Kobanê direnişi tüm Kürdistan’ın özgürlük direnişidir

Kobanê direnişi tüm Kürdistan’ın özgürlük direnişidir

DAİŞ çetelerinin Kobanê'ye dönük ağır saldırılarına karşı 24. gününe giren YPG güçlerinin direnişi, çatışmaların kentin içine ulaşmasıyla birlikte büyüyerek devam ediyor. Kentin giriş noktalarını DAİŞ çeteleri için cehenneme çevirdiklerini söyleyen YPG/YPJKobanê komutanlarından Meysa Ebdo, çetelerin sayısız ölü verdiğini ve Kobanê'nin DAİŞ’in cehennemi olmaya devam edeceğini kaydetti.

Kuzey Kürdistan başta olmak üzere dün başlayan halk serhildanlarının kendilerine büyük moral ve güç verdiğini belirten Ebdo, ''Kobanê direnişi tüm Kürdistan'ın özgürlük direnişidir'' dedi.

Koalisyon güçlerinin son iki günde gerçekleştirdiği bombardımanların etkili olduğunu da ifade eden Meysa Ebdo, müdahalelerin daha da etkili olması gerektiğini vurguladı.

Meysa Ebdo, Tayyip Erdoğan'ın ''Kobanê düştü düşecek'' sözleri için de ''Kobanê düşmez,düşmeyecektir. Hayal görüyorlar'' ifadelerini kullandı. 

YPG/YPJ Kobanê komutanlarından Meysa Ebdo, kentte yaşanan son durum ilişkin olarak ANF'nin sorularını yanıtladı. 

“KENTE İLK GİRDİKLERİ NOKTALARI DAİŞ İÇİN CEHENNEME ÇEVİRDİK”

DAİŞ çetelerinin Kobanê'ye yönelik saldırıları 24. gününde devam ediyor ve artık çatışmalar kentin içerisine taşınmış durumda. Kobanê'de yaşanan son durumu bizimle paylaşabilir misiniz? 

Yaklaşık bir buçuk yıldır bize yönelik saldırılar devam ediyor. Tüm imkanları ile DAİŞ çetesi bize yönelik saldırılar içerisinde. Halkımız ve YPG/YPJ olarak büyük bir direniş ruhu ile bu saldırılara karşı koyduk. Her köyde her tepede şehitler verdik. Ancak amacımız halkımızı ve topraklarımızı korumaktı. Son saldırılar beş cephede birden başladı. Suriye ve Irak'ta bulunan DAİŞ çete güçleri Kobanê'nin etrafına yığılarak en ağır kara silahları ile bize yönelik vahşi bir saldırı içerisine girdi. Direnişimiz 24’üncü gününe girdi, amaçları ve hayalleri Kobanê'yi teslim almak ancak biz YPG/YPJ Kürt halkı olarak büyük bir direniş örneği sergiledik. Çeteler Şengal, Maxmur, Cizirê'de büyük darbeler aldı. Bu defa da son bir buçuk yıldır kuşatma altına aldıkları Kobanê'ye yöneldiler yeniden. Bu bayramda Kobanê'ye girme hayalleri vardı, Bayram namazını Kobanê'de kılacaklarını söylediler ancak YPG savaşçılarını fedai ruhu ve direnişi, halkımız gösterdiği onurluca tavır DAİŞ'in bu hayallerini suya düşürdü. 

“DAİŞ çetelerinin Kobanê'ye girmesi için cenazelerimizin üzerinden geçmesi gerekiyor. Hiç bir noktadan cenazelerimizin üzerinden geçmeden kente giremeyecekler. Hiç bir mevzimizi ölmeden bırakmayacağız'' demiştik ve kente giriş yaptıkları noktalarda kahramanca direnen ve asla teslim olmayan YPG/YPJ savaşçıları şehit düşene kadar direndiler. Hiç bir noktadan geriye kaçış, mevziyi bırakma durumu yaşanmadı yaşanmayacaktır. Şehit düşen arkadaşlarımız DAİŞ'in cenazelerimizin üzerinden geçmeden kente giremeyecekleri kararlılığımızı ispat ediyor. Biz ancak ölürsek DAİŞ çeteleri kente girebilir, Bunun dışında bir yol asla mümkün değildir. Hiç bir mahalle de ve sokakta bizim yoldaşlarımız şehit olmadan geçemediler. Halkımız şunu iyi bilsin ki fedai bir ruh ile direnen savaşçılarımız hiç bir zaman teslim olmadı ve şehit düşmeden mevzilerini bırakmadı.

