KCK Eğitim Komitesi’nden Anadil Günü açıklaması

KCK Eğitim Komitesi, "Bugün Dünya Anadil Günü. Ancak düşmanın ülkemizde yürüttüğü vahşi katliamlar ile anadilimizin hala yasaklı olması nedeniyle, bugünü dünya halklarına, halkımıza kutlayamıyoruz" açıklamasında bulundu.

Anadilde eğitim ve öğretimi yasaklayan Türk devletinin, Kürt halkının kendi imkanları ile oluşturduğu anadil okullarını da kapatarak mühürlediğini hatırlatan KCK Eğitimi Komitesi, devletin bu uygulamalar ile 'ya devletin okullarında bir Türk gibi eğitim göreceksiniz, ya da size eğitim hakkı tanımıyorum' dayatmasında bulunduğunu belirtti.

KCK Eğitim Komitesinin açıklaması şöyle devam etti: "Tüm onurlu toplumlar gibi Kürt halkı ve Kürdistan halkları bundan böyle çocuk ve gençlerinin eğitimi hakkını işgalci faşist devletlere teslim etmeyecektir. Okul binalarını kapatmaları durumunda bizler, ağaç gölgesinde, sokakta yani uygun olan her ortamda çocuklarımızı gençlerimizi anadilde eğitmeye devam edeceğiz. İmkan ve hazırlığı sınırlı da olsa, bunu her yere yaymalı, imkan yaratmalıyız. Bunu devrimin temel ayaklarından bir tanesi olarak ele almalı, demokratik, politik ahlaklı toplumu anadilde eğitim ile yaratmalıyız.

'SALDIRILARIN ŞİDDETLENMESİ, DÜŞMANIN ANADİL EĞİTİMDEN KORKMASINDAN KAYNAKLANIYOR'

Zor ve zahmetli olmasına rağmen, devrim durumu yaşıyoruz. Halklarımızın düşmanları sıkışmış durumdadır. Vahşi ve acımasız saldırıları, yaşadıkları korku ve içinde bulundukları krizin derinliğinden kaynaklanıyor. Düşman, Ali Erel ile diğer İlkögretim Okullarının kapatmak ile anadil eğitiminden ve Önder Apo'nun paradigmasından korktuğunu yansıttı. Türk devleti daha önce de Kürt çocuk ve gençleri ile farklı kimlik sahibi Kürdistan toplumların dilini ve eğitimini engellemek için çaba sarfetti. Bugün de düşman aynı yaklaşımı ve vahşi yüzünü gösteriyor."

'KÜLTÜREL SOYKIRIM TOPLUMSAL SOYKIRIM DÜZEYİNE ÇIKTI'

Açıklamasının devamında, asimilasyon ile halkların dil ve kültürünün yasaklanmasının Birleşmiş Milletler Sözleşmelerinde Kültürel Soykırımın ilk maddesi olarak kabul gördüğünü hatırlatan KCK Eğitim Komitesi, "Faşist işgalci Türk devletinin Kürt halkı ile Kürdistan halklarına yönelik yürüttüğü kültürel soykırım toplumsal soykırım düzeyine ulaştı. Devletin her okulu, Kürt çocukları ve halklarımız açısından, ulusal ahlak, kültür ve dilden uzaklaştırmanın merkezidir. Yurtsever ve mücadeleci halkımızın artık toplumsal soykırımı kabullenmesi mümkün değildir. Soykırımın her türlüsüne karşı karhramanca mücadele ediyor" diye devam etti.

'ÖZYÖNETİMİN SAVUNULMASI, DEMOKRATİK ULUS EĞİTİM SİSTEMİNİ OLUŞTURMAK İLE MÜMKÜN'

Özyönetimin savunulması ile demoratik toplumun yaşamın her anı ve alanında yaşatılmasının, anadilin korunması, kalıcılaştırılması, hayatın her alanında kullanılması ve demokratik ulus eğitim sisteminin oluşturulması ile mümkün olduğunu vurgulayan KCK Eğitim Komitesi açıklamasını şöyle sürdürdü: "Özyönetim ilan edilen alanlar başta olmak üzere ülkemizin genelinde, anadilin bütün lehçeleri ile diğer halkarın eğitim imkanını yaratmalıyız. KCK bünyesinde yer alan tüm yapılar ile bu konuda yetenek sahibi olan herkes, anadilin geliştirilmesi ile eğitimi, demokratik ulusun yaratılmasında başat görev görmeli, buna göre hareket etmelidir. Sur, Cizre, İdil, Nusaybin, Kerboran, Yüksekova, Lice, Silvan, Varto ve anadil eğitim şehitlerinin ruhu ve devrim coşkusu ile Demokratik Ulus Eğitim Sistemini yaratalım, kalıcılaştıralım.

'ÇOCUKLARIMIZI ASİMİLASYON DEĞİRMENİ OLAN OKULLARA GÖNDERMEYELİM'

Bundan böyle, asimilasyon değirmeni gibi çalışan düşman okullarına çocuklarımızı göndermeyelim. Halkların emeği ile yapılan okul binalarını ele geçirerek, anadilde demokratik ulus eğitimi için kullanalım.

Kürtçenin tüm lehçelerini yaşatıp yaygınlaştırmak için, 'Dilimiz onurumuzdur' slognı ile büyük öğretmen Önder Apo'nun irade ve kararlılığı ile dilimize, kültürümüze sahip çıkalım."