İsveç’te Rojava Komite ve grupları çalışmalarını yoğunlaştırdı

İsveç’in başkenti Stockholm’de oluşturulan Rojava Komitesi, Stockholm’de düzenlediği bir toplantıda Rojava dayanışmak ve Kobanê’nin yeniden inşasına katkıda bulunmak için çalışmalarını yoğunlaştırma kararı aldı.

Rojava ve Kobanê’yle dayanışmak amacıyla İsveç’in başkenti Stockholm’de oluşturulan Rojava Komitesi, Stockholm’de düzenlediği bir toplantıda Rojava dayanışmak ve Kobanê’nin yeniden inşasına katkıda bulunmak için çalışmalarını yoğunlaştırma kararı aldı.

Rojava Kantonlarının Avrupa Temsilcisi Sinem Muhammed de, toplantıya katılarak Rojava’da yaşanan son gelişmeler hakkında katılımcıları bilgilendirdi.

Konuşmasına verdikleri destekten dolayı komiteye ve toplantıya katılanlara teşekkür ederek başlayan Mumammed, 50 yıldan bu yana Suriye’deki sorunlarına herhangi bir çözüm getirilmediğini belirtti.

ARAP BAHARI KIŞA DÖNÜŞTÜ

Arap Baharı sırasında tüm dünyanın demokrasi ve insanhaklarında iyileşmeler olacağı beklentisi içine girdiğini, ancak baharın kışa dönüştüğünü, hiç bir sorunun çözülemediğini, ‘Arap Baharı’nın bölgenin daha fazla kana bulanmasına ve milyonlarca insanın topraklarını terk etmesine ve mülteci konumuna düşmesine yol açtığını söyedi.

Suriye’de de dört yıldan beri aralıksız olarak devam eden savaşın Suriye’nin pek çok ilinin yıkılmasına, aşırı dinci grupların güçlenmelerine neden olduğunu belirten Muhammed, “Kürt halkı baştan beri olayların bu şekilde gelişeceğini tahmin ettiğini biliyordu. Biz gerçekten Suriye’ye baharın ve demokrasinin gelmesini istiyorduk. Bunun için de Rojava’da çalışmalara başladık. Rojava’da yaşayan Süryani ve Arap halklarıyla birlikte adil ve eşit bir sistemin kurulması için anlaşmaya vardık ve Rojava’da seçimler yaptık. Halkları bir araya getiren bu proje büyük bir ilerleme kaydetmesine rağmen önümüzde gerçekleştirmemiz gereken pek çok şey var” dedi.

HEDEFİMİZ DEMOKRATİK BİR SURİYE

Hedeflerinin tüm Suriye’de halkın kendi kendini yönettiği bir demokratik sistem olduğunun altını çizen Muhammed, çoğulcu, farklı etnik ve dini inançlardan halkların dışlanmadığı demokratik bir Suriye’nin kurulmasından yana olduklarına vurgu yaptı.

Suriye’de çok değişik inanç ve etnik kökenlerden halkların yaşadığına dikkat çeken ve “Böylesi bir ülkede Sunni İslamı aşırı bir biçimde yorumlayan DAİŞ nasıl eğemen olabilir ve bu bölgede yaşayan insanları nasıl kontrolü altına alabilir?” sorusunu soran Muhammed, “Suriye’de Aleviler, Ezidiler, Asuri-Süryaniler gibi farklı inançlardan insanlar yaşıyor. Bu olanaklı değil ve böyle bir şeyi Suriye’de hiç kimse kabul edemez” dedi.

SURİYE’DE SİSTEM DEĞİŞİKLİĞİNE GİTMEK ZORUNLU

Savaşın başlamasından sonra Kürt Halkının ne Esad ne de kendini Suriye Ulusal Konseyi olarak adlandıran güçlerin safında yer aldığını ve üçüncü bir alternatif oluşturduğunu belirten Muhammed, Suriye’deki sorunların kişilerden değil sistemden kaynaklandığını, bu nedenle sadece Esad’ın değiştirilmesinin sorunu çözemeyeceğini ve Suriye’de bir sistem değişikliğine gitmenin zorunlu olduğunun altını çizdi.

Bunun içinde Suriye’de yaşayan tüm Arap, Kürt, Asuri-Süryani, Ermeni, Türkmen, Çeçen ve diğer halkların haklarına saygı gösterecek ve onların en temel haklarını güvence altına alacak bir sistemin oluşturulmasını savundukları ve bunu Rojava’da yaşama geçirdiklerini dile getirdi.

ROJAVA TÜM SURİYE İÇİN MODEL OLABİLİR

“Rojava tüm Suriye için bir model olabilir. Halkın kendi kendisini yöneteceği tüm herkesin ve tüm halkların politik, eğitim, insan haklarını güvence demokratik bir Suriye istiyoruz. Tüm halklar ve inançlar bunun yönetiminde yer alacak” diyen Muhammed, farklı etnik köken ve inançlardan halkın birlikte yaşamasını istemeyen DAİŞ çetelerinin bundan dolayı Rovaja’ya yönelik saldırılar düzenlediklerini söyledi.

Muhammed, “Onlar sadece Kürtlere saldırmıyor. Demokrasi ve özgürlüğe saldırıyor. 2012’de El Nusra Serêkanîye’de saldırıya geçti. Bunları defettikten sonra bu kez de DAİŞ saldırmaya başladı. Musul’u ele geçirmesinden sonra DAİŞ daha da güçendi. Orada Irak ordusundan ele geçirdiği ağır ve gelişkin silahlarla Kobanê’ye saldırdı. Ama Kobanê direndi. YPG ve YPJ’liler Özgür Suriye Ordusu’dan bazı guruplar ve peşmergeler birlikte DAİŞ’a karşı savaştı” dedi.

KOBANÊ DEMOKRASİ VE İNSANLIĞIN SAVUNULDUĞU BİR MERKEZE DÖNÜŞTÜ

Avrupa ve diğer ülkelerden çok sayıda kişinin Kobanê’ye gelerek DAİŞ’e karşı savaştığını söyleyen Muhammed, “Hiç bilmedikleri bir ükeye Kürtleri savunmak için geldiler. Ama Kürtlerin demokrasi ve insan hakları için savaştıklarını biliyorlardı. Yaşamlarını yitirenler oldu. Onları saygıyla anıyoruz. Onlarla gurur duyuyoruz. Kobanê tüm dünyada demokrasi ve insanlığın savunulduğu bir merkeze dönüştü” şeklinde konuştu.

Kobanê’nin merkezinin özgürleştiğini ancak 50 köyün hala DAİŞ’ın işgali altında olduğunu, YPG ve PYJ’nin DAİŞ’ı köylerden tamamiyle çıkarmak için savaştıklarını söyleyen Muhammed, Kobanê’nin merkezinin harabeye döndüğünü ve yeniden inşası için halkın yardıma ihtiyacı olduğunu söyledi.

Suruç’tan Kobanê’ye dönüş yapan 60 bin kişinin çok güç koşullar altında yaşamlarını sürdürdüklerini söyleyen Muhammed, “Okul, hastane, eczane ve evler yerle bir olmuş. Halk bazen evlerini ancak tabanından tanıyabiliyor” şeklinde konuştu.

2-3 MAYIS’TA YAPILACAK KOBANÊ KONFERANSINA ÇAĞRI

Toplantıda bulunan Gazeteci Joakim Medin’e Rojava’da olanları İsveç ve dünya kamuoyuna duyurduğu için teşekkür eden Muhammed, katılımcılara 2 -3 Mayıs günleri Amed’de Kobanê’nin yeniden inşası için düzenlenecek konferansa katılmaları çağrısında bulundu.

Rojava’nın diğer kantonlarındaki durum hakkında da katılımcıları bilgilendiren Muhammed, DAİŞ’ın Kobanê yenilgisinden sonra Til Temir ve Habur’da Asuri-Süryani köyerine saldırılar düzenlediğini ve 280 kişiyi kaçırdığını, Asuri Askeri Güçleri ve YPG ile DAİŞ çeteleri arasındaki çatışmaların devam ettiğini söyledi.

