Musul’daki iki buçuk yıllık işgal 9 aylık operasyonla sonlandı
DAİŞ'in 10 Haziran 2014 tarihinde işgal ettiği Musul, 17 Ekim 2016 tarihinde başlatılan ve yaklaşık 9 ay süren operasyon ardından çetelerden temizlendi.
DAİŞ'in 10 Haziran 2014 tarihinde işgal ettiği Musul, 17 Ekim 2016 tarihinde başlatılan ve yaklaşık 9 ay süren operasyon ardından çetelerden temizlendi.
10 Haziran 2014 tarihinde DAİŞ'in işgal ettiği Musul, ABD'nin hava desteğiyle 17 Ekim 2016 tarihinde başlatılan 9 ayı bulan bir operasyonla çetelerin elinden kurtarıldı. Ortadoğu'nun en eski yerleşim yerlerinden biri olan Musul üzerinde yapılan ezeli planlar, kentin DAİŞ'e teslim edilmesi, DAİŞ hükümranlığında geçen iki yıl, kurtarılma operasyonu öncesi yürütülen tartışmalar ve kentin nasıl alındığını derledik.
DİRENİŞSİZ TESLİM EDİLDİ
Yer altı ve yer üstü zenginliklerinin yanı sıra ticaret yolları ve Dicle Nehri'nin üzerinde bulunduğu için Ortadoğu'nun en stratejik kentlerinden biri olan Musul üzerindeki tartışmalar Birinci Dünya Savaşı öncesinde olduğu gibi, sonrasında da devam edegeldi. Ortadoğu'da egemen olmak isteyen her gücün göz koyduğu Mezopotamya'nın bu kadim kenti, 10 Haziran 2014 tarihinde DAİŞ'e teslim edildi. Kentteki sayıları 60 binin üzerinde olduğu tahmin edilen Irak ordusu güçleri bir gecede kentten çekilerek kenti, sayıları birkaç yüz ile ifade edilen DAİŞ çetelerine terk etti.
SADECE DAİŞ DEĞİLDİ
Kentin hangi uluslararası ve bölgesel devletler ile güçlerin, hangi anlaşma ve planlamaları dahilinde DAİŞ'e teslim edildiği sürekli tartışma konusu ola geldi. Hiçbir direnişle karşılaşmadan kente giren DAİŞ'in, Irak'ın devrik diktatörü Saddam Hüseyin'in Baas partisi elemanları (Saddam'ın sağ kolu İzzet El Duri vb. isimler) kentteki bazı Sünni aşiretler ve Musul Valisi Esil Nuceyfi ile aşiretinden destek aldığı daha sonra ortaya çıktı.
TÜRKİYE BÜYÜK BİR OYUN KURGULAMIŞTI
Ancak o günlerden bugüne tartışılmaya devam eden bir başka husus ise, DAİŞ çetelerinin kente girdiği günlerde Türk devletinin kentteki konsolosluğunu boşaltmamasıydı. Ancak bu soru işareti Güney Kürdistan Başbakanı Nêçîrvan Barzani'nin "Musul’daki olayların yaşandığı gece sayın Davutoğlu’yla (dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu) birkaç defa görüştüm. Bizden oradakilere göz kulak olmamızı istedi. Konsolosunuzu iki defa arayıp ne yapabileceğimizi sordum. Tahliye teklif ettim. Ama iyi durumda olduklarını ve yardıma ihtiyacı olmadığını söyledi" sözleriyle Türkiye'nin Musul'da bir oyun sahnelediğini dile getirmiş oluyordu.
