Nefret saldırısı yargıya taşındı

Konak’ta cinsel saldırıya karşı koyduğu için ağır şekilde darp edilen Kızıl Okyanus LGBTİ aktivisti Umut Can İnci, maruz kaldığı nefret saldırısına karşı suç duyurusunda bulundu.

İzmir’in Konak ilçesinde 17 Ağustos gecesi cinsel saldırı girişimine karşı koyduğu için ağır şekilde darp edilen Kızıl Okyanus LGBTİ aktivisti Umut Can İnci, yaşadığı nefret saldırısına karşı suç duyurusunda bulundu. Kimliği tespit edilemeyen bir saldırgan tarafından yolu kesilen İnci, saldırganın ilk olarak sözlü tacizine maruz kaldığını ardından cinsel saldırı girişiminde bulunulduğunu söyledi.

Saldırganı tanımadığından kaynaklı kimliğini tespit edemediğini aktaran İnci, “Önümü kesen saldırgan ‘Bu parkta ibneler dolaşıyor. Sen ibne misin?’ diye tacizde bulundu. Oradan uzaklaşmaya çalıştıkça üzerime gelip tacizde bulunmaya devam etti. Gay olduğumu belirterek adama tepki vermem üzerine, bana fiziki tacizde bulundu” dedi. Saldırganın hakaretler eşliğinde cinsel saldırı girişiminde bulunduğunu belirten İnci, şöyle dedi: “Saldırgana karşı koyduğumdan kaynaklı yüzümü tokatlayıp, yumruklamaya başladı. Burnumu ve vücudumun çeşitli bölgelerini ısırmaya başladı. O esnada yere düştüm. Ardından ayağı ile başımı ezmeye çalıştı. Başıma basarken bana, ‘Ben MİT ajanıyım polis bile seni benim elimden alamaz’ diyerek tehditte bulundu” sözleri ile yaşadıklarını anlattı.

‘YÜZÜM KANLAR İÇİNDEYDİ’

Saldırı esnasında yoldan geçen bir yurttaş tarafından kendisine yardım edildiğini ve saldırganın bu esnada yardıma gelen yurttaşa da saldırdığını ifade eden İnci, “Yüzüm kanlar içinde kalmıştı. Sürekli bağırdım birileri yardıma gelsin diye. Elinden kurtuldum kaçmaya çalışırken saldırgan tacizci çöp kutusunu yerinden sökerek bana doğru fırlattı. Eğer hızlı koşmasaydım çöp kutusu başıma değerdi. Koştuktan sonra yoldan geçenlerden yardım istedim. Fakat kimse dönüp bakmadı bile ardından hastaneye gidip darp raporu aldım" diye konuştu.

‘MOBESELER SADECE ARKA SOKAKLAR DİZİSİNDE BULUNUR’

Darp raporu aldıktan sonra Konak İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne şikayet amaçlı gittiğini belirten İnci, “İfade verdiğim sırada mobese kayıtlarının taranmasını istedik. O esnada bize oradaki polisler ‘Mobese kayıtları ancak Arka Sokaklar dizisinde bulunur’ dediler. İfade işlemlerinin ardından eve geldim. Kendimi saldırıdan sonra toparlayamadım. Şu an yeni yeni kendime geliyorum. Çünkü sürekli aklıma cinsel taciz boyutu geliyor. Yalnız kaldığımda sürekli o an aklıma geliyor. Daha fazla sinirlenip kötü oluyorum. Bu olayı dün bir başkası yaşadı. Bugün ben yarın bir başkası yaşamayacağı ne malum” diye konuştu.

‘BU İŞİN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIM'

Kadın ve nefret cinayetlerinde devletin saldırganları adeta verdikleri cezalarla ödüllendirdiğini vurgulayan İnci, şöyle devam etti: “Saldırganların cezasız kalmaması gerekiyor. 'Ağır tahrik indirimi' gibi durumlar saldırıları bu olaylara teşvik ediyor. 4 -5 ay yatıp çıkacaklarını bildiklerinden bu saldırılar gelişiyor. Nefret ve kadın cinayetlerinde 'ağır tahrik indirimi'nin verilmemesi gerekiyor. Nefret suçlarına karşı kamuoyunun güçlü bir şekilde tepki vermesi gerekiyor. Ben hakkımı aramaya devam edeceğim. Olayın failinin bulunması 10 yıl da sürse bu olayın peşini bırakmayacağım. Çünkü bana saldıran yarın başka bir kadına veya LGBTİ aktivistlerine yapacaktır” diye konuştu.