Kente ilk girdikleri yerler olan güney tarafı ve doğuda 48. cadde onlar için cehennem oldu. Arkadaşlarımız şehit düştü kahramanca ancak onların kente ilk girdikleri noktalardaki ölüleri sayılamayacak kadar çok fazla. Kente girdikten sonra DAİŞ çetelerinin yüzlerce ölü verdiğini söyleyebiliriz. DAİŞ çeteleri ağır silah gücüne dayanarak savaşıyor. Tank,,top ve füzeleri ile savaşıyorlar ancak büyük darbeler aldılar. Büyük kayıplar verdiler ve ciddi bir kırılma yaşadılar. Şu ana kadar. Kobanê'ye DAİŞ çetelerini tuzakla, yaratıcı taktik savunma ve fedai bir kararlılıkla karşıladık ve DAİŞ çetesi için Kobanê'ye ilk giriş noktaları olan güney ucunu ve 48. caddeyi cehenneme çevirdik. Bundan sonra da Kobanê DAİŞ için cehennem olmaya devam edecektir.

DAİŞ çetelerinin çok sayıda tank ve ağır silahları, doçkaları imha edildi. Araçları imha edildi. Bu anlamda da diyebilirim ki çok ağır darbeler vuruldu.

“ARÎN YOLDAŞ MİŞTENUR VE KOBANÊ DİRENİŞİNİN ADIDIR”

DAİŞ çeteleri kente girmeden önce iki gün boyunca Miştenur tepesine yoğun saldırılar düzenledi ve YPG/YPJ savaşçıları bu tepede büyük bir direniş gösterdi. Bu tepe de yaşanan direnişi biraz anlatabilir misiniz?

Kobanê'ye girmelerinden önce Miştenur tepesinde büyük bir direniş sergilendi. Aslında buna rahatlıkla Miştenur destanı da denebilir. Miştenur tepesine hem güney hem de doğu da Helıncê köyü tarafından çok ağır silahlarla saldırdılar. Miştenur'a girmeden önce defalarca kırılma yaşadılar. Helıncê cephesinden gelen çeteler onlarca ölü verdi ve bu defa da Miştenur'u her taraftan kuşattılar. DAİŞ çetesi şu anda saldırılarını Miştenur tepesi, doğu ve güney tarafından yoğunlaştırıyor.

Miştenur için çok şey söylenebilir. Miştenur tepesini DAİŞ çeteleri tutmak üzereyken Arîn Mîrkan, yoldaşımız doğu tarafından çetelerin içine kadar girerek fedai eylem yaptı ve çetelere ağır kayıplar verdirdi. Çetelerin bu eylemde onlarca ölüsü olduğunu biliyoruz. Arîn yoldaş ve mevzilerinde ölümüne direnen diğer yoldaşlar Miştenur tepesinde sergilenen destansı direnişi ortaya koyuyor. Biz başından beri “Ancak cenazelerimizin üzerinden geçebilirler” diye belirtmiştik. Miştenur tepesinde yaşanan direniş ile de bunu gösterdik. Arîn Mirkan yoldaş şahsında Miştenur'da kaharamanca direnen ve şehitler kervanına katılan yoldaşlarımızı görebiliriz. Arîn, fedaice direnen tüm yoldaşlarımızın aynası oldu. Direnişin adı oldu. 

