Kobanêliler AFAD’tan kaçıyor

Kobanêliler AFAD’tan kaçıyor

DAIŞ saldırıları sonucu yurdunu terk eden ve geldikleri Suruç’ta, AFAD’ın çadır kentine yerleşen binlerce Kobanêli, esaret hayatı yaşadıklarını söyledikleri  AFAD çadır kentlerinden Suruç Belediyesi’nin kurduğu Şehîd Gelhat çadır kentine kaçıyor. Kampa şu ana kadar 5 yüzü aşkın ailenin kaçtığı öğrenildi.

DAIŞ saldırıları sonucu yurdunu terk edip sınırı aşarak Suruç’a gelen yaklaşık 200 bin Kobanêlinin 6 bin 200’ü AFAD tarafından yerleştirilmiş, geri kalanlar ise yok sayılmıştı. Suruçlular başta olmak üzere Kürtlerin kucak açtığı Kobanêliler özgür Kobanê’ye dönme umudu taşırken, AFAD kampında kalan Kobanêliler ise, DAİŞ zulmünden sonra AFAD kampında yeni bir zulüm ortamı ile karşılaştıklarını ve bu yüzden de AFAD’tan kaçıp Suruç Belediyesi’nin yeni kurduğu Şehit Gelhat Çadır Kentine geldiklerini anlattı. Kamp yeni olmasına karşın, AFAD’tan Şehit Gelhat’a kaçan ile sayısının 5 yüzü aştığı öğrenildi.

AFAD çadır kentinde kalmak zorunda kalan binlerce Kobanêli’den biri olan Mistefa Ahmed, Türk askerleri tarafından günlerce sınırda aç, susuz bırakıldıklarını, başka seçenek olmadığı için sınırı geçtikten sonra AFAD’a yerleştirildiklerini belirtti. AFAD’ta yemeklerin yenmediğini söyleyen Ahmed, kendi çabalarıyla hayatta kalma mücadelesi verdiklerini söyledi. AFAD’ın zulmünden kurtulmak için hep arayışta olduğunu aktaran Ahmed, en sonunda Suruç Belediyesi bünyesinde açılan Şehîd Gelhad çadır kentine geldiği için de mutlu olduğunu ifade etti. Ahmed, AFAD kampında yaşananları şu cümleler ile özetledi: “Kamyon ve tırlar ile eşya ve malzemeler geliyordu, gelmiyor değil.  Birkaç eşya dağıtırlardı, bu anın fotoğrafını çektikten sonra malların hepsini dağıtmadan götürüyorlardı. Kobanê’den geldiğim ilk günden bu yana hep aynı elbise ve ayakkabıyı giyiyorum. Çünkü elbise adına hiçbir şey verilmedi.”  Ahmed, tek dertlerinin bir an önce Kobanê’ye dönmek olduğunu söyledi.

DAIŞ çetelerinin Kobanê Kantonu’na yönelik gerçekleştirdiği saldırılar sonucu ailesini Suruç’a gönderek, Kobanê’de tek başına kalan Mihemed Abês, “Sonuna kadar direndim. Kaçmadım. Saldırıların şiddetlenmesiyle YPG/YPJ’li arkadaşların isteğiyle Suruç’a ailemin yanına gelmek zorunda kaldım. Geldiğimde de ailemin devletin çadırında olduğunu öğrendim. Gittiğim AFAD çadırlarında ise perişan bir halde duruyorlardı. Günlerdir yemek yememişlerdi.  Devlet 200 bin Kobanêliye baktığını söylüyor. Bu nasıl bakmaktır. Türk devletinin DAIŞ çetelerine nasıl destek verdiğini çok iyi biliyoruz. Kobanê’nin toprağı, Türkiye’nin kebabından daha güzeldir” dedi.

YPJ TÜM KADINLARA ÖRNEK OLDU

AFAD kamplarında esir gibi tutulduklarını söyleyen Dilşeîd Îso ise, geldikleri Şehîd Gelhat çadır kampında insan olduklarını his ettiklerini, AFAD’ta ötekilenirken, yeni geldikleri yerde kendilerinden insanlar ile karşılaştıklarını belirtti. Kobanê’ye dönmek istediğini vurgulayan Îso, “Tek isteğim çocuklarımla birlikte özgür Kobanê topraklarına dönmek.  Bütün dünya YPG/YPJ’nin gücünü gördü. Varlığımızı onlara borçluyuz. YPJ’li kadınlar tüm kadınlara örnek oldu. Dünya kadınları için umut ışığı oldu. Bijî berxwedana YPG/YPJ’ê”