefret içeren bir konuşma yapmış ve meydanda bulunan yaklaşık 100 kişiye ‘Ermenilere ölüm’  sloganını attırmıştı.

Baskılar sonucu İsveç Türk Dernekleri Federasyonu İkinci Başkanlığı görevinden istifa eden Leylani, daha sonra İsveç’in en büyük televizyon kanalı TV4’da ağlayarak söylediklerinden ötürü özür dilemişti.

Ancak Leylani’nin istifa etmesi tepkileri dindirmemiş aralarında İsveç Gençlik Bakanı ve parlamentodaki siyasi partilerin dış politika sorumlularının da bulunduğu pek çok politikacı konuşmayı kınayan demeçler vermişlerdi. 

Aralarında Amara Kürt Kadın Meclisi ve İsveç Demokratik kitle örgütünün de bulunduğu 23 Sivil Toplum Örgütü, savcılığa başvurarak İsveç Türk Dernekleri Federasyonu İkinci Başkanı hakkında soruşturma açılmasını talep etmişlerdi . Bunun ardında aralarında Ermeni Federasyonu’nun da yer aldığı 20 dernek ve şahıs Leylani hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Gazeteci ve yazarlar da, federasyona verilen devlet yardımının kesilmesini istemişlerdi.

İŞÇİ EĞİTİM MERKEZİ’NDEN (ABF) TÜRK FEDERASYONU İHRAÇ KARARI

İsveç Türk Dernekleri Federasyonu’na yönelik ilk tepki bir eğitim kurumu olan İşçi Eğitim Merkezi ABF’ten geldi. ABF Başkanı Helen Pettersson, Leylani’nin konuşmalarının kurumlarının değer yargılarıyla bağdaşmadığını açıkladı ve tüm ABF şubelerine İsveç Türk Dernekleri Federasyonu ile işbirliğini durdurma talimatı verdi ve ilk yönetim toplantısında federasyonu ABF üyeliğinden ihraç edeceklerini söyledi.

Göçmen örgütlerine devlet yardımı yapan kurumun yetkilileri de, İsveç Türk Dernekleri Federasyonu’na verilen maddi yardımı durdurabileceklerini ve son 5 yıl içinde federasyona ödenen 4 milyon kronu geri isteyebileceklerini açıkladılar.

MEHMET KAPLAN’IN KOLTUĞU SALLANTIDA

Bu arada Leylani’nin ırkçı çalışmalarını mercek altına alan İsveç medyası ilginç bir manzarayla karşılaştı. İlk önce sosyal medyada yayımlanan bir resimde Leylani’nin Kaplan’la bir arada çekilmiş, İsveç Ülkü Ocakları Başkanı İlhan Şentürt ve Milli Görüş Teşkilatı yöneticileri yer alıyordu.

Aşırı dinci akımlarla ilişkisi olduğu yolunda İsveç medyasında haberler çıkan Kaplan’ın Leylani ve Şentürk ile aynı karede yer alan resimlerin neredeyse tüm görsel ve yazılı medyada yer alması tepki ve tartışmalara yol açtı.

Yeşiller Partisi Eşbaşkanı ve Eğitim Bakanı Gustav Fridolin, yemeğe kimlerin katıldığını bilmediğini söyleyerek Kaplan’ı savunurken, Başbakan Stefan Löfven, “Kaplan çok özenli davranması gerektiğini anladı” açıklamasını yaptı.

Kaplan, toplantıya kimlerin katıldığını bilmediğini söyleyerek kendisini savunmaya çalışırken Barbaros Leylani ve Ülkü Ocakları Başkanı İlhan Şentürk Aftonbladet Gazetesi ve İsveç Devlet Televizyonu’na Kaplan’la daha önce bir birlerini tanıdıklarını söylediler.

LEYLANİ’YE SAVUNDUĞU BÜYÜKELÇİLİK DE SAHİP ÇIKMADI

Türkiye’nin İsveç Büyükelçiliği ile yakın ilişkileri olan ve AKP’nin lobiciliğini yapan Barbaros Leylani, son iki yıl içinde Kürt, Ermeni ve Süryanilere yönelik pek çok provokatif eylemin örgütlenmesine öncülük yaptı.  Ermeni, Süryani ve Kürtlerin soykırım ve Türk devletinin Kürdistan’daki katliamlarını protesto etmek için yaptıkları eylemler öncesi provokatif demeçler verdi ve Türkiye Büyükelçiliğini koruma çağrıları yaptı ve gösteriler örgütledi.

Leylani’nin kan dökme çağrıları yaptığı gösteriden tam 5 gün sonra Türk Büyükelçi Kaya Türkmen, yazılı bir açıklama yaparak Türk bayrağı altında Leylani’nin yaptığı konuşmayı ayıpladığını, kınadığını ve lanetlediğini söyledi.

Oysaki Leylani daha önceleri de Kürt ve Süryanilere yönelik ırkçı demeçler vermiş eylemler örgütlenmişti. Bu çalışmalarını büyükelçilikle birlikte yürüten Leylani, Türkiye Büyükelçliğinin “Seçkin” misafirleri arasında yer almayı sürdürmüş ve ANF’de Büyükelçi Türkmen ve Leylani’yi bir arada gösteren pek çok resim yayımlanmıştı.

