Kongra Gel Başkanı Remzi Kartal, Kürdistan ve Ýslam aleminin Ramazan Bayramı’nı kutlayarak, barış, birlik ve toplumsal dayanışmaya vesile olmasını diledi.

Kongra Gel Başkanı Remzi Kartal, Ýslam aleminin mübarek Ramazan Bayramı vesilesiyle yazılı bir açıklama yaparak, Kürdistan’ın dört parçası ve yurtdışında yaşayan Kürdistanlılar ile Ýslam aleminin Ramazan Bayramını kutladı. Kartal bayramın barış, birlik ve toplumsal dayanışmaya vesile olmasını dileyerek, ”Güneybatı Kürdistan da özgürlük koşullarında yaşanan ilk bayram olması nedeniyle bu bayram halkımız açısından daha da anlamlıdır. Halkımızın bayramı bu anlamda coşkuyla kutlayacaðına inanıyorum” dedi.

Ýslam alemi Ramazan Bayramını barışa ve dayanışmaya vesile olması temelinde karşılarken, Kürt halkının ise bayramı ”AKP hükümetinin halkımıza yönelik yürüttüðü topyekun savaş ortamında” karşıladıðını belirten Kongra Gel Başkanı Kartal devamla şunları belirtti:

”Avukat ve aile görüşmesine izin verilmeyen Önderliðimiz yoðun tecrit altında bayramı karşılıyor. Seçilmiş parlamenterler, belediye başkanları, belediye ve il genel meclis üyeleri, sivil toplum alanında mücadele yürüten binlerce Kürt siyasetçisi bayramı zından koşullarında karşılamaktadır.

Kürt halkının özgür iradesini yok etmeyi hedefleyen savaşın sorumlusu olan Başbakan Erdoðan ve AKP hükümetinin tek tekçi faşist politikalarına karşı, bayram vesilesiyle tüm halkımız ulusal birliðini daha da güçlendirmeli ve bunun bir varlık ve yokluk meselesi olduðu bilinciyle direniş mücadelesini yükseltmelidir.

Kürdistan Özgürlük Mücadelesini tasfiye etmeye kilitlenmiş olan Tayyip Erdoðan başarılı olabilmek için, geçmişte başarısız kalan hükümetlerin politikalarından ders çıkardıðını ve yeni stratejisini bu temelde hazırladıðını açıkça ifade etmiştir.

Recep Tayyip Erdoðan’ın anlamadıðı veya anlamak istemediði gerçek şudur ki; ne kadar konseptini deðiştirirse deðiştirsin, ne kadar destek alırsa alsın, tasfiyeye dayalı hiçbir konseptin başarı şansı yoktur. Çünkü Kürt sorunu bir halk sorunudur, bir halkın özgür yaşam sorunudur. Bu özgür yaşam iradesinin tasfiye edilmesi asla mümkün deðildir. Tasfiye ve imha politikalarında ısrar, sadece halklarımızın çektiði acıların daha çok büyümesine ve halklar arasında derin uçurumların oluşmasına neden olacaktır. Bunun tek sorumlusu da Erdoðan”ın kendisidir.

Eger Tayyip Erdoðan tasfiye politikalarında ısrar ederse, varlıðını korumak ve özgürlüðünü saðlamak zorunda olan halkımızın yürüteceði devrimci halk savaşının yaratacaðı derin toplumsal ve siyasal krizin sonucu olarak, geçmiş iktidarların akibeti gibi AKP imparatorluðu da yıkılacaktır. Kaçınılmaz sonucun böyle olacaðından hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Bu temelde halkımız, AKP hükümetinin zülmüne karşı Demokratik Özerk Kürdistanı inşa ederek direnişini zaferle taçlandıracaktır.

Halkımızın birlik ve dayanışmasını güçlendirmesine vesile olması dileði ile Ramazan bayramını bir kez daha kutluyor, ortadoðunun yeniden dizayn edildiði bu tarihsel süreçte halkımızın yürüttüðü kutsal özgürlük mücadelesinde başarılar diliyorum.”