Öcalan: Çözüme 'evet' tasfiyeye 'hayır'

Öcalan: Çözüme 'evet' tasfiyeye 'hayır'

DTK Eşbaşkanı Ahmet Türk Nuce TV’nin Türkçe Ana Haber Bülteni’ne Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile 3 Ocak’ta yaptıðı görüşmeyi anlattı.

3 Ocak’ta Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile görüşen DTK Eşbaşkanı ve Mardin Baðımsız Milletvekili Ahmet Türk, izlenimlerini Nuce TV’ye deðerlendi. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’nın kendilerini, yuvarlak bir masada karşıladıðını söyleyen Türk, “Bizi görünce gülümseyerek yaklaştı, el sıkıştık. Gayet iyi, moralini iyi gördüm. Öteden beri gözlerinde nezle vardı, akıntı görülüyordu. O da uzun süredir var olan bir şey dedi” biçiminde konuştu.

Öcalan’ın ardından “Sunacaðınız bir şey varmı” biçiminde soru yönelttiðini de vurgulayan Türk şöyle devam etti: ”Tartışmaya kendini hazırlamış, bizi bu şekilde karşıladı, kısa bir hal hatırdan sonra süreçle ilgili deðerlendirmelerini yaptı. Sayın Öcalan’ın yapısını da biliyoruz. Sorunların köklü çözümü konusunda yeni bir sürecin başlatılması konusunda bir kararlılık gördüm.”

‘TASFÝYE MANTIÐI YOL ALMAZ’

Bunu yeni bir dönem, yeni bir başlangıç olarak nitelendiren Ahmet Türk, “Ama bir hayal kırıklılıðı da yaratmamak lazım. Ancak bu noktaya uzun bir tartışmadan sonra bu noktaya geldiðini gözlemledim. Ben bu sürecin daha iyi hazırlandıðı inancındayım” dedi. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın çözüm için her türlü katkıyı sunmaya hazır olduðunu, ancak bir tasfiye mantıðının da asla yol almayacaðı görüşünü dile getirdiðini de vurguladı. Öcalan’ın halkların özgürleşmesi, ortaklaşması, halkların demokratik bir ünitede birleşmesi mantıðına sahip olduðunu vurgulayan Türk, “Bence bu süreçte halkların bir ünitede buluşmasını geliştirmeyi amaçlayan bir çabanın içerisinde olacaktır. Tabii ki bu süreç çok ciddi bir noktaya gelmeseydi, bizim Ýmralı’ya gidişimiz de çok kolay olmazdı. Ama bazı müzakereler yapılmış, her şey bitmiş gibi bakmamak lazım. Deðerlendirilmesi, katkı sunulması gerekiyor. Çözümün halkları nasıl kucaklaştıracaðı bir süreç olarak deðerlendirmek lazım” dedi.

‘HERKESÝ KUCAKLAYAN BÝR ANAYASA OLMALI’

Türkiye’de var olan bütün tarihi kültürlerin geliştirilmesinin, güvence altına alınmasının, örgütlenmesinin önemine dikkat çektiðini de vurgulayan Türk şunları belirtti: “Yurttaşlık konusunda, Anayasa kısa olmalı, birçok şeyi yazmaktansa herkesi kucaklayan bir yaklaşım esas alınmalı. Yurttaşlıðı esas alan bir yaklaşım. Sonuç olarak, bugün halkların ortak deðerlerini ortaya çıkarması durumunda, halkların yakınlaşması durumunda bugün Ortadoðu’daki dünyadaki birçok tehlikenin ancak ortadan kalkabileceðini, yoksa milliyetçi-ulusçu yaklaşımla Ortadoðu’da çok tehlikeli bir sürecin gelebileceðini ifade etmeye çalıştı.”

Ahmet Türk, Türk medyasında yoðun bir şekilde tartışılan silah bırakma, sınır dışına çıkma konusunun gündeme gelip gelmediðini de biçimindeki soruya ise, “Ben bir çatışmasızlık sürecinin başlatılması ve gelişmelerin doðru bir şekilde Türkiye gündemine taşınması gerekiyor. Deðerlendirilmesi gereken tedbirlerin, önlemlerin, açılımların yapılması gekereken bir süreç olarak deðerlendiriyorum” biçiminde yanıtladı.

Çözüm konusunda bir irade gördüðünü vurgulayan Türk, “Her türlü katkıyı yapacak bir duruş gördüm. Ama tasfiye mantıðı ile yaklaşılırsa bu asla ve asla doðru olmaz, sorunu çözmez ve kimseye de yararı olmaz diye düşünüyorum” dedi.

Türk, Öcalan’ın gelişmeleri olabildiðince takip ettiðini, gazeteleri okuduðunu, zaman zaman Ýmralı Cezaevi’ndeki tutsaklarla görüşmeler yaptıðını da sözlerine ekledi.

‘ROJAVA’DA MÜCADELE ARAP HALKI ÝLE BÝRLÝÐÝ ESAS ALMALI’

Rojava ile ilgili olarak ise, Türk; Öcalan’ın, “Mücadelenin olabildiðince Arap halkı ile diyalog içinde götürülmesi, dayanışma içinde olunması, Kürtlerin demokratik hak ve özgürlükleri neredeyse bu fırsatta Arap halkı ile paylaşarak, birlik yaratmayı saðlamak gerektiði” biçiminde yorumladıðını belirtti.