“KOBANÊ DÖRT PARÇA KÜRDİSTAN'IN DİRENİŞİDİR, ÖZGÜR YAŞAMIN ADIDIR”

Dünden bu yana Kuzey Kürdistan başta olmak üzere Türkiye metropolleri ve Avrupa'da Kürt halkı her alanı adeta Kobanê'ye dönüştürdü. Bu serhildanlara ilişkin neler söyleyeceksiniz?

Dün itibariyle Kürdistan'da başta Mardin ve Amed olmak üzere gelişen serhıldanları öğrendik. Şunu belirtmek istiyorum; Bu direnişte çok sayıda kahramanlık örneği yaşandı, Bu sadece bir bölge savunması değildir, ülke ve halk savunmasıdır. Kobanê Kürtler için direniş kalesidir, varolmanın kalesidir. Kürtlere yönelik inkar ve imha siyasetinin parçalandığı, özgür yaşam sisteminin kurulduğu bir kaledir. Kobanê direnişi Kürtler için özgür yaşamın adıdır. Bu yüzden bu direniş dört parçanın direnişidir ve her parçada gelişen direniş ve serhildanlarla her yer Kobanê'ye dönüşüyor. Kuzey Kürdistan'da Avrupa'da yaşayan halkımız her alanı Kobanê'ye dönüştürüyor. Bu serhildanlar bize büyük bir güç ve moral veriyor. Egemenlerin DAİŞ çetelerine verdiği desteği parçalıyor. Kobanê'de uluslararası egemen güçlerin ittifakı ile yapılmak istenen sadece bir bölgeyi almak değildir. Kürt halkının özgür iradesini kırmaktır. Komplocu güçler ve inkar siyasetini yıllardır sürdüren güçler bu politikalarını Kobanê'de gerçekleştirmek istiyor. Kobanê bu anlamda dört parça Kürdistan demektir. Kuzey Kürdistan başta olmak üzere dört parça Kürdistan, Avrupa’da yaşayan halkımızın serhildanları devam etmelidir. Kobanê düşerse tüm Kürdistan ve Avrupa'nın bütün kentleri Kobanê'ye dönüşecektir. Bu konuda halkımızı billiyoruz ve güveniyoruz.

“KOBANÊ DİRENİŞİNE TÜM HALKLAR KATILIYOR”

Diğer halklardan savaşçılar da gelerek Kobanê direnişinde yer aldı, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bölgenin diğer ezilen halkları şunu iyi bilmelidir; Kobanê sadece Kürdistan'ın kurtuluşu ve özgürlüğü değil, tüm bölge halklarının özgürlük sembolüdür. Tüm halklar bu direnişte yer aldı. On Arap arkadaşımızı bu direnişte Kobanê'de yitirdik, Miştenur direnişinde bir MLKP savaşçısı Türk yoldaşımız şehit düştü. Tüm halklar bu direniş içerisinde yerini aldı ve tarihi bir direniş örneği gösteriyor. Tüm bölge halkları Kobanê özelinde DAİŞ ve temsil ettiği kirli güçlerin yok etme politikalarına karşı birleşiyor. Kobanê direnişi halkların direnişidir, sadece Kürdistan halkının direnişi değildir. 

“KOBANÊ DÜŞERSE TÜRKİYE DE DÜŞER”

Türk Başbakanı Tayyip Erdoğan, dün yaptığı konuşmada ''Kobanê düştü düşecek'' dedi. Buna ilişkin olarak neler söyleyeceksiniz ?

