Kışanak: Cezaevinde 500 BDP’li kadın var

Kışanak: Cezaevinde 500 BDP’li kadın var

Stockholm ‘Feminist Forum’unda konuşan BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak, mücadelenin Kürt kadınlarını siyasileştirdiðini belirterek, BDP’li 500 civarında kadının cezaevinde olduðunu söyledi.

BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak ve Diyarbakır Kadın Ceren Derneði’den Figen Aras Kaplan’la birlikte Ýsveç Sol Parti’nin davetlisi olarak bu yıl 7. düzenlenen Stockholm Feminist Forumuna konuşmacı olarak katıldı. Stockholm Belediyesi Sol Parti Grup Başkanı Ann Margareth Livh yaptıðı açılış konuşmasında, Ýsveç Sol Parti olarak Kürt kadınlarının dilleri, kültürleri ve kimlikleri için sürdürdükleri mücadeleyi yakından izlediklerini belirterek Kışanak ve Kaplan’ı seminere davet ettiklerini belirtti.

Ýsveç Sol Parti Meclisi Üyesi Naile Aras’ın yönettiði seminerin ilk konuşmacısı kadın hakları savunucusu Figen Aras Kaplan, Kürt Kadın Hareketinin gelişip yükselmesindeki temel faktörleri anlattı.

Konuşmasında Kaplan, ‘’Savaşın yoðun yaşandıðı bir coðrafyada Kürt kadınları çok aðır sorumluluklar altında bir mücadele başlattı. Kadın mücadelesinde çok uzun bir geçmişimiz yok. 30 yıldır süren ulusal mücadelenin içinde kadın hareketi kendi sesini yaklaşık 20 yıl önce duyurmaya başladı. Çok kapsamlı ve çok boyutlu bir mücadele icinde temel olarak ulusal kimliðimiz üzerine verdiðimiz mücadelenin paralelinde cins ve sınıf alanında mücadele veriyoruz. Fakat biz kadın mücadelesini sadece bir cinsin kurtuluşu için deðil bütün toplumun kurtuluşu için veriyoruz ‘’ dedi.

BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak ise konuşmasında mücadelenin Kürt kadınlarını siyasileştirdiðini belirterek, evlerinden çıkan Kürt kadınlarının toplumun her alanında aktif mücadeleye katılmalarının kendilerine olan güvenlerini arttırdıðını ve siyasal bilinçlerinin gelişmesinine yol açtıðını kaydetti. Kışanak, kadınların siyasi mücadelede önemli mevziler kazandıðını, BDP’nin meclisteki 35 milletvekilinin 11’nin kadın olduðunu, kadınların parti meclisinin kararını birebir etkilediðini, kendilerinden baðımsız hiçbir karar alınamadıðının altını çizdi.

Kışanak, 2002 yılından bu yana kadınları Parti içinde Kadın Meclisi tarzında örgütlenme oluşturduklarını ve parti içinde baðımsız bir parti gibi davrandıklarını şu örneklerle dile getirdi: “Mücadele deneyimimizle ortaya çıkardıðımız bazı politikaları partinin resmi politikası haline getirdik. Şu anda partimizin tüzüðünde yüzde 40 kadın kotası var, tüzükte Kadın Meclisinin özgün ve özerk olması gerektiði belirtiliyor. Pozitif ayrımcılık ilkesi de tüzüðümüzde yer alıyor. Kadın çalışmalarının finanse edilebilmesi için parti gelirlerinin yüzde 15’i doðrudan ‘Kadın Meclisi’ne ayrılıyor. Kadınlar bu paranın nerelere harcanacaðına kendileri özgürce karar veriyorlar.”

BDP içerisinde kadınların konumlarını saðlamlaştırmak için üç önemli ilkeleri olduðunu vurgulayan Kışanak, ilk olarak kadınların kadınlar tarafından seçildiðini, aksi takdirde erkeklerin kendilerine yakın ve üzerinde hakimiyet kurabilecekleri kadınları seçme riski olduðunu, ikinci olarak da kadınlar ile ilgili tüm kararların kadınlar tarafından alındıðını, son olarak da kadınların olmadıðı ortamda alınan kararların kadınları hiçbir biçimde baðlamadıðını söyledi.

Kadınların mücadeleye atılmalarının halk tarafından takdirle karşılanırken devletin kadınlar üzerindeki baskıları artırdıðını, 2’si Milletvekili, 2’si Belediye Başkanı, 25 Kadın Meclisi üyesi olmak üzere BDP’li 500 civarında kadının cezaevinde olduðunu belirtti. Kürt Özgürlük Mücadelesinin kadınlar için çok büyük bir şans yarattıðını ve bu şansın Kürt kadınları tarafından çok iyi deðerlendirildiðini vurgulayan Kışanak, “Kürt hareketinin Lideri Sayın Öcalan’ın politik bakışı da bu yolun açılmasında çok önemli rol oynadı. Öcalan ‘Kadın kurtulmadan toplum kurtulmaz’ diyen bir liderdir. Bu söz Kürt toplumu üzerinde etkili olmuştur. Yoksa erkekler kolay kolay kadınlara bu yolu açmazlardı” dedi.

ANF NEWS AGENCY