Mersin 'KCK' davasında suçlamalar Kürtçe reddedildi

Mersin 'KCK' davasında suçlamalar Kürtçe reddedildi

Mersin'de "KCK" adı altında gözaltına alınıp haklarında dava açılan 30'u tutuklu 42 kişinin yargılamasında tutuklu Kürt siyasetçilerin tamamı, "Örgüte üye olmak" iddiaları ile ilgili suçlamalara Kürtçe savunma ile yanıt verdi. Duruşmaya, engelli kardeşinin tek bakıcısı olan ve tutuklu olduğu için kardeşi ile ilgilenemeyen KİBELE Kadın Derneği Başkanı Hediye Bakrak'ın "Kardeşimi bir ay önce kaybettim" diyerek, gözyaşlarını tutamaması damgasını vurdu.

Mersin'de "KCK" adı altında geçtiğimiz yıl düzenlenen operasyon kapsamında gözaltına alınıp haklarında dava açılan DİHA muhabiri Ferhat Arslan ile İHD Mersin Şube Başkanı Ali Tanrıverdi'nin yanı sıra BDP PM üyesi Hüseyin Şabuk, BDP Mersin İl eş başkanları, YAKAY-DER, İŞTAR, KİBELE Kadın Derneği, KURDİ-DER, Eğitim Sen, NAR-DER üyeleri ve DTK delegelerinin de aralarında bulunduğu 30'u tutuklu 42 kişinin yargılandığı davanın ikinci duruşması devam ediyor.

Tutuklu ve tutuksuz yargılanan Kürt siyasetçiler ile avukatlarının hazır bulunduğu duruşmaya, yer darlığı nedeniyle izleyici alınmadı. İlk duruşmada "Örgüt üyesi olmak" iddiasıyla suçlanan tutuklulardan delil ikamesi yapılmayan 10'u ile ilgili deliller okundu. Tercüman aracılığı ile Kürtçe savunma yaparak suçlamaları kabul etmeyen Kürt siyasetçiler, polisin tüm siyasi ve toplumsal çalışmaları "illegalize" ederek, suç oluşturduğuna dikkat çekti.

İddia edilen hususlar ile ilgili savunmasını Kürtçe verdikten sonra geçen ay kaybettiği 21 yaşındaki yüzde 98 bedensel ve zihinsel engelli kardeşi ile ilgili konuşan ve açıklamasının mahkeme heyeti tarafından tam olarak anlaşılması için Türkçe ifade eden KİBELE Kadın Derneği Başkanı Hediye Bakrak, kardeşinin henüz 2 yaşında iken geçirdiği havale sonucu yapılan yanlış iğne nedeniyle yatağa mahkum kaldığına dikkat çekti. Gözyaşları içinde konuşmasını sürdüren Bakrak, kardeşinin hem bakıcısı hem de tek arkadaşı olduğunu hatırlattı. Fakat tutuklandıktan sonra yatağa mahkum olan kardeşinin sahipsiz ve bakımsız kaldığını aktaran Bakrak, "Bugüne kadar ona ben baktım. Onunla bütünleştim. Ve ben tutuklandıktan sonra yapa yalnız kaldı. Serbest bırakılıp kardeşime bakmak için ilgili yerlere yüzlerce başvuru yaptım. Elektrikli kelepçe dahil her türlü tedbirin uygulanması şartı ile kardeşime bakmak için dilekçeler yazdım. Ama kimse bu durumu araştırma gereği duymadı. Ve kardeşimi bir ay önce kaybettim. Bunu sizin takdir ve vicdanınıza bırakıyorum" diye belirtti.

Bakrak'ın hıçkırıklarla sona eren konuşmasının ardından bazı tutuklu sanıklar gözyaşlarını tutamadı. İddialara ilişkin savunmaların ardından ara verilen mahkemenin ikinci bölümünde, iddia makamı esas hakkındaki mütalaasını okuyacak. Mütalaanın okunmasının ardından müdafi avukatlar, esas hakkındaki savunmalarını yapacak. Savunmaların ardından mahkeme heyetinin ara kararını açıklayarak, duruşmayı ileri bir tarihe ertelemesi bekleniyor.