'Öcalan'a Özgürlük çalışması kararlılıkla sürdürülecektir'
'Öcalan'a Özgürlük çalışması kararlılıkla sürdürülecektir'
'Öcalan'a Özgürlük çalışması kararlılıkla sürdürülecektir'
Barış İçin Öcalan'a Özgürlük Platformu, Kürt Halk Önderi Öcalan'a özgürlük amacıyla başlatılan imza kampanyasının gözaltı ve baskılarla illegalize edilmek istenmesine tepki göstererek, devleti bu politikasından vazgeçmeye çağırdı. Kürt halkının Öcalan'ı 'halk önderi' olarak kabul ettiğini hatırlatan Platform, 'çözüm süreci'nin esas maddesinin de Öcalan'ın özgürlüğü olduğunu bildirdi.
Barış İçin Öcalan'a Özgürlük Platformu, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a özgürlük amacıyla başlatılan imza kampanyasının yasal olmadığı iddiasıyla gözaltı operasyonlarının yapılması üzerine yazılı açıklama yaptı.
'KÜRT HALKI SAYISIZ BASKIYA RAĞMEN ÖCALAN'I HALK ÖNDERİ KABUL ETTİ'
Açıklamada, bir yılı aşkın süredir devam eden kampanyanın son günlerde devlet güçlerinin baskıları ve engelleme girişimleriyle durdurulmak istenildiğine dikkat çekilerek, "Özellikle her seferinde bir halk çalışması olduğunu belirttiğimiz, imzacıların da aktivistlerin de gönüllülük temelinde örgütlediği imza kampanyası, Barış İçin Öcalan'a Özgürlük Platformumuzun çalışmalarından biridir" denildi.
Öcalan'ın yaklaşık 16 yıldır İmralı cezaevinde ağır tecrit koşulları altında bir rehine statüsünde tutulduğuna vurgu yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Yaşamı, demokratik ve özgür toplum mücadelesi içerisinde geçmiş bir halk önderi olarak bu koşullarda kalması doğru değildir. Kendisinin üzerinde geliştirilen esaret politikaları Türkiye'nin de, toplumsal barışın da esaret altında tutulması anlamına gelmektedir. Sayın Öcalan'a ve siyasi tutsaklara özgürlük çalışması bir toplumsal barış çalışmasıdır. Nitekim Sayın Öcalan'ın mücadele kimliği, siyasi ve toplumsal temsili yeti, devletin İmralı Cezaevi'ne gidip, müzakerenin eşiğine gelen bir diyalog geliştirmesini sağlamıştır. Doğru olan da budur. Kürt halkı sayısız defa tüm baskı ve tehdit politikalarına rağmen Sayın Öcalan'ı halk önderi olarak belirtti ve bu amaçla 3,5 milyon imza toplayarak da bunu deklare etti."
'GÖZALTILARLA GÖZDAĞI VERİLMEK İSTENİYOR'
"Sayın Abdullah Öcalan, bir halk önderidir" denilen açıklamada Öcalan'ın içinde tutulduğu esaret koşullarını toplumun hiçbir zaman içine sindirmediği ifade edildi.
Yasadışı ve illegal bir durum kazandırılmaya çalışılan imza çalışmasının demokratik ve meşru bir yöntem olduğunun kaydedildiği açıklamada, özellikle son günlerde içinde belediye eş başkanlarının, il eş başkanlarının, demokratik toplum örgütleri yönetici ve çalışanlarının, öğrencilerin de içinde olduğu birçok kişinin gözaltına alınarak gözdağı verilmek istendiğini belirtildi.
'ÇALIŞMAMIZI SÜRDÜRECEĞİZ; DEVLET BU POLİTİKADAN VAZGEÇSİN'
Toplumun Öcalan'a özgürlük talebinin devlet tarafından bastırılmak ve yok edilmek istenildiğinin kaydedildiği açıklamanın devamında, şu ifadeler yer aldı: "Her ne koşul altında olursa olsun, Sayın Öcalan'a Özgürlük çalışması daha bir kararlılıkla ve ısrarla sürdürülecektir. Türkiye, Kürdistan ve Ortadoğu halklarının kaderi ve özgürce bir arada yaşama hakkı halklar dışında hiçbir gücün tekelinde değildir. Özellikle bu kampanyanın sonuçları bu konuda halkların tutumunu ortaya koyacaktır. Toplumun demokratik çözüm gündemi Sayın Öcalan'ın özgürlüğüdür. Bunu çözüm sürecinin esas maddesi olarak kabul etmektedir. Biz Barış İçin Öcalan'a Özgürlük Platformu olarak devleti bu illegalize eden ve baskılamaya çalışan politikalarından vazgeçmeye davet ediyoruz. Ne demokrasi ne de barış için tercih edilebilecek bir yöntem değildir; devlet baskısı ve şiddeti. Doğru yaklaşım bu açık, şeffaf ve meşru çalışmaya ve sonuçlarına saygı duymak ve gereğini yapmaktır. Bu baskılar karşısında ise imza çalışmamızı daha da güçlendirerek sürdüreceğimizi belirtiyoruz. Özgürlük çalışmasında yer alan tüm kurum ve kişileri de bu baskı ve tehditlere karşı ortak bir duruş sergilemeye çağırıyoruz."