AKP-Erdoğan diktatörlüğünün yürüttüğü baskı politikalarına karşı Türkiye’de başlatılan açlık grevi 57’inci gününe girerken Avrupa’da da direnişçilere destek için eyleme geçiliyor. KCDK-E yürütmesinde yer alan 50 temsilci 13 Nisan Perşembe günü saat 13’te Fransa’nın Strasbourg şehrinde açlık grevi eylemine başlayacak.

KCDK-E YÜRÜTMESİNDEN 50 KİŞİ EYLEME KATILACAK

Eyleme katılanlar arasında HDP milletvekilleri Faysal Sarıyıldız, Tuğba Hezer, KCDK-E (Avrupa Demokratik Kürt Toplum Kongresi) Eş Başkanı Yüksel Koç, NAV-DEM (Almanya Demokratik Kürt Toplum Merkezi) Eş Başkanı Fatoş Göksungur, NAV-BEL(Belçika Kürt Toplum Merkezi) Eş Başkanı Arife Soysüren, DEM-NED (Hollanda Demokratik Kürt Toplum Merkezi) Eş Başkanı Hüseyin Yıldız, FEDA Eş Başkanı Veli Kaya, CiK temsilcisi Melle Mustafa, Rojava, Rojhillat, NAV-YEK, TJK-E temsilcisi Hanim Engizek, Ciwanên Azad temsilcisi Ahmet Yıldırım ve Kayıp Mağdur Ailelerinin temsilcileri yer alıyor.

Eyleme destek için Aydın, akademisyen ve gazetecilerden oluşan Ahmet Nesin(gazeteci) Pınar Aydınlar(sanatçı), Filiz Koçali(siyasetçi/gazeteci), Utku Sayın(barış akademisyeni), Aziz Tunç(yazar), Doc Dr. İbrahim Sedo Aydoğan (HDK-A Fransa eş sözcüsü), İbrahim Çiçek(gazeteci), Füsun Erdoğan(televizyoncu), Demir Çelik(HDK-A Es sözcüsü) içinde yer alacağı bir grup da dayanışma amaçlı olarak süreli dönüşümlü açlık grevine katılacak.

CEZAEVİ DİRENİŞLERİNİ SAHİPLENELİM

KCDK-E konuyla ilgili yayınladığı açıklamada “KCDK-E olarak başta Kürt halkı olmak üzere, insanlıktan yana olan sosyalist, demokrat devrimci ve aydınları 13 Nisan Perşembe günü saat 13.00’de yapılacak açlık grevini desteklemek için başlangıç mitingine katılmaya ve dünyanın her yerinde cezaevleri direnişini sahiplenmeye çağırıyoruz.

57. gününe giren zindan direnişleri artık ölüm sınırına dayanmıştır. Başta Kürt halkı olmak üzere kendine sosyalist, demokrat, aydın ve insanlıktan yana olduğunu söyleyen herkes zindan direnişçilerinin açlık grevi eylemlerini sahiplenmelidirler. Bu bir insanlık görevidir. Ahlaki olduğu kadar yurtseverliğin ve onurlu olmanın da bir görev ve sorumluluğudur. 57 gündür insanlık onuru için kendi bedenlerini ölüme yatırmış bu direnişçilerin bayraklarını bir deniz gibi büyütmenin zamanıdır. Açlık grevlerini sahiplenmemek ve direnişin sesi soluğu olmamak AKP’nin kirli politikasını ve Kürt kentlerinde gerçekleştirilen katliamlara onay vermek demektir. Katliamcı, inkârcı, tekçi siyasetin insanlık dışı uygulamalarına karşı zindan direnişlerine kenetlenerek seferber olmalıyız” denildi.