Miseynterliler: Sınır nöbetçileri irademizdir

Miseynterliler: Sınır nöbetçileri irademizdir

Tutulan sınır nöbeti eylemiyle dönüşmeye başlayan Miseynter köylüleri, askerin rahatsızlık söylemine karşılık, köylerinde direnişte olan herkesin kendi iradeleri olduğunu ve değerlerini savunduklarını ifade ettiler.

Sınır hattında örülen dayanışma ve direnişle birlikte dönüşmeye başlayan Miseynter köyünde, özgür yaşam için pratiğe dökülen her projede köylülerin de emeği ve rızası alınıyor. DAİŞ çetelerinin saldırıları nedeniyle sınırın bu yakasına göçmek zorunda kalan yüzlerce Kobanêliye kapılarını açan köylüler, 116’ıncı gününde sürdürülen nöbet ve direniş eylemlerine de aktif katılarak, direnişin büyütülmesinde önemli rol oynuyor. Direnişin yanı sıra, köyde dikilen fidanlardan, inşa edilen Arin Mirxan Müzesi ve Kader Ortakaya Kütüphanesi’ne, hazırlıkları yapılan okul, sera ve akademi çalışmalarına da katılan köylüler, dışardan gelen direnişçilerle önemli bir dayanışma ağı örüyor.

‘KÖYÜMÜZ DÖNÜŞMEYE BAŞLADI’

Önceki gün zırhlı araçlarla köye gelen askerlerin köylülere yönelttiği, “Dışarıdan gelen kişilerden rahatsız mısınız? Köyde kimler var?” şeklindeki soruların aksine bütün direnişçileri kendi iradeleri olarak gördüklerini belirten köy sakinlerinden Mehmet Kılıç, “Devlet bugüne kadar bu köye hiçbir hizmette bulunmamıştır. Köyde ne cami, ne okul, hiçbir şey yok, yollar yapılmamıştı. Buraya gelip direnişe katılanlardan çok memnunuz. Zaten onlarla birlikte köy değişip dönüşmeye başladı. Yollar düzeltildi. Köyün içi temizlendi. Derdimizle ortaklaşıyorlar” şeklinde konuştu.

‘DEĞERLERİMİZİ SAVUNUYORLAR’

Kümbet evin onarılması ile yapılan müze ve kütüphaneyi hatırlatan Kılıç, kendi rıza ve emeklerinin de olduğunu belirterek, “Öncesinde gelip bize sordular, bizimle ortaklaştılar. Hep birlikte, ortak emekle, müze ve kütüphane inşa ettik. Başka projeleri de var. Bu konuda destekliyoruz. Bu köyde direnişte olan herkesi kendi irademiz olarak görüyoruz. Bizim değerlerimizi savunuyorlar” diye konuştu. Kobanê ile birlikte de bir bütün olduklarını kaydeden Kılıç, “Kobanê bizim bir parçamızdır. Aramıza bir sınır çizdiler, yarımız orada kaldı yarımız burada. Onlara olan bize de olmuş sayılır” ifadelerini kullandı.

‘ONURUMUZU SAVUNMAYA GELMİŞLER’

Köyde ikamet eden Osman Çelikaslan da, kendi kararları dışında ve kendilerinden habersiz köyde bir çivinin bile çakılmadığına dikkat çekti. “Köyümüze gelen insanlar, onurumuzu, şehitlerimizi ve Kobanê’deki direnişi savunmaya ve sahiplenmeye gelmişler” diyen Çelikaslan, şöyle devam etti: “Bu bizim için çok değerlidir. Bizler belki evimizdeyiz ama onlar bu soğukta bizler için dışarıda nöbetteler. Köyümüzü değiştirip dönüştürüyorlar. Kobanê’de halka zulüm ettiler, saldırdılar. Dünya’da biliyor ki Kürtler haklıdır. Şimdi bu zulümden dolayı  gelen insanlar var, zulme karşı direniş için gelen var. Biz burada hepsiyle birlikte biriz.”

‘KATKI SUNACAĞIZ’

Taziye evi, cami, okul, akademi ve seraların kurulumu gibi projelere ilişkin de görüş bildiren Çelikaslan, “Bunlar çok iyi şeyler. Bu güne kadar herhangi bir imkan yoktu ama bu gün bu direnişle bunlar yapılırsa çok iyi olur. Bizde emeğimizle, elimizdeki gücümüzle direnişçilere katkı sunacağız” dedi. Çelikaslan’ın kızı Hazal Çelikaslan da, “Her yerden buradaki direnişe destek sunulmalı. Buraya gelenler, bizler için burada” şeklinde konuştu.