KONSOLOSLUK ÇALIŞANLARI KARŞILIĞINDA KOBANÊ
DAİŞ'in 15 Eylül 2014'te başlattığı Kobanê saldırılarının üzerinden bir hafta geçmemişken, Türkiye, Kobanê'ye saldırılara destek verme karşılığında konsolosluk elemanlarını Girê Spî'den (Til Ebyad) teslim aldı. İlk kez bir ülke DAİŞ'in eline geçen yurttaşlarını sağ olarak kurtarmış oluyordu. Türk Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bunu "başarılı bir operasyonla kurtardık", dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu "diplomatik zafer" olarak isimlendirirken, DAİŞ ise "iki devlet karşılıklı olarak masaya oturarak anlaşma sağladı. Türkiye'nin ABD öncülüğündeki koalisyona katılmaması olumlu olarak görüldü" diyerek adeta perde arkasındaki işbirliğini gözler önüne sermiş oluyordu. Kaldı ki o dönem gelişmeleri takip eden uzmanlarda oluşan genel kanı, Türkiye'nin DAİŞ'le "Kobanê'ye karşı konsolosluk çalışanları" pazarlığını yaptığı yönündeydi. Zira, Erdoğan 7 Ekim 2014’te Antep’in İslahiye ilçesinde yaptığı konuşmada bu pazarlığa gönderme yaparcasına, “Kobanê de düştü düşecek” diyerek gerçeği kendi ağzından ifşa ediyordu.
DAİŞ MUSUL'U ALDIKTAN SONRA 'HİLAFET' İLAN ETTİ
DAİŞ Musul'u ele geçirmekle sadece petrol kuyuları ve Ortadoğu'nun en eski kentini ele geçirmiş olmuyordu. Ortadoğu’da ön gördüğü İslam devleti sınırlarına ulaşmak için bölgenin en stratejik bölgesini denetimine alıyor, ve tabi aynı zamanda ABD'nin 2003 Irak müdahalesinden sonra kentte bıraktığı çok sayıda silah, cephane, zırhlı araç ve tankı da envanterine eklemiş oluyordu. Musul ele geçirildikten sonra DAİŞ, çeteleri Irak Şam İslam Devleti olan ismini İslam Devleti olarak değiştirdi ve halifelik ilan etti. Musul'da ele geçirilen silahlar daha sonra Telafer, Şengal, Maxmûr, Rakka ve daha birçok yerin işgalini kolaylaştırdı.
TÜRK DEVLETİ OPERASYONU ENGELLEMEYE ÇALIŞTI
İki buçuk yıllık işgalin ardından ırak merkezi yaşadığı yıkıntılar altından adeta yeniden doğrularak Musul operasyonunu gündeme aldı. Operasyonun nasıl başlayacağı, hangi güçlerin bu operasyona katılacağı en fazla tartışılan husus oldu.
Operasyon için düğmeye basıldı denilen günlerde Türk devleti, operasyonu engellemenin tedirginliğine büründü. Musul'a operasyon hazırlıklarının yapıldığı Eylül-Ekim aylarında Türk devleti, pay kapmak için operasyona katılmayı dayattı. Erdoğan, Misak-ı Milli'yi gündeme getirerek, operasyonda yer alacaklarını dile getirdi. Irak Başbakanı Haydar Ebadi ise, Türkiye'nin Musul'un işgalini fırsat bilerek Başika ilçesinde kurdukları kampı boşaltmalarını istedi. Erdoğan ile Ebadi arasında yaşanan sert atışmaların ardından ABD ve Pentagon, "Operasyona kimin, hangi gücün katılacağına Irak merkezi hükümeti karar verir" diyerek, Türkiye'ye operasyona katılmayacağını bildirmiş oldu. Erdoğan ve AKP yönetimi ise "operasyonda da olacağı, masada da olacağız" diyerek iç kamuoyunu teskin etmekle yetinmek zorunda kaldı.
OPERASYONA KATILAN GÜÇLER
Yapılan hazırlıkların ardından operasyona Irak ordusu, Irak anti terör birlikleri, Irak polisi, Şii milis gücü Heşdî El Şabi, Pêşmerge güçleri, Musul'u DAİŞ'e teslim eden Esil Nuceyfi'ye bağlı ve Türkiye tarafından Başika'da eğitilen Heşdî El Wetenî (operasyonun başlamasıyla ismini Ninnova Muhafızları olarak değiştirdi) gücünün bir bölümü ve bazı Sünni aşiret güçleri katıldı. ABD öncülüğündeki DAİŞ karşıtı koalisyonun hava desteği verdiği operasyonda 600 ABD askeri de kadar da karada danışmanlık görevi üstlendi.
