KCK Emekçiler Komitesi'nden 1 Mayıs mesajı
KCK Emekçiler Komitesi'nden 1 Mayıs mesajı
KCK Emekçiler Komitesi'nden 1 Mayıs mesajı
KCK Emekçiler Komitesi, 1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı dolayısıyla yaptığı açıklamada, "Dönem Türkiyeli ezilenlerin ve emekçilerin bekle gör dönemi değil, finans kapitalin sömürü gerçeği ve iktidar yapılanmalarının antidemokratik yönelimlerine karşı eskisinden daha radikal ve özgürlükçü bir mücadele dönemidir. Böyle bir mücadelede güçlü bir örgütlülük gerektirmektedir" dedi.
Yazılı bir açıklama yapan KCK Emekçiler Komitesi, işçi ve emekçilerin 1 Mayıs'ını kutlarken, 2013 yılı 1 Mayıs'ının Türkiye halklarının özlemi olan barışın gerçekleşmesine vesile olmasını diledi.
KCK komitesinin 1 Mayıs mesajı şöyle: "İnsan türünün varoluşunu açığa çıkaran ve sürekliliğini sağlayarak toplumsallaşmayı yaratan emek olgusu en değerli yaratım gücüdür. Bu yaratım gücünün ana etkeni olan kadın bu toplumsal varoluşun temel kaynağıdır. Binlerce yıl öncesinden insanın-toplumun emek değerlerini ele geçirerek sömürü çarkını kuran hiyerarşik-devletçi sistem günümüzde kapitalist modernite ve onun finans kapital biçimi olarak varlığını devam ettirmektedir. Ezilenlerin, emekçilerin bu sisteme karşı mücadelesi de binlerce yıldır devam etmiştir ve devam etmektedir. Büyük direnişlere sahne olan bu mücadeleler demokratik ve özgür yaşamın yaratılmasında tarihi öneme sahiptirler. Devletçi sistem yalana, hırsızlığa, adaletsizliğe dayalı olarak kurmuş olduğu sömürü çarkıyla; yürütmüş olduğu ideolojik, siyasi, sosyal, ekonomik vb. alanlardaki bombardımanlarıyla insanlığın varoluş gerçeği olan emek ve yaratım değerlerini kendi sistemi içinde tüketmek istemektedir. Buna karşı halklar, ezilenler, kadınlar ve emekçiler sosyal mücadeleler tarihine sosyalizm ışığında mücadelelerini yükselterek cevap vermişlerdir.
Kürdistan ve Anadolu coğrafyası da tarihten bugüne ezilenlerin direniş mücadelesiyle doludur. Bu direniş mücadelesi de heyecanından, kararlılığından hiçbir şey yitirmeden bugünde devam etmektedir. Demokrasi ve özgürlük mirasına sahip olan bu mekanlar insan emeğinin anlamını ve değerini en iyi bilen mekanlardır. Her köşesinde ismi bilinen ve bilinmeyen emek yaratıcılarının anıları yaşamaktadır. Bu tarihi mirasla yüklü olan Kürdistan Özgürlük Hareketi de otuz yılı aşan mücadele gerçeğiyle ezilenlerin ve emekçilerin bu direnişlerine sahip çıkarken sosyalizm mücadelesini teori ve pratikte derinleştirip ve genişleterek halkların demokratik ve özgür yaşam umudunu diri tutmasını bilmiştir. Önder Apo, geliştirdiği demokratik modernite paradigmasıyla kapitalist modernite sisteminin dışına çıkarak demokratik ve özgür yaşama dayalı emek anlayışını geliştirerek sosyalizm mücadelesini yeni bir aşamaya taşırmıştır. Bu yeni paradigmasal bakış açısıyla Kürdistan ve Anadolu halklarının emek, demokrasi ve sosyalizm mücadelesinde tarihi rolünü oynayarak Kürdistan Özgürlük Hareketi’ni yeni bir mücadele sürecine kavuşturmuştur. Tüm ezilen halklara, kültürlere, kadınlara ve sistemden dışlanan herkese demokratik modernite sistemi içerisinde yer vererek, örgütlü ve mücadele eder hale getirerek ezilenlerin ve emekçilerin demokratik kurtuluş zihniyet ve formunu yaratmasını bilmiştir. Bu paradigmasal bakış açısıyla demokratik siyasete dayalı mücadele anlayışının önemini ortaya koymuştur. Bu anlayış tarihsel ve toplumsal bilince dayalı büyük bir mücadele ve direniş anlayışıdır. İdeolojik, siyasal, sosyal, ekonomik vb. toplumsal gerçekliğin her yönü ve alanıyla ilgili olan ve kendisini örgütleyen bir mücadele tarzıdır. Büyük bir emek ve çabayla yaratılan bu değerler yürütülen mücadelelerin halkların demokrasi ve özgürlük kanalına akarak tarihle birleşip geleceği yaratmanın zeminini oluşturmuştur.
