Kadıköy’de Seyit Rıza anması: Özür dileyin

Seyit Rıza ve arkadaşları idam edilişlerinin 82’nci yıldönümünde Kadıköy’de de yapılan etkinlikle anıldı.

5 Kasım 1938'de idam edilen Seyit Rıza ve arkadaşları, Dersim Dernekleri Federasyonu (DEDEF) ve Avrupa Demokratik Dersim Birlikler Federasyonu (ADEF) öncülüğünde öncülüğündeki bir eylemle anıldı.

Kadıköy İskele Meydanı’nda gerçekleşen anmaya HDP Milletvekilleri Züleyha Gülüm, Musa Piroğlu yanı sıra çok sayıda demokratik kitle örgütü ve siyasi parti temsilcisi katıldı.

Seyit Rıza ve arkadaşlarının resimlerinin taşıdığı anmada, “Hiçbir şeyi unutmadık, hiçbir şeyi affetmedik” yazılı pankart açıldı, mumlarla 37-38 yazıldı.

Seyit Rıza ve arkadaşları için yapılan bir dakikalık saygı duruşuyla başlayan anma etkinliğinde söz alan DEDEF yönetim kurulu üyesi Hasan Şen, Dersim Katliamı’nın asimilasyon politikaları, orman yangıların, kayyum gaspıyla devam ettiğini vurguladı.

Şiirlerin okuduğu ve Kırmancki ağıtların seslendirildiği anma etkinliğinde açıklamayı okuyan DEDEF ve ADEF adına açıklamayı okuyan Ulaş Yeğin, Dersim toplumunun ileri gelenlerinin 1935'de TBMM’de çıkarılan “Tunceli Kanunu” ile tutuklandığını ve yapılan sözde yargılama sonrası Elazığ Buğday Meydanı’nda idam edildiğini hatırlattı.

Yeğin, Seyit Rıza başta olmak üzere halk önderlerinin hileyle katledilmesinden sonra Dersim halkına karşı eşine az rastlanılır bir saldırganlıkla, tartışmasız bir soykırım uyguladığını vurguladı.

DERSİM’DE TÜM İNSANLIĞA KARŞI SUÇ İŞLENDİ !

Yeğin, ulus yaratıcı Türki iradenin en yetkin ideolojik formu olarak dönemin sistem temsilcileri ve onların faşist aygıtlarınca Dersim'in yaşam kaynakları insanı ile birlikte 'yerinde ve sonsuza kadar' etkisiz kılınmak kaydıyla ateşe verildiğini belirtti.

İnsanların kurşunlanarak, bombalanarak, mağaralarda zehirli gazlarla katledildiğini ve sürgüne zorlandığını hatırlan Yeğin, çocuklar, bilhassa da kız çocuklarının ailelerinden kopartılarak başta subay olmak üzere çeşitli ailelere ataerkil, ganimetçi Türk geleneklerine uygun olarak ‘pay’ edildiğini anlattı.

Saldırganlıkta sınır tanımayan faşizmin kin ve kanla beslenen öfkesinin sadece Dersim'e karşı değil aynı zamanda tüm insanlığa karşı suç işlediğini vurgulayan Yeğin, bugün insanlığa karşı işlenmiş olan bu suçun teşhir etmek , lanetlemek göreviyle burada toplandıklarını kaydetti.

IRKÇI İDEOLOJİNİN DEVAMCISI AKP !

Dersim’deki soykırımın başlıca sorumlusu olan ırkçı ideolojinin günümüzdeki devamcısı olan mevcut iktidarın değişim ve yüzleşme iddia ve safsatalarına inanmadıklarını vurgulayan Yeğin, AKP’nin o günlerden aldığı mirası barajlar, HES'ler, madenler ve köy boşaltmalar ile devam ettirdiğine işaret etti.

“Bugün bizlere düşen görev, onurlu durmak ve bu davanın tek yetkili merci olan halk iradesini örgütlenmesini sağlamaktır” diyen Yeğin, “Dersim ‘38 Soykırımı’nı her fırsatta lanetlemek, acılarımıza sahip çıkmak ve Dersim’i tüm saldırılara karşı korumaktır” diye ekledi.

Katliam ile meydana gelen yarasının dün gibi kanadığının vurgulayan Yeğin, 1937-1938’in Dersim halkına yönelik baskı ve asimilasyon politikalarının toptan bir imha haline dönüşme tarihi olduğunun altını çizdi.

15 Kasım 1937 tarihinde idam edilen Dersim’in önde gelenleri mezar yerleri belli olmadığına dikkat çeken Yeğin, yakınlarının 82 yıldır atalarının mezar yerlerini aradığını vurguladı. Yeğin, evlatlık veya çocuk yetiştirme yurtlarına verilmiş binlerce Dersimli çocuğun akıbeti belli olmadığını aktardı.

TALEPLER

İlerde benzeri kitlesel katliamların engellenmesi için insan haklarına saygılı, barışı sağlamış demokratik bir toplumun kurulabilmenin çok önemli olduğunun altını çizen Yeğin, DEDEF ve ADEF’in taleplerini şöyle sıraladı:

“Arşivler Açılsın Dersim ismi iade edilsin!

Dersim halkından özür dilensin!

Sürgünler, kayıplar ve evlatlık alınan çocukların listesi açıklansın!

Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerleri açıklansın!

Dillerimize ve Kızılbaş Alevi inancımıza özgürlük tanınsın!

Munzur’daki baraj projeleri iptal edilsin!”

PİROĞLU : DERSİM’İ YAKANLARLA KAYYUM ATAYANLAR AYNI ZİHNİYET

Açıklamanın ardından söz alan HDP Milletvekilli Musa Piroğlu, katliamla yazılmış bir tarihin en önemli dönemeçlerinden birini anmak için burada bulunduklarını söyledi.

Piroğlu, Dersim’de yapılan soykırımla, asimilasyon politikalarıyla yazılan bu kanlı tarihi ve bunun üzerine oluşturulmak istenilen devlet aygıtının hiçbir zaman unutulmayacağını vurguladı.

Dün Dersim’de halkı bombalayıp, mağaraları ateşe verenlerin aynı zihniyetle bugün ülkeyi karanlığa boğmaya çalıştığını belirten Piroğlu, şöyle noktaladı: “Tarihi kanla yazanların aynı kanlı tarihin devamını zorbalık ve zulüm uygulayarak devam ettiriyorlar. Dersim’i yakanlarla bugün kayyum atayanlar, mezarlarımızı talan edenler, doğamızı ve tüm inançlarımızı yok etmeye çalışanlar aynı zihniyetten geliyor. Onlara verecek bir cevabımız var; Seyit Rıza ve arkadaşlarının idam edilişini unutmayacağız, affetmeyeceğiz , diz çökmeyeceğiz.”

Anma lokma dağıtımıyla sona erdi.