Operasyonda Irak askeri, Şii milis ve Pêşmerge'den 30 bin, Ninnova Muhafızları'ndan 3 bin ve Sünni aşiretlerden de 8 bin kişinin katıldığı açıklandı.
OPERASYONUNUN ADI: GELİYORUZ NİNNOVA
Musul'u kurtarma operasyonu 17 Ekim 2016 tarihinde gece saat 01.40'ta ABD'nin topçu atışıyla başladı. Operasyon başladıktan sonra kameraların karşısına geçen Irak Başbakanı Haydar El Ebadi, "Zafer vakti geldi ve Musul'un kurtarılması için operasyon başladı" dedi. İki koldan başlatılan operasyonda Irak güçleri ile Heşdî El Şabi güneydoğudan kente ilerlerken; Pêşmerge ile Sunni gruplar ise Musul'un kuzeybatısından (Hazır'dan) harekete geçti.
İŞTE OPERASYONUN AŞAMALARI
Operasyonun başlamasından sonraki süreç, ana hatlarıyla şu şekilde gelişti:
* 17 Ekim: Irak ordusu Musul'da havadan broşür atarak, operasyonun başladığını duyurdu.
* 17 Ekim: Pêşmerge Bakanlığı sözcüsü Helgurt Hikmet, Hazır Cephesi'nde Hamdaniye ve Bartilla yolu üzerindeki Tercele, Basahra, Küçük Bedene, Büyük Bedene, Kebervi, Baskelan ve Şêx Emir köylerinin alındığını duyurdu.
* 17 Ekim: Irak ordusu, Musul’un güneyinden direnişle karşılaşmadan ilerledi.
* 17 Ekim: DAİŞ çeteleri Pêşmergeye bomba yüklü araçla saldırdı. Saldırı sonrası operasyonda yavaşlama oldu.
* 20 Ekim: DAİŞ çeteleri pêşmergeye 8, Irak ordusu ve Heşdî El Şabi'ye de 4 bombalı saldırı düzenlediğini duyurdu.
* 21 Ekim: Musul operasyonu devam ederken DAİŞ çeteleri Kerkük merkez ve Dubiz ve Leylan ilçelerinde uyuyan hücrelerini harekete geçirdi. Kapsamlı saldırı Pêşmerge, HPG, YJA-Star, Irak polisi ve Kerkük halkının karşılık vermesiyle püskürtüldü.
* 22 Ekim: Irak ordusu ile Şii milisler, Geyyare kırsalını DAİŞ'ten temizlediğini duyurdu.
* 25 Ekim: Başika kasabasının kuşatıldığı duyuruldu.
* 30 Ekim: Irak ordusu geride kalan 13 günde Musul’un güneyindeki operasyonlarda 61 köyü kapsayan bin 400 kilometrekarelik alanın DAİŞ'ten temizlendiğini duyurdu.
* 1 Kasım: Iraklı güçler Musul şehir merkezinin güneyine dayandı.
* 3 Kasım: Irak güçleri şehir merkezine girmeye başladı.
* 5 Kasım: Irak ordusu ve Şii milisler güneyden Telafer’e yöneldi.
* 16 Kasım 2016: Irak ordusu ve Şii milisler Gyyare'den Telafer'e yaptıkları ilerleyişin ardından Telafer Havalanı'na girdi.
* 21 Kasım: Irak ordusu ve Şii milisler Telafer Havaalanı'nı aldı.
* 23 Kasım: Telafer'e ilerleyen güçler, Musul-Rakka yolunu keserek, kenti kuşatmaya aldı.
* 27 Aralık: Irak ordusu, operasyonun ikinci aşamasında Musul’un doğusunda ilerleme kaydederek 3 semti geri aldığını duyurdu.