LEYLANİ’NİN TEŞHİRİNE AMARA KÜRT KADIN MECLİSİ ÖNDERLİK ETTİ

Suruç katliamından sonra Amara Kürt Kadın Meclisi, katliamı kınamak amacıyla Türk Büyükelçiliği önünde gösteri yapma kararı aldı. Bunu duyan ırkçı ve faşist güçler, Barbaros Leylani’nin öncülüğünde eylemi sabote etmek için harekete geçtiler.

İsveç Türk Dernekleri Federasyonu’nun internet sayfasında “Damarlarında Türk kanı taşıyanları” Kürtlere karşı büyükelçilik binasını savunma çağrıları yayımladı. Leylani aynı içerikteki çağrıyı tüm üye derneklerine gönderdi.

Leylani’nin önderlik ettiği karşı gösteride Mehter Marşı çalınması ve ırkçı sloganlar atılması olayların çıkmasına neden oldu ve polis 5 Kürt gencini gözaltına aldı.

Amara Kürt Kadın Meclisi, 22 sivil toplum örgütüyle birlikte savcılık ve polise başvurarak Leylani ve Türk Federasyonu hakkında soruşturma açılmasını talep etti ve polis soruşturma başlattı.

Amara, yaptığı bildirimi tüm göçmen federasyonları, medya organları ve göçmenlerle ilgilenen devlet kurumlarına da yolladı. Konu İsveç Devlet Televizyonu’nun (Svt)  tartışma köşesinde de ele alındı.

ANF de Türk Federasyonu ve Leylani’yi mercek altına aldı. Yaptığımız araştırmalar Leylani’nin eski bir Saddam işbirlikçisi olduğunu ve 8 Türkmen’in asılmasına neden olduğunu gösterdi.

ANF’de çıkan yazıların ardından açıklama yapan Türkmenler, Leylani’nin bir hain olduğunu ve yargı karşısına çıkarılmasını talep etti. Köşeye sıkışan Leylani, yazılı bir açıklama yaparak kendine yönelik suçlamaların iftira olduğunu, şahsım ve ANF hakkında hukuki yollara başvurduğunu açıkladı. Ardından da kendisine yönelik suçlamaları cevap veren görüntülü bir söyleşi gerçekleştirdi.

Söyleşi Türk devletinin lobicilik ve muhbirliğini yaptığı için AKP’nin sarı basın kartı ile ödüllendirdiği Metin Altınışık tarafından yapıldı ve çekimler ise bir devlet kurumu olan Anadolu Ajansı’nın muhabirleri Atilla Altuntaş ve Orhan Karan tarafından gerçekleştirdi.

AKP’ye yakın siteler, Tür İşçi Dernekleri Federasyonu’nun internet sayfası  ve Youtube’da yayımlanan film, Türkmenlerin ve kamuoyunun Leylani’ye yönelik tepkilerinin daha da artmasına yol açtı.

‘LEYLANİ, BABAMIN İDAMINA SEBEP OLAN DA SENDİN’

Eski arkadaşlarından Mehmet Samet, Leylani’nin konuşmalarının yalan ve ezberlenmiş sözler olduğunu söylerken, idam edilenlerden Mehmet Korkmaz’ın oğlu Ali Korkmaz, Leylani’yi babasının idamına sebep olmakla suçladı.

Ali Korkmaz, Leylani’ye “Seni kullananların organizasyonlarında yer alarak ve aktif olarak yaptığın ihbarlarla babam Mehmet Korkmaz’ın idamına (Daha doğrusu işkence ile öldürülmesine) sebep olan da sendin. İster bir piyon olarak ya da isteyerek olsun. Ama o şehitlerin kanı hala elinde ve bunun hesabı öbür dünyada Allah tarafından sorulacak... Orada yalanlar geçersizdir. Zaten ödülünü almışsın. Dernek Başkan yardımcılığı. Aslında sana cevap vermek bile zuldür” diyor.

Leylani, kendine yönelik bu suçlamalara karşı son iki yıl içinde Türk, Türkmen ve Azeriler için tüm İsveç ve Türkiye’nin bildiği çalışmalar yaptığını belirterek kendisini savunmaya çalıştıysa da kar etmedi. İzleyicilerin tepkisi sonucu görüntülü savunmasını Youtube ve bazı sitelerden çıkarmak zorunda kaldı.

SORUNUN KAYNAĞI LEYLANİ DEĞİL TÜRK DEVLETİNİN POLİTİKASI

Barbaros Leylani’nin teşhir olması sonucu istifa etmek zorunda kalmasıyla Türk lobiciliği bir kez daha İsveç’te hezimete uğradı. Ancak bu hezimetten en az zararla çıkabilmek için başta Türk İşçi Dernekleri Federasyonu  olmak üzere AKP’nin lobiciliğini yapan dernekler ve Türkiye Büyükelçiliği tüm sorumluluğu Leylani’ye yıkarak sorumluluktan kurtulmaya çalışıyorlar.

Oysa soykırıma karşı mücadele bahanesiyle Ermeni ve Süryanilere, teröre karşı mücadele bahanesiyle Kürtlere karşı platformlar Türkiye Büyükelçiliği tarafından örgütlendi. Türk dernekleri ile gizli toplantılar yapan eski Türk Büyükelçisi Zergün Korutürk, bu platformları bizzat örgütledi. Azınlık halklara yönelik provokatif eylemler, başını Türk İşçi Dernekleri Federasyonu’nun çektiği bu platformlar tarafından gerçekleştirildi.