Amed, Batman, Şırnak ve Yüksekova'da bir araya gelen kayıp yakınları, yakınlarının kaybedilmesinden devletin sorumlu olduğunu belirtti. Cezaevinde yaşamını yitiren Lütfü Taş'ı da andı.

İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, "Kayıplar Bulunsun, Failler Yargılansın" sloganıyla 308'incisini düzenlediği oturma eylemi Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirildi. Eyleme İHD üye ve yöneticilerinin yanı sıra, MEYA-DER, Diyar TUHAD-DER, Barış Anneleri Meclisi üyeleri ve kayıp yakınları katıldı. Eylem öncesi konuşan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, geçtiğimiz günlerde cezaevinde hayatını kaybeden Barış Grubu üyesi Lütfü Taş'ın katilinin devlet olduğunu belirtti. 
Bilici'nin konuşmasının ardından Şırnak'ın Cizre İlçesinde 1994 yılında evine gelen silahlı kişilerce götürülen Makbule Ökden'in hayat hikayesi anlatıldı. İHD Gözaltında Kayıplar Komisyon üyesi Av. Abdullah Zeytun Ökden'i evden alan kişilerin polis olduğu yönünde tanıkların olduğunu belirterek, Ökden ailesinin tüm başvurularına rağmen bir sonuç alamadığına dikkat çekti.

Açıklamanın ardından Ökden ile tüm kayıplar için 5 dakikalık oturma eylemi yapıldı. 

‘BELİRSİZLİK YENİ CİNAYETLER GETİRECEK’

İHD Batman Şubesi ile kayıp yakınları tarafından yapılan kayıplar eylemi Yılmaz Güney Parkı önünde 308'nci haftasında devam etti. Eylemde, "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" pankartı ile kayıpların fotoğrafları açıldı. Eyleme, sivil toplum örgüt temsilcileri yanı sıra kayıp yakınları katıldı. Açıklamada konuşan İHD Batman Şube Mehmet Bağatır, "Ülkeyi yönetenler devletin içinde 'paralel yapı' arayadursun, Kürdistan'da artan sokak ortası cinayetleri asıl derin odakların harekete geçtiğinin kanıtıdır. Bölgedeki belirsizliğin derin güçlere cesaret verdiğini, sonuçsuz kalan 'faili meçhul' davaların yeni cinayetleri getireceğini düşünüyoruz" dedi. 

Açıklama Cizre'deki saldırıları protesto etmek için beş dakikalık oturma eylemi ile sonlandırıldı.

DÜZCE’NİN AKIBETİ SORULDU

Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde 40'ıncı kez Sanat Sokağı'nda bir araya gelen İHD yöneticileri ve kayıp yakınları, 1993 yılında Yeşiltaş (Ştazin) Karakolu'nda askerlerin darbesiyle katledilen Abdulgahır Düzce'nin faillerini sordu. Eyleme, Düzce ailesi, HDP, DBP, MEYADER, Hakkari Barosu, Gever Demokratik Toplum Meclisi yönetici ve üyeleri ile çok sayıda kişi katıldı. Kaybedilenlerin fotoğraflarının açıldığı açıklama Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nde geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitiren Barış Grubu üyesi Lütfi Taş'ın şahsında demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenlerin anısına saygı duruşunda bulunuldu.
Eylemde konuşan İHD Temsilcisi Muhyettin Ünal, barış için ülkeye gelen; ancak cezaevine konulan barış elçisi Taş'ın katilinin devlet olduğunu söyledi. Ünal'ın ardından 1993 yılında Yeşiltaş Karakol'una zorla erzak taşıttırıldıktan sonra dönemin karakol komutanı tarafından kafasına vurulan sert cisim nedeniyle yaşamını yitiren Abdulgahir Düzce'nin hikayesini okundu.

Açıklama 5 dakikalık oturma eylemi ile son buldu.

315 HAFTA GERİDE KALDI

Şırnak'ın Cizre ilçesinde 90'lı yıllarda "faili meçhul" cinayetlerle kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle her hafta Sanat Sokağı'nda bir araya gelen Dayikên Şemîyê, bu haftada soğuk hava ve yağışa rağmen eylemlerini sürdürdü. 315'inci haftasını geride bırakan Dayikên Şemîyê, eylemde yakınlarının fotoğrafını taşıdı. Her hafta bir hikâyenin anlatıldığı eyleme, MEYA-DER, İHD, KURDİ-DER ve Barış Anneleri Meclisi üyeleri de katılarak destek verdi. 

Bu hafta, 1994 yılında Şırnak'ın Silopi ilçesine bağlı Ortaköy'de tarlada çalışırken askerlerce götürülüp bir daha kendilerinden haber alınamayan Sabri ve Abidin Polat kardeşlerin kaybediliş hikâyesi, Abidin Polat'ın çocuğu Fehime Oktar tarafından yazılan mektupla anlatıldı.

Yapılan açıklamaların ardından oturma eylemi gerçekleştirildi.