* 29 Aralık: Musul operasyonunun ikinci aşması başladı.
* 18 Ocak: Musul’un doğusunun tamamen Irak güçlerinin kontrolüne geçtiği açıklandı.
* 24 Ocak: Irak Başbakanı Ebadi, Musul'un doğusunun tamamen temizlendiğini ve her karışında kontrolü sağladıklarını duyurdu.
* 20 Şubat: Irak ordusu ve ona bağlı güçler Musul'un batı yakasında (Dicle nehrinin batısı) operasyona başladı.
* 24 Şubat: Irak ordusu Musul’un batısındaki operasyonda batıda hedeflenen bölgenin yaklaşık üçte birinde kontrolü sağladığını öne sürdü.
* 22 Mart: Irak ordusu ile milis güçlerinin kentin batısında (kuzey ve güneyden) DAİŞ çetelerini çembere aldığı açıklandı.
* 23 Nisan: Musul merkezinin batısında ilerleyiş devam etti.
* 29 Nisan: Kentin batısında devam eden operasyonda güneyden ilerleyen Irak ordusu kuzeyden de saldırı başlattı.
* 29 Nisan: Irak Genelkurmay Başkanı Osman Xanimi, 3 hafta içinde Musul’un batısının tamamen kontrol altına alınacağını iddia etti.
* 4 Mayıs: Kentin batısında birkaç mahalle daha DAİŞ'ten alınarak çember biraz daha daraltıldı.
* 21 Mayıs: Irak ordusu, Rabia mahallesini de DAİŞ çetelerinden temizlediklerini duyurarak, Musul'un batısında sadece Zencelî, Şifa, Meydan, Eski Musul, Bab Sincar ve Farûqî mahallelerinin DAİŞ'in elinde kaldığını açıkladı.
* 23 Mayıs: Musul operasyonu devam ederken iki hafta önce Şengal'in Qeyrewan kasabasına ilerleyen Heşdî El Şabi güçleri, kasabayı DAİŞ'ten temizledi.
* 21 Haziran: DAİŞ çetebaşı Ebubekir Bağdadi’nin 28 Haziran 2014 tarihinde halifelik ilan ettiği El Nuri camii ile tarihi Hedba minaresi havaya uçuruldu. Caminin bombalanmasından sonra Irak ordusu, DAİŞ’in yenilgiyi Kabul ettiğini ilan ederken, DAİŞ ise caminin ABD tarafından vurulduğunu iddia etti.
HEŞDİ ŞABİ YASALLAŞTI
Bu operasyona katılan peşmerge güçleri DAİŞ saldırısı öncesinde elinde bulundurdukları yerleri tekrar geri aldıktan sonra, geri kalan yerlerin alınmasında operasyona katılmadı. Musul kent merkezi tamamen koalisyon güçlerinin hava desteğindeki Irak ordusu ve polisi tarafından yürütüldü.
Ancak operasyonun başlangıcında, operasyona katılmasına Türk devleti ve KDP tarafından sert şekilde muhalefet edilen Şii milis gücü Heşd El Şebi güçleri, daha operasyonun başlangıcında güneydoğu cephesinde yer aldılar. 26 Kasım 2016 günü ise, Irak parlamentosunda kendilerine yasal statü kazandırılarak da Telafer operasyonuna dahil edildiler.
MUSUL KURTARILDI AMA…
Musul 9 Temmuz tarihinde resmen DAİŞ denetiminden kurtarılmış oldu. Bundan sonra en önemli soru Musul’un yönetim şeklinin ne olacağı sorusudur. Zira bu soru Irak’ta statüsü belirsiz yerlerin yönetim şeklini etkileme gücü kadar, Şii-Sünni ve Kürtler arasındaki sürekli olarak ertelenen sorunların da çözüm perspektifini oluşturacaktır. Eğer Musul sonrası bu konuda kalıcı bir çözüm geliştirilmezse yeni gerilim ve çatışmalar da kaçınılmaz olacak ve Irak yeni iç buhranla kan kaybetmeye devam edecektir.