PKK yasağını değerlendiren İsviçreli siyasetçiler barbarlığa karşı temel insani değerleri savunan bir gücü hala terörist olarak görmenin hiçbir haklı gerekçesinin olmadığını ifade ederek “Halklar nezdine bu karar geçerliliğini yitirmiştir” dedi.

Batı ve Güney Kürdistan’da HPG gerillaları ve YPG savaşçılarının DAİŞ çetelerine karşı verdiği etkili mücadelenin dünyanın gündemine girmesiyle PKK’nin hala birçok ülkenin terör listesinde tutulmasına tepkiler gelmeye devam ediyor. 

Halklar nezrinde geçerliliğini yitiren bu kararı İsviçre Sosyalist Parti Federal Milletvekili Carlo Sammuruga, BASTA genel sekreteri Martin Fluckiger ve İsviçre Amnesty Internatioal Türkiye Koordinatörü Maya Heuschmann ANF’ye değerlendirdi.

Ortadoğu’da DAİŞ çetelerine karşı en etkin mücadeleyi yürüten gücün PKK olduğunu anlatan İsviçre Sosyalist Parti Federal Milletvekili Carlo Sammuraga “Uluslararası güçler barbarlığa karşı ciddi bir mücadele etmek istiyorsa, PKK’yi desteklemeli. DAİŞ’E karşı PKK’nin gücünden yararlanmalı ve anlamını yitiren bu kararı bütün devletler terk etmeli” dedi.  PKK’nin insani değerleri savunan bir örgüt olduğunun altını çizen Sammuraga “Bizlerle aynı değerleri savunan ve terörizme karşı mücadele eden bir örgütü terör olarak göremeyiz” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin DAİŞ çetelerine yönelik muğlak ve karanlık bir tutum içerisinde olduğunu ifade eden Sammuraga, Türkiye’nin bu tutumu sürdükçe uluslararası demokratik güçlerin bu konuda baskılar yaparak PKK’nin listeden çıkarılması için büyük çaba sarf edeceğini belirtti. Sammuraga, kısa sürede olmasa da çok uzun bir süreye yayılmadan PKK’nin terör listesinden çıkarılacağını söyledi.

KARARDA ISRAR KÜRTLERE KARŞI SAVAŞANLARIN YANINDA YER ALMAKTIR

İsviçre BASTA partisi genel sekreteri Martin Fluckiger, DAIS çetelerinin yaptığı katliamlara karşı PKK’nin verdiği mücadeleyle birlikte temel insani değerlerden yana olan halklar nezdinde birçok devletin PKK’yi terör listesinde tutma ısrarının anlamsızlaştığını ifade etti.

Bazı devletlerin kararına rağmen PKK’nin terörist değil özgürlükçü bir hareket olduğunu özellikle vurgulayan Fluckiger “Bazı devletler Türkiye ile çıkar ilişkileri kapsamında bu kararında ısrar etmek istiyor. Devletlerin bu yasağı ne kadar sürdüreceği bilinmese de bu kararın kaldırılması için demokratik güçler özellikle bu dönemde çok ciddi bir şekilde ısrarlı olmalıdır” dedi. Ayrıca bazı devletlerin bu tutumunun başlatılan görüşmelere rağmen Kürt sorunun çözümsüzlüğünde ısrar eden Türkiye’nin elini güçlendirdiğine dikkat çeken Fluckiger,  bu devletlerin tutumunun devam ettirmesi halinde Kürtlere karşı savaş verenlerin tarafında yer almaları anlamına geleceğini belirtti.

İsviçre Amnesty International Türkiye Koordinatörü Maya Heuschmann ise, PKK’nin birçok Avrupa ülkesinde ve ABD’de hala terör listesinde olmasının tamamen çıkar ilişkileri doğrultusunda alınan bir karar olduğunu ve bu çıkar ilişkilerinin bozulmaması nedeniyle sürdürülmek istendiğini vurguladı. Heuschmann bu kararı alanların kapitalist ülkeler olmasından kaynaklı olarak kararın bu güçler tarafından kaldırılmasını beklemenin anlamsız olduğunu ama buna karşı demokratik güçlerin mücadele etmesi gerektiğini ifade etti. Kararı alan devletlerin yasağı kaldırması için ABD’nin tavrına göre hareket ettiğini belirten Heuschmann “ABD de yasağı kaldırmak için sinyaller veriyor. Kısa zaman içerisinde olmasa da bu kararın kaldırılacağını umuyorum” seklinde konuştu.