İskandinavya Heyeti, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ı 8 Aralık günü, tutuklu bulunduğu Yüksek Güvenlikli Edirne Cezaevi'nde ziyaret etmek istemiş ancak bu girişim AKP hükümeti tarafından engellenmişti. Heyette şu isimler vardı: İsveç Sol Parti Başkanı Jonas Sjöstedt, İsveç Sol Parti Milletvekili Lotta Johnsson Fornarve, Danimarka Kızıl-Yeşil İttifak Parti Sözcüsü ve Milletvekili Pernille Skipper, Danimarka Kızıl-Yeşil Partisi Dış İlişkiler Komisyonu Üyesi Anne Rehder, Finlandiya Sol İttifak Parti Başkanı ve Milletvekili Li Andersson, Finlandiya Sol İttifak Parti Genel Sekreteri Mia Haglund, Norveç Sosyalist Sol Parti Başkanı ve Milletvekili Audun Lysbakken, Norveç Sosyalist Sol Parti Basın Sözcüsü Siri Gjortz.
Aynı zamanda Kandıra Cezaevinde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ı ziyaretleri de engellenen İsveç Sol Parti Başkanı Jonas Sjöstedt, İsveç Sol Parti Milletvekili Lotta Johnsson Fornarve'ye ziyaret girişimleri ve Türkiye'deki gelişmelerle ilgili sorular yönelttik.

SJOSTEDT: DAYANIŞMAYI YÜKSELTME KARARI ALDIK

Türk kurumlarına başvurmalarına rağmen taleplerinin karşılanmadığını söyleyen Sjöstedt, “Ama biz buna rağmen ziyarete gittik. Kandıra'da bize cezaevine girmemize izin vermeyeceklerini söylediler. Biz de avukatlar Yüksekdağ'a selam ve dayanışma dugularımızı ilettik. Bir sonraki gün de Finlandiya, Norveç ve Danimarka'dan parti liderleri ve temsilcileriyle birlikte Selahattin Demirtaş'ı ziyaret için Edirne'ye gittik. Ama orada da ziyaret etmemize izin verilmedi” dedi. 
Sjöstedt, ziyaretlerinin engellenmesi üzerine HDP yöneticileri ile bir araya gelerek durum değerlendirmesi yaptıklarını, Avrupa ülkelerinde HDP ile dayanışmayı yükseltmeyi kararlaştırdıklarını belirterek, engellemeye şöyle tepki gösterdi:

'TÜRKİYE HIZLA DİKTATÖRLÜĞE GİDİYOR!'

“Bu, HDP'yi susturma ve izole etme stratejisinin bir parçası. Partinin liderleri hücrelerde tutuluyor ve dış dünyadan tamamen izole ediliyor. Onların tutuklanmaları ve hücreye atılmalarını gereken hiçbir neden yok. Bu, hukuk dışıdır ve siyasi muhalifleri susturmak için alınmış otoriter bir önlemdir.”
Sjöstedt, Türkiye'de bulunduğu süre içerisinde edindiği izlenimleri ise şöyle aktardı: “Erdoğan'ın 15 Temmuz darbe girişimini muhalefeti ve eleştirel sesleri susturmak için kullandığı açıkca görülüyor. HDP en önemli muhalefet partisi, Kürt sorununun çözümü, barış ve demokrasinin sağlanması için en önemli aktör ama sürekli olarak baskı altına alınıyor. Onbinlerce öğretmen, akademisyen işten atıldı. Muhalif medya kapatıldı. İnsan hakları ve kadın hakları için çalışmalar yapan dernekler sistematik olarak susturuluyor. Türkiye tam hızla diktatörlüğe doğru gidiyor."

'SÖZLER YETERSİZ, YAPTIRIM LAZIM'

