KCD-E: Katliamın hesabını sormak için Paris'e!

KCD-E: Katliamın hesabını sormak için Paris'e!

KCD-E, Paris Katliamı dolayısıyla Fransa ve Türk hükümetlerine tepki göstererek, Avrupa'daki Kürtlere 9 ve 10 Ocak tarihlerinde eylem çağrısı yaptı. 

PKK kurucularından Sakine Cansız (Sara) ile Fidan Doğan (Rojbin) ve Leyla Şaylemez'in (Ronahi) katledilmesi ikinci yılını dolduruyor.

KCD-E Eşbaşkanlığı, Paris Katliamı'nın yıldönümü dolayısıyla bir açıklama yaptı.

"Yoldaşlarımız Sara, Rojbin ve Ronahi şahsında, başta Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve bütün Kürt halkına yapılan bu hunharca katliamın öfkesi benliğimizde diridir" diyen KCD-E Eşbaşkanlığı, şunları ifade etti: 

"Avrupa'nın en sıkı istihbaratı ile bilinen ve çıkarlarına denk geldiğinde Kürt siyasetçilerini adım adım fotoğraflayan ve saniye saniye takip etme becerisine sahip Fransa'nın başkentinin orta yerinde böyle bir katliamın neden engellenmediği, yapılan katliamın ranta dönüşeceği hesaplarının olduğu, sessizlik ve zamana yayma politikasından anlaşılmaktadır.

Katliamın yaşandığı dönem, TC'nin kalemşorları ve hükümet çevresi Kürt hareketinin bu yöntemlerle bitirileceği senaryolarını itiraf etmekteydiler ve o dönem TC Başbakanı olan Erdoğan'ın 'Türk istihbaratı Sakine'nin Paris'te dolaştığını bildirmişti' demesiyle, katliamın kimler tarafından yapıldığı ve Fransa'nın ne kadar göz yumduğu sorgulanması gereken esaslardır."

'TÜRK DEVLETİNE KATLİAM DAVETİYESİ'

Açıklamada, inkar ve soykırımlara uğrayan Kürt halkı ve mazlum halklar için demokratik mücadele yürüten Kürt siyasetçilerin, yıllardır Avrupa'nın siyasi operasyonları ile yüz yüze olduğuna dikkat çekilerek, PKK şahsında Kürt halkının meşru mücadelesini ekonomik ve siyasi çıkarları sonucu terörize eden zihniyetin, katliamın hedef göstericisi rolünde olduğu kaydedildi.

 

Avrupa'nın, siyasi sığınmacı Kürt siyasetçilere, sivil toplum merkezlerine ve basına siyasi operasyonlar düzenlemesinin; cezaevlerini Kürt siyasetçilere adres göstermesinin, Türk devleti gibi sömürgeci zihniyete katliam davetiyesi çıkardığının belirtildiği açıklamada, şöyle devam edildi:

"Fransa sosyalist hükümetinin hemen iktidar olması ile yapılan bu katliamda, sol-sosyalist ve komünist bloka destek veren Kürt halkına yapılan bu saldırıda, maalesef sosyalist hükümet gerektiği gibi davranmış değil. Katliamın siyasi iradesini açıklayacak kadar irade sahibi olmamakla birlikte, Paris'te kırmızı halılarla karşıladığı faşist TC hükümetine katliamın hesabı sorulamamıştır.

'FRANSA DEMOKRASİYE DEĞİL, ÇIKARLARINA BAĞLI KALDI'

2013 yılında İçişleri Bakanı, şu an Fransa Başbakanı olan Sayın Manuel Valls, katliam yerinden ayrılırken 'vahşet' tanımını yapmış ve nereye kadar uzanırsa uzansın, kısa sürede açıklığa kavuşturacaklarının ve hesap soracaklarının sözünü vermişti. O günden sonra iki senedir Kürt halkı kadınların öncülüğünde her Çarşamba günü gerek Paris'te gerekse Avrupa ve dünyanın birçok yerinde Fransa konsolosluklarının önünde Fransa hükümetinin bu sessizliği soruluyor. Fransa eğer iki yıl ekonomik ve siyasi çıkarlarına kurban etmektense demokrasi değerlerine bağlı kalsaydı, bu katliamı iki günde aydınlatırdı. Paris, Kürt kadını şahsında her Çarşamba kadın katliamı ile anılmaktadır."

Kürt Halk Önderi Öcalan'ın Paris Katliamı için "İkinci Dersim Katliamı" tespitinde bulunmasının, katliamın tehlikesini ve bir dönemin başlangıcı ve yöntemi olduğunu işaret ettiğini belirten KCD-E, "Paris'te katledilen Kürt kadını, Şengal'de köle pazarlarında satılmaya devam etti. Yine bu kirli senaryoya Kobané'de Sakineleşen Arin Mirkan direniş ruhu, IŞİD şahsında başta AKP ve sömürgeci güçlerin yüzlerine tükürmüştür" diye ekledi.

'YAŞAMI DURDURALIM; HESAP SORALIM!'

Paris Katliamı ile ilgili karar gücünü ortaya çıkarmak ve sorumluları dünya kamuoyuna teşhir edip hesap sormanın, Avrupa'daki Kürt halkının onur borcu olduğuna dikkat çeken KCD-E, şu çağrıyı yaptı: "Avrupa'daki halkımız ve dostlarımız 9 Ocak'ta yaşadıkları her alanda; okulda, işte, sosyal etkinliklerde yaşamı durdurmalı; katliamcıların ve işbirlikçilerin yüzlerine tükürmelidir. 10 Ocak'ta saat 10.00'da Gare du Nord'da kadın yoldaşlarımızın katledildikleri Kürdistan Enformasyon Bürosu'nun etrafında serhildan ruhu ile öfkemizi demokratik eylemselliğe dönüştürmeliyiz. Sara, Rojbin, Ronahi'nin hesabını sormak için Paris'e!"

Açıklamanın sonunda, 'sömürgeci zihniyetin, Kürt Halk Önderi Öcalan'ın felsefesi ile özgürleşen Kürt halkının direnişiyle yok olacağı' mesajı verildi.