İHD ve Kayıp yakınlarının “Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın” sloganıyla düzenlediği oturma eylemi 209. haftasında, adalet talebiyle devam etti. 1995 yılında Van’da kaçırıldıktan sonra kaybedilen İşadamı Hacı Kadir Keremoğlu’nun hikâyesinin anlatıldığı eylemde, adalet için kayıpların bulunulması çağrısı yapıldı.

İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları tarafından "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" şiarıyla her hafta yapılan eylem 209'uncu haftasında da Diyarbakır Koşuyolu Parkı'ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirildi. Eyleme Eğitim Sen Diyarbakır Şubesi, Barış Anneleri İnisiyatifi ve çok sayıda yurttaş da katıldı. Burada kısa bir konuşma yapan Eğitim Sen Diyarbakır Şube yöneticisi Nihat Kıratlı, 90'lı yıllardan bu yana bölgenin kirli bir savaşın izlerini taşıdığını ifade ederek, bu kirli savaş yüzünden birçok insanın katledildiğini söyledi. "Devlet ve hükümet faili meçhul ve katliamlarla yüzleşmelidir" diyen Kıratlı, "Kürt sorunu çözülmediği sürece bu sorunlar da bitmez. İmralı'da Sayın Öcalan'la yapılan görüşmeleri değerli buluyoruz" dedi. 

Kıratlı'nın ardından 14 Nisan 1995 yılında kaybedilen Kadir Keremoğlu'nun, kaybediliş öyküsünü oğlu Bahattin Keremoğlu anlattı. Keremoğlu, "Hakkari'nin Yüksekova ilçesinden olan; ancak Van'da yaşayan varlıklı bir ailenin lideri ve Van Tur otobüs seyahat şirketinin sahibiydi Kadir Keremoğlu. Dönemin başbakanı Tansu Çiller'in elimizde Kürt iş adamlarının listesi var söyleminden sonra adı faili meçhullerde geçen Alaattin Kanat ve diğer kişiler tarafından ailelere, 'ailenizin de ismi bu listede var' diyerek aileleri haraca bağladı. Bizim ailemiz de bu ailelerden biridir. Alaatin Kanat ailemden 100 bin dolar ister. Tehdit üzerine parayı birleştirip Silivri'de belirlenen adrese giden aile bu durumdan polisi haberdar eder. İstanbul Emniyet Müdürlüğü görevlileri tarafından Alaatin Kanat, Mehmet Yazıcıoğlu ve Nizamettin Kutlu haraç alırken suçüstü yakalanır. Haraç organizasyonsunun diğer unsurları 'arkadaşlarımızı teşhir ettiniz bunun hesabını size soracağız, siz bittiniz' şeklinde haber göndererek tehdit etti. MİT'in haber kaynağı olduğu iddia edilen Abdulhekim Özdemir adlı kişi de aileme 30 bini peşin olmak üzere 200 bin Mark karşılığı babam Kadir Kerimoğlu'nun cesedini teslim edeceğini söyler. Ailem 30 bin Mark öder ancak babamın cenazesi aileme teslim edilmez. Hala babamın cenazesine ulaşamadık."