'KCK' Basın davasında savunma süresi kısaltıldı
'KCK' Basın davasında savunma süresi kısaltıldı
'KCK' Basın davasında savunma süresi kısaltıldı
20'si tutuklu 46 Kürt özgür basın emekçisinin yargılandığı "KCK" Basın davasında mahkeme tutuklu gazetecilerin savunmalarına ek olarak deliler hakkındaki beyanları için 10 dakikalık süre kısıtlaması koydu. Deliller hakkında savunmasını yapan tutuklu gazeteci Ramazan Pekgöz, 10 dakikalık süre sınırlamasını kabul etmediğini belirterek, savunmasına geçti. Pekgöz’ün savunmasını yapmaya başladıktan 10 dakika sonra mikrofunu kapatıldı.
20'si tutuklu 46 Kürt gazetecinin yargılandığı "KCK" Basın davasının 8'inci duruşması tutuksuz yargılanan gazeteci Zeynep Ceren Kuray'ın savunması ile devam etti. Hakkında delil olarak iddianameye konulan telefon tapelerine atıfta bulunan Kuray, kendisinin tutuklanmadan önce de telefonun dinlendiğini, telefonda konuşurken gelen yankılardan bildiğini söyledi.
Çekinecekleri ve gizleyecekleri bir şey olmadığından telefon dinlenmesini dikkate almadıklarını ifade eden Kuray, "Çünkü tartıştığımız her konu ertesi gün, bilemediniz üç beş gün içinde zaten haber olarak basına yansıyor" dedi. Konuşmalarının büyük bir bölümümünün kendi haber müdürü ile yaptığı konuşmalar olduğunun altını çizen Kuray, "Haberi yayınladın-yayınlamadın, doğru yazdın-yazamadın konuşmalarım dahi savcılık olduğu gibi ek dosyaya koymuş. Tam 1800 sayfalık konuşma tutanağı var. O tutanaklar dikkatle gözden geçirilirse bu konuşmaların nasıl yorumlanması gerektiği de zaten kendiliğinden ortaya çıkar" dedi.
Türkiye’de insanların doğduğu günden bugüne kadar baskı altına alındığını belirten Kuray, "Emir-komuta mekanizması insanlara öylesine dayatılmıştır ki bunun dışına çıkmak veya sorgulamak bile ötekileştirilmek için yeterli olmaktadır" dedi.
Özgür basın anlayışlarında sorumluluklarının devlete değil halka olduğunun altını çizen Kuray, "Biz tarihi doğru aktarmak, yapılan katliamları sorgulamak ve bunu halka en doğru biçimde iletmek durumundayız" dedi.
Savunmasının ardından Kuray hakkında delil ikamesine geçildi. Kuray'ın savunmasında birçok farklı haber yapmış olduğunu savunması sırasında söylediğini belirten Savcı İsmail İşık, Kuray'a "Sen hiç terör örgütü katliamları hakkında haber yapıtın mı?" diye sordu.
Kuray ise "Ben hiç öyle bir katliam görmedim. Kürdistan’da bu katliamları yapmış ise devlet yapmıştır" diye cevap verdi. Avukat Ruhşan Mahmutoğlu da, savcının maksadını aşan bir soru sorduğunu belirterek, "Savcı yargılamanın başından beri hem bize karşı hem de sanıklara karşı kindar bir şekilde yaklaşmaktadır. Bunu mesleki ölçüleri içinde yapsa yine bir şey demeyeceğiz ama mesleki sınırlarını aşan bir durumda yapıyor" dedi.
Kuray'ın delil ikamesinin ardından Mahkeme Başkanı Ali Alçık, tutuklu gazetecilerin savunmlarına yapacakları ek beyanları sordu ve 10 dakika süre sınırı getirdi. Buna tepki gösteren Avukat Ruhşen Mahmutoğlu, bunun savunmayı kısıtladığını belirterek, "10 dakikalık savunma süresi verilmesi rutin yargılama konusunun dışına çıkmaktadır. Biz bunu kabul etmiyoruz. Bunu sürekli tartışmaya devam edeceğiz" dedi.
Ardından tutuklu gazeteci Ramazan Pekgöz savunmasına ek beyanlarda bulundu. Daha önce iddianame hakkında görüşlerini dile getirmiş olduğunu vurgulayan Pekgöz, o esnada deliller hakkında herhangi bir şey söylemediğini belirtti.
Mahkeme heyetinin şimdi ise 10 dakikalık gibi bir süre kısıtlaması getirdiğini belirten Pekgöz, "Deliller hakkında kendimi savunmamın dakikalara sığıdırılması doğru değildir. Hazırlamış olduğunuz iddianame 6 ay sonra elimize geçti. Yargılanmamız ise 1 yıl sonra oldu. Ve önümüzde 800 sayfalık iddaname var. Bunun karşısında bana 10 dakikada kendini savun diyorsunuz. Bu kabul edilebilir bir şey değildir" dedi.
Pekgöz, kendisi hakkında 6 başlık altında önyargı ile hazırlanmış delillerin olduğunu belirtti. Telefon görüşmelerinin tamemen mesleki faaliyetler çerçevesinde olduğunu da sözlerine ekledi.
Mahkeme Başkanı Ali Alçık, Pekgöz'e ‘süreyi doldurdunuz son cümlenizi söyleyin’ demesi üzerine, avukatlar bu duruma tepki gösterdi. Avukat Ramazan Tuncel bunun mesleki yargılama çerçevesi içinde olmadığını ifade etti. Daha sonra savunma yapmak isteyen Pekgöz'ün mikrofunu kapatılarak, savunma hakkında avukatın beyanına geçildi.