Nasır Yağız: Eylemim tecrit bitince bitecek

HDP Hewlêr Temsilciliği’nde 46 gündür süresiz-dönüşümsüz açlık grevinde olan Nasır Yağız, eylemine Öcalan üzerindeki tecridin bitmesiyle son vereceğini söyledi.

Kuzey Kürdistanlı Nasır Yağız, yürüttüğü siyasi faaliyetlerden dolayı Ağustos 2016’da gözaltına alınıp tutuklandı, Şubat 2017’de tahliye edildi. Yağız cezaevinden çıktıktan sonra 5 kez gözaltına alındı. Şubat 2018’deki son gözaltısının ardından Federe Kürdistan’a gitmek zorunda kaldı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hewlêr Temsilciliği üyesi olarak siyasi faaliyetlerine devam eden Yağız, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle 46 gündür süresiz-dönüşümsüz açlık grevinde. Yağız, eyleminde kararlı olduğunu ve ancak tecritle birlikte biteceğini ifade etti ve şunları ekledi:

“Nasır Yağız, Batman’ın Gerçüş ilçesindenim. 26 yaşındaki Ailem, 90’larda Batman’a göç etmek zorunda kaldı. İki dayım 1992’de kontralar tarafında evlerinin önünde katledildi. Kürt Özgürlük Hareketi’ne katılan bir dayım ise 2016’da şehit düştü. ilk başta katılımım duygusal temeldeydi.”

Siyasi parti çalışmalarına katılan Yağız, resmi olarak 2014’te HDP Gençlik Meclisi Üyesi olarak görev aldı. Daha sonra Gençlik Meclisi Sözcüsü oldu. Ağustos 2016’da siyasi soykırım operasyonu sonucu gözaltına alındı. 6-7 ay tutuklu kaldı ve Şubat 2017’de serbest bırakıldı. 2018 yılına kadar Batman’da kaldı ama defalarca gözaltına alındı. Bunun üzerine Güney Kürdistan’a geçti.

‘DAHA FAZLA ANLADIM’

Güney Kürdistan’daki sistemi de gördükten sonra Kürt Halk Önderi Öcalan’ın sisteminin önemini daha iyi kavradığını belirten Yağız, “Ben bu sistemin doğrudan topluma hizmet ettiğini anladığım zaman daha fazla çalıştım ve bu eyleme karar verdim” dedi.

TECRİDİN KIRILMASI GEREKİYOR

Türkiye’de faşist diktatörlüğün yerleşmeye çalıştığını kaydeden Yağız, şöyle devam etti: “Demokrasi güçleri tabanda birliktelik oluşturursa faşizmi geriletmek olası. Açlık grevleri, bu açıdan tarihi bir misyona ve fırsata sahiptir. Yeter ki toplumsal bir sahiplenmeyle desteklensin ve çeşitli mücadele yöntemleriyle beslensin. İmralı rejimi, uluslararası boyutları olan gayri insani bir rejimdir. Uluslararası tüm güçler, bu rejimin suç ortaklarıdır. Evrensel hukuk normlarının dışında korsan bir barbarlıkla yönetiliyor. Özgür insan iradesiyle barbarlığın mücadele alanıdır İmralı. Çağın Direnişi Sayın Öcalan’da ifadeye kavuşuyor. Kendine insanım diyen herkesin bu direnişe destek vermesi ve bu tecridi kırması gerekiyor.”

HERKES BİR KEZ DAHA DÜŞÜNMELİ

Son üç yıldır Öcalan’dan hiçbir haber alınamadığına dikkat çeken Yağız, herkesin bir kez daha elini vicdanına koyup düşünmesi ve buna göre harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Yağız, şöyle konuştu: “Bütün Kürdistan halkı, Önderliğine sahip çıkmalı. Önderliğine sahip çıkmak; kültürüne, ulusuna, kimliğine sahip çıkmaktır. ‘Güneşimizi Karartamasınız’ şiarıyla faşizme karşı durmalıyız. Önderliğimiz üzerindeki tecridi kaldırana kadar eylemlere devam edeceğiz. Ölüme kadar da olsa devam edecek. Yaşamımızı feda edebiliriz. Bütün Kürdistan halkı, bunun bilinciyle hareket etmelidir.”