Avrupa'da partiler arasında Türkiye'deki gelişmeleri en yakından takip eden ve tutum alan partinin Sol Parti olduğu değerlendirmesinde bulunan Sjöstedt, şöyle konuştu: “Biz sürekli olarak Türkiye ve Kürdistan'ı ziyaret ediyoruz. Milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırıldıktan sonra mayıs ayında Ankara'ya gittim ve HDP yöneticileriyle görüşmeler yaptım. Arkasından konuyu Avrupa ve İsveç parlamentolarının gündemine getirdik. Avrupa Birliği'nin Türkiye ile üyelik müzakarelerini dondurmasını ve sığınmacılar için yapılan anlaşmanın iptal edilmesini talep ettik.  Sığımacılar için Türkiye ile imzalanan anlaşma Erdoğan'a Türkiye'deki baskıları artırması için güç veriyor. Sol Parti dokunulmazlıkları kaldırılan 21 milletvekilini evlat edindi. Mlletvekillerimiz onlarla iletişim halindeler. Biz tüm olanaklarımızı kullanarak HDP ile dayanışmamızı sürdüreceğiz."
İsveç hükümetinin Türkiye'deki gelişmeler karşısında aldığı tutumu olumlu ancak yetersiz bulduğunu söyleyen Sjöstedt, şu eleştirilerde bulundu:
“Dışişleri Bakanı Margot Wallström iyi demeçler verdi. Örneğin HDP liderlerinin serbest bırakılmasını istedi. Ama istemek yeterli olmuyor. Pratikte bir şeyler yapmak gerekiyor. Bana göre Avrupa iki yüzlü davranıyor. Bir yandan Erdoğan'la sınırların korunması için anlaşma yapıyor ve para ödüyor ama aynı Erdoğan'ı da eleştiriyor. Bu da Erdoğan'a cesaret veriyor. Sonuç almak istiyorsak sözden eyleme geçmemiz ve ilk olarak sığınmacılar için yapılan sözleşmeyi iptal etmemiz gerekir. İkinci olarak da, AB üyeliği müzakareleri durdurulmalı. Biz ancak bunları yaparsak , ciddi olarak Türkiye'ye ekonomik ve siyasi baskı yaparsak netice alabiliriz. Rejimin anlayacağı tek dil bu.”

'ÖZGÜRLEŞENE KADAR GÜNDEME GETİRECEĞİZ'

HDP ile çok yakın ilişki içinde olduklarını söyleyen Sjöstedt, planladıkları çalışmaları “Yüzden fazla HDP'li tutuklandı. Bu konuyu önümüzdeki günlerde parlamentonun günlerde gündeme getirip tartışılmasını isteyeceğiz. Orada tutuklu olan partililerle bire bir ilişki kuracağız. Duruşmalarına katılacağız. Bir yandan da Avrupa'daki tüm partilerle görüşüp HDP'ye destek vermelerini isteyeceğiz. Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Birliği'nde konuyu tüm HDP'liler özgürleşene kadar gündeme getirmeye devam edeceğiz” sözleriyle özetledi.
Erdoğan ve AKP'ye HDP'li milletvekillerini derhal serbest bırakmaları çağrısında bulunan Sjöstedt, “Erdoğan, iktidarına tehdit olarak gördüğü tüm kesimlere saldırıyor. HDP, Gülen Hareketi, sendikalar ve sivil toplum örgütleri Erdoğan'ın hedefinde. Halkın seçilmiş temsilcilerini cezaevinde tutuğu sürece Türkiye'nin uluslararası toplumda yeri olamaz” dedi.
HDP'li milletvekilleri ve yöneticilerin çok cesur olduklarını, tüm engel ve saldırılara rağmen demokrasi ve barış mücadelesinden taviz vermediklerini söyleyen Sjöstedt, “Onlar yıllarını demir parmaklıklar arkasında geçireceklerini bildikleri halde taviz vermiyorlar. Onların bu tutumlarını saygı ve takdirle karşılıyoruz” şeklinde konuştu.

FORNARVE: HEM İSVEÇ HEM DE AP'NİN GÜNDEMİNDE OLACAK

İskandinavya Heyeti içinde yer alan Sol Parti Milletvekili Lotta Johnsson Fornarve, Kandıra Cezaevi'nin çevresini saran jandarmaların kendilerini hiç de iyi karşılamadığını, basın açıklaması yapmalarına izin vermeyeceklerini söylediklerini aktardı.
Fornarve, “Türk devletinin HDP'li liderleri izole etmeye çalışması bizlerin bu tecridin kırılması için daha fazla mücadele etmemizin gereği ve önemini gösteriyor. Onlar siyasi nedenlerle, Türk rejiminin gerçekleştirdiği hak ihlallerini eleştirdikleri, kadın haklarını ve adaleti savundukları için tutsaklar. Onlar görevlerini yaptıkları için cezaevindeler. Demokratik ülkelerde görevlerini yapan milletvekilleri tutuklanamaz” dedi.
Aynı zamanda Avrupa Parlamentosu (AP) Milletvekili olduğunu hatırlatan Fornarve, konuyu hem İsveç hem de Avrupa Parlamentosu'nun gündemine getireceğini bildirdi.