Yaşamın filizlenip yeşerdiği Mezopotamya coğrafyasında, şimdi tarihle buluşarak Kürdistan ve Anadolu coğrafyasında yaşamı yeniden yeşerterek halkların özgürce bir arada yaşamasının koşullarını oluşturmaktadır. Böyle bir süreçte ezilenler ve emekçiler bin yılların mücadelesiyle yaratılan direniş, örgütlenme ve dayanışma ruhuyla 1 Mayıs dünya emekçiler gününü karşılayarak kutlamalıdırlar. Kürdistan ve Anadolu coğrafyasında yaşayan tüm ezilen ve emekçiler ve emeğin gerçek sahibi kadınlar ve mücadelenin dinamik gücü gençler bu yeni mücadele sürecine 1Mayıs ruhuyla sahip çıkarak demokratik ve özgür yaşamın inşasında hiçbir tereddüte ve ikircikli ruh haline girmeden direniş ve birlik ruhuyla mücadeleye katılmalıdırlar. Dönem Türkiyeli ezilenlerin ve emekçilerin bekle gör dönemi değil, finans kapitalin sömürü gerçeği ve iktidar yapılanmalarının antidemokratik yönelimlerine karşı eskisinden daha radikal ve özgürlükçü bir mücadele dönemidir. Böyle bir mücadelede güçlü bir örgütlülük gerektirmektedir. Kapitalist modernitenin emekçileri bölen, örgütlenmeleri dağıtan, eylemsellikleri pasifize eden, işsiz bırakan ve teslim almaya çalışan yaklaşımlarına karşı ezilenler, emekçiler demokratik siyaset anlayışıyla komünlerini, meclislerini, konseylerini oluşturarak ve güçlendirerek örgütlü duruşlarını sağlamalıdırlar. Sistemin halkları böl, parçala ve yönet anlayışına karşı bu 1 Mayıs kardeşlikten ve özgür birlikten yana halkların dayanışma ruhunun ifadesi olmalıdır. Dolayısıyla Kürt, Türk, Laz, Ermeni, Gürcü tüm Türkiyeli halklar 1 Mayıs’ta alanlarda halkların kardeşliği, eşitliği ve demokratik özgürlüğünü haykırarak Kürdistan ve Anadolu coğrafyasının tarihi direniş ve birlik ruhunu açığa çıkarmalıdırlar. Türkiyeli devrimci ve demokratlar, halkların ve emeğin özgürlüğünden yana olan tüm kesimler bu anlayışla alanları doldurmalıdırlar.
2013 yılı 1 Mayıs dünya emekçiler gününün Türkiye halklarının özlemi olan barışın gerçekleşmesine vesile olmasını diliyoruz. Bu sürecin yaratıcısı ve halkların özgürlük umudu Önder Apo’yu bu vesileyle selamlıyor ve 1Mayıs bayramını kutluyoruz. Sürecin başarıyla sonuçlanmasında ezilenlerin ve emekçilerin rol ve misyonlarının farkında olarak mücadeleye katılmaları büyük önem taşımaktadır. Çünkü bu sürecin baş mimarlarından biri de emekçilerdir. Ezilen ve emekçilerin 1 Mayıs dünya emekçiler bayramını kutluyor ve mücadelelerini selamlıyoruz. 1Mayıs şehitlerinin anısına sahip çıkacağımızı belirterek şehitleri saygıyla anıyoruz. "