Kandıra 1 nolu T Tipi cezaevinde açık görüş sırasında gardiyanların hem  tutsaklara  hem de ailelerine saldırdığı ortaya çıktı.  Cezaevi idaresinin 45 dakikalık açık görüş haklarını gasp ettiğini anlatan PKK hükümlüsü Fesih Nardan’ın eşi Habibe Nardan, gardiyanların hem mahkumları hem de aileleri darp ettiğini aktardı.  Darp sırasında bir çok ziyarete gelen gençlerin  yaralandığını belirten Nardan, bir kadının ise kalp krizi geçirdiğini söyledi.   

22 yıldır mahkum olan 48 yaşındaki eşi Fesih Nardan’ın  1 ay önce Tekirdağ 1 nolu F cezaevinden Kandıra 1 Nolu T Tipi cezaevine  sürgün edildiğini anlatan Habibe Nardan, Kandıra cezaevi idaresinin keyfi uygulamalarda  Tekirdağ cezaevini aratmadığı tepkisinde bulundu.

Her Perşembe gibi  bugünde eşinin ziyaretine gittiğini belirten Nardan, açık görüş esnasında yaşananları şöyle anlattı: “Saat  14.30'da diğer ailelerle açık görüş girdik. Normalde 45 dakikalık görüş hakkımız olmasına rağmen, aradan 40 dakika geçmedi ki bir  gardiyan masamıza gelip görüşün bittiğini söyledi. Eşim ise saatine bakıp görüşün bitmesine henüz  5 dakika olduğunu belirttiğinde  gardiyan birden konuyu değiştirerek,  kolundaki saatinin nereden çıktığını sordu ve saatin içini arayacaklarını söyledi. "

PARANOYANIN BU KADARI…

Nardan anlatımlarını şöyle sürdürdü: "Eşim kendisine yıllardır bu saati taktiğini, açık görüşe gelmeden önce arandığını ve hiçbir sorun çıkmadığını belirti. Buna rağmen söz konusu gardiyan saatin içini aramakta ısrarcı olduğunu vurguladı. Eşimin bu keyfi uygulamaya karşı gelmesi üzerine  gardiyanlar tüm mahkumları zorla  darp ederek görüşten çıkardılar. Büyük bir gürültü koptu. Aileler olarak tepki gösterdiğimizde bizi de zorla bekleme salonuna soktular.  Kavga ve bağırma sesleri giderek yükseldiği için, mahkumların yakınlarından birkaç genç ne olduğunu öğrenmek için bekleme salonundaki  kapıya vurmaya başladılar."

SALDIRI ESNASINDA BİR KADIN KALP KRİZİ GEÇİRDİ

Daha sonra 10 gardiyanın birden kapıyı açarak gençlerin üzerine çulladığını söyleyen Nardan, "Onları feci şekilde darp ettiler. Bu görüntü karşısında bir kadın kalp krizi geçirdi. Panik içinde ambulans çağrıldı. Gençlerin yüzleri kan içinde kalmıştı" dedi.

Nardan, "Tüm ısrarlarımıza rağmen, içerde kalan yakınlarımızdan ise hiçbir haber alamadık.Cezaevinin dışına çıkınca jandarma ekipleri ve çok sayıda ambulans  cezaevine sevk ediliyordu" diye ekledi.

22 yıldır  eşini cezaevine ziyaret ettiğini ancak hiçbir zaman bu kadar çaplı bir saldırıyla karşı karşıya kalmadığına dikkat çeken Habibe Nardan, “Barış süreci yaşadığı belirtiliyor peki bu saldırılar ve insanlık dışı uygulamalar neyin nesi? Eşim buraya sürgün edildiğinden beri 130 kilodan 67 kiloya indi. Bu nasıl bir eziyet?” diye sordu.

İnsan Hakları Derneği  (İHD) İstanbul Şubesine haber verdiğini belirten Habibe Nardan, bu  zulüm karşısında sessiz kalmayacağını belirtti.

Saldırı duyar duymaz Kandıra 1 nolu T Tipi cezaevi idaresini  aradıklarını aktaran İHD avukatlarından Fazıl Ahmet Tamer, “Ancak bize cezaevi müdürlerin, toplantıda olduğu söylendi.Hiç bir yetkiliyle görüştürülmedik. Bu işin peşini bırakmayacağız” diye konuştu.