KESK mitingi: AKP faşizmine teslim olmayacağız!
KESK mitingi: AKP faşizmine teslim olmayacağız!
KESK mitingi: AKP faşizmine teslim olmayacağız!
KESK, iki gündür sürdürdüğü grevi kapsamında emek ve demokrasi güçlerinin desteğiyle 5 gündür direnişin simgesi haline gelen Kızılay Meydanı’nda “AKP faşizmine teslim olmayacağız” diye haykırarak, “Değiştirecek gücümüz var” dedi.
KESK’in ülke genelinde “İnsanca yaşam için güvenceli iş, güvenli gelecek ve demokratik bir Türkiye” talebiyle dün başlattığı grevin bugün ikinci günü. Birçok yerde olduğu gibi Ankara’da da grev mitingi oldukça coşkulu ve kitlesel başladı. Kitle Kolej Meydanı’ndaki miting, Ziya Gökalp Caddesi’nden Kızılay Meydanı’na kadar yürüyüşle başladı. Yıllardır mitinglere kapalı olan Kızılay Meydanı’na giriş için emniyet de son 5 gündür süren Taksim Gezi Parkı direnişi sebebiyle sıkıntı yaratmadı.
‘ERDOĞAN İSTİFA’ ÇAĞRISI
Mitinge katılanlar yakalarına “Dikkat çapulcu! Boyun eğme” yazılı kokart takarak Başbakan Erdoğan’ı protesto ettiler. Ayrıca AKP aleyhine slogan atan kitle sık sık Başbakan Erdoğan’a istifa çağrısında bulundu. Mitinge DİSK, TMMOB, TTB’nin verdiği desteğin yanı sıra BDP, ESP, CHP gibi siyasi partiler ile çok sayıda sendika, sivil toplum örgütü de katılarak destek verdi.
Meydana akan yaklaşık binlerce kişi, sık sık “Yaşasın halkların kardeşliği” sloganı da attı. Miting alanına yakın yerlerde polisin görünür olmaması dikkat çekerken miting toplanma anından itibaren biri askeri olmak üzere iki helikopter tarafından sürekli izlendi.
Bir dakikalık saygı duruşuyla başlayan mitingde 4 gün önce Kızılay’daki protestolarda kafasından ağır yaralanan Ethem Sarısülük’ün yakınları da katılırken, ağabeyi Mustafa Sarısülük de kısa bir konuşma yaptı. Sarısülük, kardeşinden selam getirdiğini belirterek, “çapulcular” olarak 5 gündür direndiklerini ve meydanlara aktıklarını dile getirdi. Sarısülük, AKP’nin ve Başbakan Erdoğan’ın yaklaşımını eleştirerek, “Meydanlarda direnen yoldaşlara, cezaevlerinde direnenlere, dağlardaki kır çiçeklerine selam olsun” dedi.
‘BİRİKEN ÖFKE DİRENİŞE DÖNÜŞTÜ’
Müzik eşliğinde çekilen halaylarla ve yaşamını yitiren devrimcilerin isimlerini hep bir ağızdan haykırarak protesto mitingi devam etti. Ardından KESK Genel Sekreteri İ. Hakkı Tombul, greve ve protesto gösterilerine ilişkin DİSK, KESK, TMMOB ve TTB adına ortak açıklama yaptı. Tombul, AKP’nin Taksim Gezi Parkı’nı yıkarak talana ve ranta açma girişimlerine karşı başlatılan nöbetin AKP iktidarının yıllardır uyguladığı baskı ve sömürü dayatmalarına karşı halkın biriktirdiği öfkeyi isyana ve direnişe dönüştürdüğünü belirtti.
‘BU DİRENİŞ AKP’YE KARŞIDIR’
Son bir haftadır geçirdiği günlerin çok uzun süreden bu yana AKP’nin karanlığıyla kuşatılmış ülkede eşitliğin, özgürlüğün ışığıyla aydınlığın yeşerdiğini dile getiren Tombul, “Ülkemizin AKP tarafından felakete doğru sürüklendiği bugünlerde halk, ‘Artık yeter’ diyerek ayağa kalkmıştır. Sokaklardan başlayarak mahallelere ve kentlerin meydanlarına doğru büyüyen direniş, ülkesine-geleceğine sahip çıkanların direnişidir. Bu direniş AKP’ye karşıdır. Bu direniş AKP’nin kurmaya çalıştığı otoriter ve baskıcı bir Türkiye geleceğine halkın cevabıdır” diye konuştu.
‘YASAKLAR VE ŞİDDET SONA ERMELİ’
Başbakan Erdoğan’ın yapması gerekenin günlerdir polis şiddetiyle engelleyemediği halk iradesi önünde boyun eğerek, gereklerine yerine getirmek olduğunun altını çizen Tombul, “İstanbul’u gaza boğan, halka saldırı emri veren İçişleri Bakanı, İstanbul Valisi ve Emniyet Müdürü görevden alınmalıdır. Tüm gözaltı ve tutuklamalar derhal serbest bırakılmalıdır. Taksim Gezi Parkı’na Topçu Kışlası ve AVM yapılması planı iptal edilmelidir. Başta Taksim olmak üzere şehirlerin meydanlarına konulan toplanma yasakları kaldırılmalı, biber gazı kullanımı yasaklanmalıdır” dedi.
‘DEĞİŞTİRECEK GÜCÜMÜZ VAR’
İşçilerin ve kamu emekçilerinin kazanılmış haklarına, onların sendikal özgürlüklerine yönelik kapsamlı saldırılar yürütüldüğünü ifade eden Tombul, şöyle konuştu: “Emekçi sınıfların tüm geçmiş birikimlerinin adım adım tasfiye edildiği bugünlerde emekçilerin elinde kalan son kazanımlarına, sosyal haklarına, güvencelerine, yani geleceklerine göz dikilmektedir. Taşeronlaşmaya, esnek çalıştırmaya, güvencesizliğe ve kamu emekçilerinin iş güvencesinin ortadan kaldırılmasına, çalışma hayatının işverenlerin ve devletin keyfiyetine terk edilmesine yönelik çabalar, AKP hükümetinin ‘sandıkta ben daha çok oy aldım, dolayısıyla ben yaparım, herkes itaat eder’ anlayışının ürünüdür. Bizler çok iyi biliyoruz ki, bugün emeğimize yöneltilmiş ve şiddetlenen saldırılara karşı güvenceli istihdam ve ücret talebimize sahip çıkmak, daha eşit ve özgür, sözde değil özde demokratik bir Türkiye mücadelemizin ayrılmaz parçasıdır. Dün başladığımız ve bugün devam ettiğimiz uyarı greviyle kent meydanlarında barışçıl demokratik tepkimizi ve AKP faşizmine teslim olmayacağımızı göstereceğiz. Söyleyecek sözümüz oldu, şimdi değiştirecek gücümüz var.”
Tombul’un konuşmasının ardından miting coşkuyla, halaylar eşliğinde devam ediyor.