Kürt Öğretmenler Derneği’nden Öğretmen ve Yazar Hakkı Balta, Rojava’da ana dilde yapılan eğitime katkıda bulunmak amacıyla ilkokul öğrencilerine yönelik üç kitap hazırladıklarını ve bu kitapları PYD aracılığıyla Rojava’ya ulaştırdıklarını söyledi ve Rojava Komitesi tarafından yürütülen çalışmaların içinde yer almak istediklerini de ifade etti.

JONAS: KOBANÊ’DE HASTANA AÇMAYI HEDEFLİYORUZ

Stockholm’a 3 saat uzaklıktaki Jönköping ilinden komite toplantısına katılmak için geldiğini söyleyen Jonas adındaki bir genç, ilde Rojava’yı desteklemek amacıyla kurdukları komitenin adını Rojava Grupları olarak değiştirdiklerini ve Rojava’da bir hastane kurmayı hedeflediklerini söyledi.

Bunu gerçekleştirmek için açtıkları bağış kampanyasının yanı sıra büyük meblaglarda yardım alabilmek için birçok kuruma başvurduklarını söyleyen Jonas, Stockholm’deki Rojava Komitesi ile işbirliği yapmalarının çalışmalarını daha da kolaylaştıracağını dile getirdi.

Feminist, anti-faşist ve sosyalist parti ve gruplarla işbirliği yaptıklarını söyleyen Jonas, Rojava Grupları’nın altında oluşturdukları değişik komitelerin çalışmalarını yürüttüklerini belirtti.

Anders adındaki bir film yönetmeni de, komitenin Rojava’da gerçekleştireceği projeleri belgesel filme dönüştürmek ve dünya kamuoyuna duyurmak istediğini söyledi.

BURKAY: KABANÊ’DE OKUL İNŞA EDECEĞİZ

Rojava Komitesi’nden Dilan Burkay da, katılımcıları komitenin kuruluşu ve çalışmaları hakkında bilgilendirdikten sonra, kısa vadade düzenleyecekleri etkinlikler hakkında da açıklamalarda bulundu.

15 Mayıs’da Stockholm’de Rojava ile dayanışma amacıyla büyük bir gece yapacaklarını söyleyen Burkay, geceye aralarında Özz Nujen’in de bulunduğu tanınmış İsveçli ve Kürt sanatçılarının katılacakları geceden elde edilen tüm gelirin Kobanê’nin yeniden inşası için kullanılacağını söyledi.

Kobanê’de bir okul inşa etmek için bir kampanya başlattıklarını, gerekli finansmanı sağlamak için gerekli girişimlerinde bulunduklarını ve gelir temin etmek amacıyla açık hava konseri örgütleyeceklerini dile getirdi.

Daha önce kız kardeşi ve bir arkadaşıyla birlikte Kobanêlilere yardım edebilmek amacıyla Suruç’a gittiğini hatırlatan Burkay, Suruç ve Kobanê’deki halkın gıda, giysi ve ilaç ihtiyacı olduğuna dikkat çekti.

GÄVLE’DE ROJAVA VE KOBANÊ İLE DAYANIŞMA GECESİ YAPILDI

Öte yandan İsveç’in değişik yerleşim birimlerinde Rojava ve Kobanê ile dayanışma etkinlikleri devam ediyor. Hafta sonu Söderhamn ilinde 150’si İsveçli, 200 kişinin katıldığı bir gece yapıldı. Gävleborg Demokratik Kürt Kültür Merkezi'nin Dış İlişkiler Komisyon’nun örgütlediği gecede PYD İsveç Temsilcisi Şiyar Ali, Kürt Dostluk Komitesi Başkanı Benny Gustafsson ve Gävle Belediye Meclis Üyesi Jin Haco Akgül, Rojava ile dayanışmanın önemini ele alan konuşmalar yaptı.

Koma Nuırdil, Kani ve Doz ile İsveçli bir folklor grubunun şarkı, türkü ve oyunlarıyla renk kattığı geceye katılanlara Kürt mutfağından yemekler ikram edildi.

...