Kayıp yakınlarından Ocak ve Karakoç davasında zaman aşımı tehlikesine tepki
Kayıp yakınları, 1995’te gözaltına alındıktan sonra katledilen Rıdvan Karakoç ve Hasan Ocak dosyalarında zamanaşımı tehlikesine tepki gösterdi.
Kayıp yakınları, 1995’te gözaltına alındıktan sonra katledilen Rıdvan Karakoç ve Hasan Ocak dosyalarında zamanaşımı tehlikesine tepki gösterdi.
Kayıp yakınları, 1995’te gözaltına alındıktan sonra katledilen Rıdvan Karakoç ve Hasan Ocak dosyalarında zamanaşımı tehlikesine tepki gösterdi. Cumartesi Anneleri ve İHD İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyonu, 20 yıldır yerinde sayan gözaltında kayıp ve faili meçhul davalarının zamanaşımından kapatılmak istendiğine dikkat çekti.
Cumartesi Anneleri ve İHD İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyonu, gözaltına alındıktan sonra katledilen Rıdvan Karakoç ile Hasan Ocak dosyalarında zamanaşımı tehlikesine karşı, soruşturmaların yürütüldüğü Beykoz Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya, Karakoç ve Ocak ailelerinin yanı sıra avukatlar ile İHD üyeleri katıldı. "Cezasızlığa son, adalet istiyoruz" pankartı açan Cumartesi Anneleri, yakalarına gözaltında kaybedilen yakınlarının fotoğraflarını asarak, "Failin suç ortağı, zamanaşımı"
ve "Kullanılmayan adalet zamanla aşınır" dövizleri taşıdı.
Açıklamayı yapan İHD Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon üyesi Zeynep Yıldız,15 Şubat 1995 tarihinde kaybedilen Rıdvan Karakoç ile aynı yıl 21 Mart'ta İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi polisleri tarafından gözaltına alınarak kaybedilen Hasan Ocak'ın cansız bedenlerinin aylar süren arayışın ardından Altınşehir Kimsesizler Mezarlığı'nda bulunduğunu belirterek, elde edilen tüm verilerin Ocak ve Karakoç'un gözaltında işkence ile katledildiğini doğruladığını kaydetti. Ocak ve Karakoç dosyalarında kaybedenler bilinmesine rağmen etkin soruşturma yürütülmediğinin altını çizen Yıldız, soruşturma sürecinde rutin yazışmalar dışında hiçbir işlem yapılmadığını, bu nedenle de 20 yıl boyunca açılan hiçbir soruşturmanın davaya dönüşmediğini söyledi.
İnsanlığa karşı işlenen suçların etkin bir biçimde soruşturulmasının savcıların görevi olduğu hatırlatmasında bulunan Yıldız, şunları aktardı: "Soruşturması yürütülen Hasan Ocak ve Rıdvan Karakoç dosyaların evrensel hukukun gereği olarak insanlığa karşı suç kapsamında değerlendirilmeli etkin soruşturma yürütülmeli ve zamanaşımı işletilmemelidir."
Ardından konuşan Hasan Ocak'ın annesi Emine Ocak ise, oğlunun faillerinin ortaya çıkarılmasını isteyerek, adalet talebinde bulundu. Ocak'ın ağabeyi Hüseyin Ocak ise, ellerinde kardeşinin işkence edilerek katledildiğine dair delillerin bulunmasına rağmen, savcılığa yapılan suç duyuruları hakkında takipsizlik kararı verildiğini aktardı. 20 yıldır dosya ile ilgili herhangi bir ilerleme sağlanamadığını kaydeden Ocak, "20 yıldır sürekli gelip gidiyoruz. Her seferinde yeni savcıyla karşılaşıyoruz. Savcı 'dosya yeni geldi elime, araştırayım' diyor bir daha geldiğimizde savcı değişmiş oluyor. Yıllar geçti hala aynı noktadayız" diyerek tepki gösterdi.
Türkiye'nin Hasan Ocak dosyasıyla ilgili etkin soruşturma yürütmediğini tespit edilerek AİHM tarafından da mahkum edildiğini hatırlatan Ocak, "Halen de soruşturmuyorlar" dedi.
"Geçmiş dönemin adaleti yakınlarımızı bizden aldı, katletti. Bu dönemim adaleti de kardeşlerimizin katillerin serbest dolaşması için elinden gelen her şeyi yapıyor" diyerek, dosyalarla ilgili zamanaşımı tehlikesine tepki gösteren Ocak, şöyle devam etti: "Gözaltında kayıp ve faili meçhul davalarının hepsi zamanaşımından kapatılmak isteniyor. Bizler kaç yıl geçerse geçsin kardeşlerimizin bedenlerini nasıl bulduysak onların katillerini de bulacağız. Bu toplum bu ayıpla yaşayamaz. Eğer bir an önce adaleti tesis etmek istiyorsanız, yakınlarımızın katillerini bir an önce ortaya çıkarın."
Ardından konuşan Rıdvan Karakoç'un kardeşi Hasan Karakoç ise, şunları belirtti: "20 yıldır bir arpa boyu da yol alınamadı. Hiçbir gelişme yok. Şimdi de zamanaşımıyla karşı karşıya bu dosyalar. Bizler bu ülkenin evlatlarıydık, binlerce yıldır bu ülkede yaşıyoruz. Bu ülkede vergi verdik. Eğer ağabeyimin bir suçu varsa alıp yargılasaydınız. Ama eğer siz devletseniz, sizin içinizde bir hukuk işletiliyorsa siz bu insanı alıp böyle canice katledemezsiniz. Biz kaybedilenlerin akıbetini, katledenlerin de bir an önce yargı önüne çıkarılmasını istiyoruz. 20 yıldır bunu istiyoruz, 20 yıl daha istemeye devam edeceğiz. Zamanaşımını asla kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz."