İsveç Güvenlik Polisi’nin (Säpo) Sol Parti içine ajan yerleştirerek aralarında partinin eski lideri Lars Ohly’nin de bulunduğu  bazı milletvekillerini izlediği açığa çıktı.

İsveç’in en yüksek tirajlı gazetesi Aftonbladet, daha önceleri orduda subay olarak görev yapan Hans Erik Sjöholm’un 1980’li yılların sonlarında Säpo’ya ajanlık yapması için Sol Parti’ye yerleştirildiğini açıkladı.

Sjöblom, gazeteye yaptığı açıklamada o zamanar “Sol Parti Komünistler” (VPK) adını taşıyan partinin toplantılara katılabilmek ve elde ettiği bilgileri Säpo’ya iletmek için partiye üye olduğunu ifade ediyor. Toplantılarda ve gösterilerde notlar alarak ve filmer çekerek edindiği bilgileri İsveç Güvenlik Polisi’ne aktardığını ve bu görevi 2000’li yılların sonuna kadar sürdürdüğünü söylüyor.

Daha önceleri Devlet Demir Yollarında Kondüktör olarak çalışan Lars Ohly bir dönem Sol Parti’nin Genel Sekteri olarak da görev yapmıştı. Ohly Sol Parti’nin başkanlığına seçildikten sonra da kendini Komünist olarak tanımlamaya devam etmiş ve bundan dolayı da burjuva partilerinin yoğun saldırılarıyla karşılaşmıştı.

İNSAN HAKLARI SAVUNUCUSU VE KÜRT HALKININ DOSTU

Ohly aynı zamanda Türkiye’deki anti-demokratik uygulamalara ve insan hakları ihlallerine karşı çıkan, Kürt Halkına yapılan baskı ve saldırıları protesto den ve parlamento gündemine taşıyan Milletvekillerinden biri olarak da biliniyor.

Sjöholm, 1998 yılında yapılan Parlamento seçimlerinden hemen önce Uppsala’da yapılan bir toplantıda Lars Ohly’nin parlamento dışı mücadelenin önemine değinen ve “Proleteryanın devrimci diktatörlüğünü” savunan bir konuşma yaptığını ve kendisinin tüm bunları Säpo’ya ilettiğini söylüyor.

KOLOMBİYA HALKININ MÜCADELESİNİ DESTEKLEDİĞİ İÇİN İZLENDİ

Sjöholm, Lars Ohly’nin yanı sıra Milletvekilleri Jens Holm ve Jonas Wikström’ü izlediğini ve elde ettiği bilgileri Stockholm’un değişik semtlerinde daireleri bulunan istihbarat görevlilerine ilettiğini ifade ediyor.

Sjöholm, sol hareketin güçlü olduğu Uppsala iline yerleştiğini ve Milletvekili Jens Holm hakkında daha fazla bilgi edinebilmek ve arkadaşlık yapabilmek için aynı semtte ev tuttuğunu açıklıyor. Säpo’nun Holm hakkında bilgi edinmek istemesinin nedeni Holm’un  Kolmbiya halkının demokrasi  mücadelesini destekleyen “Kolombiya’yı Destekleme Ağı” adlı örgütlenme içinde aktif olarak çalışması. Bir dönem Avrupa Parlamentosunda milletvelilliği görevini de yürüten Holm Kolombiya halkıyla yapılan dayanışma eylemlerinin içinde yer almıştı.

Sjöblom, 2000’li yılların başlarında StockholmÜniversitesi’nde Kolombiya için yapılan ve Holm’un konuşmacı olarak katıldığı toplantıyı filme kaydederek Säpo’ya ilettiğini de açıklıyor.  Kolombiya’nın terörist olarak suçladığı Kolombiya asıllı İsveç vatandaşı Joaguin Perez Beccera’nın Kolombiya halkına verdiği destekden dolayı Holm’a yazdığı  teşekkür mektubu da ele geçirerek istihbarat görevlilerine verdiğini söylüyor.

Säpo’nun Sol Parti’ye ajan soktuğunun anlaşılması parti tarafından tepki ile karşılandı. Partinin genel sekreteri Aron Etzler, Säpo’nun görevinin, demokratik bir partinin yöneticilerini fişleme ve izleme değil, demokrasinin korunması olduğunu belirterek, tüm gerçeklerin kamuoyuna açıklanmasını istedi.

Säpo yetkilileri Sjöblom’un ajan olduğunu kabul etmekle birlikte konu hakkında yorum yapmaktan kaçınırken, Adalet Bakanı Beatrice Ask, Säpo’nun Sol Parti’ye ajan yerleştirdiğini bilmediğini iddia etti ve konuyu araştırmadan açıklama yapamayacağını söyledi.

“ENFORMASYON BÜROSU”  500 BİN KİŞİYİ FİŞLEDİ

İsveç’te insanların görüşlerinden dolayı izlenmeleri ve fişlenmeleri 1969 yılında yasaklandı. Ancak, 1973 yılında devrimci gazeteci Jan Gullio ve Peter Bratt orduya bağlı gizli Enformasyon Bürosu (IB) olduğunu, IB’nın devrimcileri izlediğini ve fişlediğini açıkladı.  Her iki gazeteci de gerçek olmayan haber yapmak suçundan birer yıl hapis cezalarına çarptırıldı.  Bundan 10 yıl önce ortaya çıkan belgeler her iki gazetecinin haklı olduğunu göstermiş, IB’nin aralarında doğa ve hayvan hakları savunucularının da bulunduğu 500 bine yakın kişiyi fişlediği açığa çıkmıştı.

Fişlenmeleri araştırmak için Hükümet tarafından atanan  bir komite 2003 yılında yayımladığı raporda, insanların görüşlerinden dolayı fişlenmelerinin 1998 yılına kadar sürdüğünü belirlemişti. Fişlenen ve izlenenlerin büyük çoğunluğunun İsveç Komünist Partisi/ Marksist-Leninist’in (KPML) üyeleri olduğunu açıklamıştı.

Devleti yönetenlerin insanların görüşlerinden dolayı artık  izlenmediği ve fişlenmediğini bir çok kez açıklamalarına rağmen Sjöholm’un itirafları ilerici, devrimci ve komünistlerin hala istihbarat servisi tarafından izlendiklerini ve fişlendiklerini gösteriyor.

1917 yılından bu yana parlamentoda temsil edilen Sol Parti iki dönem Sosyal Demokrat azınlık Hükümeti’ne dışardan destek vermiş, son yapılan seçimlerde % 5,7 oranında oy alarak parlamentoda 19 sandalye elde etmişti.