DAİŞ saldırıları bir konsept olarak gelişti ve bu konsept son günlerde netleşmeye başladı. Türk devleti bu konuda muğlak bir yaklaşım içerisinde, Destek vermiyormuş gibi bir söylem içerisine giriyor ancak tüm gelişmeler Türk devletinin bu konseptin bir parçası olduğu yönünde işaretler veriyor. Türk devleti bu politikadan derhal vazgeçmelidir yoksa büyük felaketler yaşanacaktır. Kaybeden Türk devleti olacaktır. Kobanê direnişi demokratik bir Türkiye yaratmanın da direnişidir. Yine Irak, İran, Suriye ve Ortadoğu'nun demokratikleşmesinin direnişidir. Bu anlamda Erdoğan, şunu bilmelidir ki Kobanê düşerse Türkiye'de düşecektir, felaket olacaktır. Türkiye'nin felaketi olacaktır. Tayyip Erdoğan, ''Düştü düşecek' diyor. Erdoğan, hayal görüyor Kobanê'nin düşmesinin ancak hayalini kurabilirler. Kobanê düşmüyor ve düşmeyecektir. Şunu sormak istiyorum; Acaba Türk devlet yetkilileri milyonlarca Kürdün birer fedaiye dönüşerek bunun hesabını Türk devletine soracağını hesap ediyorlar mı? Yine Türk halkının da şehit düşen MLKP'li yoldaşımızın şahsında bu politikaya karşı ayağa kalkması gerekiyor.

“SON İKİ GÜNLÜK HAVA MÜDAHALELERİNİ OLUMLU BULUYORUZ”

Koalisyon güçlerinin Kobanê'de DAİŞ çetelerine yönelik bombardımanlarını yeterli buluyor musunuz?

Koalisyon güçlerinin DAİŞ çetelerine yönelik müdahale kararı ardından müdahale gecikti diyebiliriz. Bu kararlarını gecikmeli olarak uyguladılar. Çok aktif ve sonuç alıcı bir şekilde müdahaleleri olmadı. Ancak son iki gündür koalisyon uçaklarının bombardımanlarının çetelerin saldırılarını etkilediğini söyleyebiliriz. Çatışmalar artık kentin içerisinde bu yüzden bizimle koordinasyonu daha fazla arttırmaları gerekiyor. Eğer koalisyon güçleri DAİŞ çetesini bitirmek istiyorsa ve bu konuda samimi ise DAİŞ'in tüm Irak ve Suriye gücü şu anda Kobanê çevresine yığılmış durumda. O zaman bizimle tam koordine içerisinde DAİŞ çetelerine Kobanê çevresinde ve Kobanê'nin yakın noktalarında müdahalelerini sürekli ve daha etkili hale getirmelidir. DAİŞ Kobanê'de kırılırsa her yerde biter. Son iki günlük müdahalelerin olumlu olduğunu söyleyebiliriz. Cephane ve silahlar konusunda da koalisyonun bize destek vermesi gerekiyor. Çünkü biz her taraftan kuşatıldık ve elimizde ağır silahlar bulunmuyor. Kleşlerimizle bu güne kadar DAİŞ çetelerine geçit vermedik. Kimse bizi farklı da anlamasın, biz mevcut durumda da DAİŞ çeteleri ile yıllarca da savaşırız ancak koalisyon güçlerinin silah konusunda da bize destek vermesi gerekiyor. 

“KOBANÊ DİRENİŞİ KADIN DİRENİŞİDİR”

Son olarak neler söylemek istersiniz? 

Kobanê'de yaşanan kadın direnişine de değinmek istiyorum, Kobanê'de büyük bir direniş sergileniyor. Kobanê direnişi özgün olarak bir kadın direnişidir diyebiliriz. Son olarak Arin Mirkan yoldaşımız şahsında kadınların Kobanê direnişinde ortaya koyduğu fedaice öncülüğü görebiliriz. Bu direniş aynı zaman da özgür Kürt kadınının geldiği aşamayı gösteriyor. Arin Mirkan şahsında direniş kadın öncülüğünde büyüyecek ve fedai eylemler devam edecektir. Tüm insanlığa ve Kürdistan halkına da şunları söylemek istiyorum; Bu direniş tüm halkların ve özünde insanlığın insanlık dışı kirli çete DAİŞ'e karşı direnişidir. Kobanê bir insanlık direnişidir. Tüm insanlığın bu direnişe destek vermesini istiyoruz. Kuzey'deki serhildanlarda yaşamını yitiren şehitlerimizin anısı önünde saygıyla eğiliyoruz, ailelerine ve halkımıza baş sağlığı diliyoruz.