'Karar, yargının parçalanmışlığını ortaya koydu'

'Karar, yargının parçalanmışlığını ortaya koydu'

BDP Genel Başkan Yardımcısı Av. Meral Danış Beştaş, tutuklu milletvekillerine ilişkin Amed’de verilen kararın "AKP-Cemaat kavgasında yargının parçalanmışlığı ve kendi iç çelişkilerini" ortaya koyduğuna işaret etti. Beştaş, "Yargı kendi iç kavgasını maalesef Kürtler üzerinde Kürt siyasetçileri üzerine yürütüyor. Bu suçtur... Hukuksuzlukta ısrardır" dedi. Av. Mehmet Emin Aktar ise, bu kararla bir kez daha "Kürt'e adalet yok! Kürt özgür olmasın, içerde kalsın" mesajı verildiğini söyledi.

CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay'ın tahliyesine yol açan Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) kararının ardından tüm gözlerin çevrildiği Diyarbakır 5. ve 6. Ağır Ceza Mahkemeleri'nden (ACM) ard arda olumsuz kararlar çıktı. Tutuklu milletvekilleri İbrahim Ayhan ile Gülseren Yıldırım'a ilişkin Diyarbakır 5. ACM'ye yapılan "tahliye" başvurusu "AYM kararı bağlayıcı karar değil" gerekçesi ile reddedilirken, diğer tutuklu 3 vekil için Diyarbakır 6. ACM'ye yapılan başvuruya ilişkin ise savcılık benzer bir gerekçe göstererek "tahliyenin reddine" yönelik ilgili mahkemeye mütalaa sundu. Günlerdir tartışma konusu olan ve "Cemaat-AKP çatışması" yorumuna neden olan 5. ve 6. ACM'nin tutumu tepkilere neden oldu. 

BDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Av. Meral Danış Beştaş, Diyarbakır 5. ACM'nin kararı ve 6. ACM'ye "tahliyenin reddine" ilişkin sunulan mütalaa ile ilgili tepkisi daha sert oldu. Çıkan sonucu "bu yargının parçalanmışlığını ve kendi iç çelişkilerini ortaya koymuştur" şeklinde değerlendirdi.

Beştaş, "Yargı kendi konumunu kullanarak herkese bulunduğu yerden farklı kararlar vererek Türkiye'de hukukun herkesin eşit olmadığını ortaya koymuştur. Yargı kendi iç kavgasını maalesef Kürtler üzerinde, Kürt siyasetçileri üzerinde yürütüyor. Bu karar aslında 'AYM'yi tanımıyoruz! Onların kararını uygulamıyoruz' sonucunu çıkarmıştır. Bu suçtur... Hukuksuzluktur... Hukuksuzlukta ısrardır... Gerçekten AYM'nin kararını uygulamamakta kimsenin lüksü yoktur. 82 Anayasası'nda bu durum böyle tanımlanmıştır. Kendi iç parçalanmışlıklarının kavgasını Kürtlerin üzerinden yürüttüğünün sonucu ortaya çıkmıştır" diye konuştu. 

Çıkan sonucun "Cemaat-AKP çatışması"nı güçlendirdiğini ifade eden Beştaş, "Bu tablo yargının parçalanmışlıklarını, iç çelişkilerini ortaya koymuştur. HSK konuştu, Anayasa Mahkemesi konuştu, Hükümet sözcüleri konuştu... Herkes konuştu. Bunları bir kenara koyarsak Anayasa Mahkemesi'nin ortaya koyduğu karar ile yerel mahkemelerin bu davranışta bulunmasının bir izahı yoktur. Yerel mahkeme, 'Ben Anayasa'yı tanımıyorum! Bu kararı tanımıyorum' demiştir. Birçok tarihsel süreç gibi bir kez daha Kürtler üzerinde kozlarını oynuyorlar. Kürt siyaseti ve Kürtler bunun muhatabı değil. Kendi hesabını Kürtler üzerinde çözmeye çalışıyorlar" diye kaydetti. 

AV. AKTAR: KÜRTLERE ADALET YOK MESAJIDIR

Amde Barosu eski Başkanı Av. Mehmet Emin Aktar da, mahkeme ve savcıların tutumunu "komedi" olarak ele aldı. AYM'nin kararına işaret ederek uzun tutukluluk ile ilgili "Adil yargılama ilkesinin ihlal edildiği" hususun altını çizdiğine dikkat çekti. Bu nedenle AYM'nin kararının tüm yargı organlarında bağlayıcı etkiye sahip olduğunu vurgulayan Aktar, "Aşağı yukarı çıkacak sonuç belliydi. Mahkemelerin KCK davalarına bakış açısını göz önünde bulundurduğumuzda bu sürpriz olmadı. Bu karar bir kez daha 'Kürt'e adalet yok! Kürt özgür olmasın içerde kalsın' mesajı verildi" dedi.