MLKP/ Kürdistan: Çocuk katillerinden hesap soracağız!

MLKP/ Kürdistan: Çocuk katillerinden hesap soracağız!

MLKP/Kürdistan, 12 yaşındaki Nihat Kazanhan'ın devlet tarafından katletmesine sert tepki göstererek, "Kürdistan'da sömürgeci devlet ve Hüda-Par eliyle halkımıza, gençlerimize ve çocuklarımıza karşı gerçekleştirilen katliamcı saldırılar serhildanlarla, özsavunma ve misilleme yoluyla yanıtlanmalıdır" dedi. 

MLKP/Kürdistan Örgütü, polisin Cizre'de çocukları katletmesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.

'ÇOCUKLARIN KATLEDİLMESİ TESADÜF DEĞİL!'

Yasin Özer, Musa Azma, Barış Dalmış, Ümit Kurt ve Nihat Kazanhan'ın isimleri hatırlatılarak, "Cizira Botan'da sömürgeci faşist polisin ve onlarla işbirliği yapan kontrgerilla aparatı Hüda-Par'lıların son haftalarda katlettiği çocukların, gençlerin listesidir bu" denilen açıklamada, şunlar ifade edildi:

"Polis ve Hizbulkontra eliyle Kürdistan'da bir süredir yoğunlaşarak sürdürülen bu faşist saldırılar, Tayyip Erdogan'ın dediği gibi 'kadın da olsa, çocuk da olsa gereği yapılan' bir devlet politikasının uygulanmasıdır. Büyük bir pervasızlık ve sınır tanımaz devlet terörü yoluyla, Cizira Botan halkı şahsında, tüm Kürdistanlılara, barış, özgürlük ve demokrasi isteyen güçlere gözdağı verme amacını taşıyan bu saldırıların özellikle çocukları hedeflemesi tesadüfi değildir. Onlar bu faşist saldırılarıyla Kürdistanlılara 'geleceğinizi yok ederiz' mesajı veriyorlar. Çocukları bile katledebilen bir gözüdönmüşlük sergileyebileceklerini ortaya koyuyorlar."

'SÜRECİ BİTİRME HAMLESİ'

Açıklamada, devletin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın müzakereler yoluyla barışı tesis etme çabalarını boşa çıkartmayı, bu katliamlarla süreci bitirmeyi amaçladığı vurgulanarak, "Çünkü, onların mevcut stakükolarını koruyarak, soruna diyalog ve müzakereler yoluyla çözüm geliştirmek gibi bir yönelimleri bulunmamaktadır. Sömürgecilik “oyalama” ve “bekleme koridorunda çürütme” politikasında ısrar etmektedir. Kürt özgürlük hareketi, “oyalama stratejilerini kabul etmeyeceğini” ilan ederek, somut adımların atılmasını dayatarak onların bu kirli planlarını önemli ölçüde boşa çıkarmıştır. Sömürgecilik, Cizira Botan örneğindeki saldırı ve provokasyonlarla, Rojava'da, Kobani'de katliamlar yapan DAİŞ çetelerine sunduğu açık desteklerle, süreci bitirenin Kürt tarafı olmasını sağlamayı dayatmaktadır. Yaşananların en kısa özeti budur" denildi.

Öcalan'ın bölgede yaşanan sorunların çözümüne katkı amacıyla gönderdiği mektubun Cizre'de okunduğu günde halka saldırılması ve çocukların katledilmesinin, 'sömürgeciliğin meydan okuma ve süreci bitirme hamlesi' şeklinde yorumlanan açıklamada, bunun AKP hükümetinden bağımsız olmadığı kaydedildi.

'HESAP SORMAK İÇİN SERHİLDAN!'

MLKP/Kürdistan Örgütü, özsavunma ve misilleme hakkının meşru olduğunu da ifade ettiği açıklamasında, şöyle dedi: "Kürdistan'da sömürgeci devlet ve Hüda-Par eliyle halkımıza, gençlerimize ve çocuklarımıza karşı gerçekleştirilen katliamcı saldırılar serhildanlarla, özsavunma ve misilleme yoluyla yanıtlanmalıdır. Türkiye'nin ilerici, demokrat güçleri çocuk katillerine karşı ayağa kalkmalı, Kürt halkıyla dayanışmayı büyütmeli, sömürgecilikten hesap sormalıdır.

Özsavunma ve misilleme haktır, meşrudur. 'Süreç' bu hakları kullanmayı engelleyen halkımızın ayağındaki bir pranga değildir. Daha en baştan meşru savunmanın hak olduğu ilan edilmiştir. Tam da bu nedenle, katliamcı saldıralara karşı, sokakları doldurarak, serhildanları büyüterek, katillerden hesap sorarak halkımızla omuz omuza olacağız. Katliamlara asla tavırsız kalmayacak, hesap soracağız. Çocuk katillerinden hesap sormak için sokağa, eyleme, serhildana!"