Kuzey Kürdistan'daki kayıp yakınları, adalet arayışlarına devam etti. Amed, Batman, Yüksekova ve Şırnak'ta aileler, devletten hesap sordu. Amed'deki eyleme katılan, Türkan Elçi ise "Katiller bulunsun" diye seslendi.
AMED
İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi ve kayıp yakınlarının "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" sloganı ile her hafta düzenlediği oturma eylemlerinin 357'ncisi, katledilen Amed Barosu Başkanı Tahir Elçi'ye atfedildi. Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önündeki eylemde İHD'liler, Barış Anneleri Meclisi üyeleri, SES, Tabipler Odası, Ahmet Kaya'nın eşi Gülten Kaya, Tahir Elçi'nin eşi Türkan Elçi, HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Amed Büyükşehir Belediye Eşbaşkanları, Amed Barosu avukatları ve kayıp yakınları ile insan hakları aktivistleri katıldı.
ELÇİ'YE: GÖZÜN ARKADA KALMASIN
Eylemde konuşan İHD Amed Şube Başkanı Raci Bilici, Elçi'nin devlet tarafından katledildiğini hatırlatarak, Elçi'ye şöyle seslendi: "Hiçbir zaman gözünüz arkanızda kalmasın, katliamların failleri bulunup yargılanıncaya kadar mücadelemiz devam edecek. Sizin faillerinizi de biz bulup yargı önüne çıkaracağız."
TÜRKAN ELÇİ: KATİLLER BULUNSUN
Elçi'nin eşi Türkan Elçi ise, acıları anlatmak için uzun uzun konuşmaya gerek olmadığını söyleyerek, "Söyleyeceğim bir tek şey var... Sürekli bu iki sözcüğü kullanacağım. O da; katiller bulunsun" ifadelerini kullandı.
BEŞTAŞ: FAİLLER KAYIP DEĞİL; KORUNUYOR
HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Elçi'nin kayıpların faillerinin bulunması için verdiği mücadele ile şimdi Elçi'nin faillerini bulunmasını istemenin büyük bir acı verdiğini söyledi. Elçi'nin büyük bir insan hakları ve hukuk mücadelesi yürüttüğünü belirten Beştaş, faillerin kayıp olmadığını ve korunduklarının altını çizerek, faillerin yargı sistemi tarafından aklandığına dikkat çekti. "Katil kim olursa olsun bulunmasını istiyoruz. Ama soruşturma da bir milim ilerleme yok" diyen Beştaş, tüm avukatların bunun takipçisi olacağını söyledi.
ANLI: KATİLİ TANIYORUZ
Amed Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Fırat Anlı ise eylemdeki konuşmasında, "Bu ateş sadece bizim yüreğimizi, köyümüzü, evimizi yakmayacak. Bu ateş 4 parça vatanda yanacak. Biz Elçi'nin katillerinin kim olduğunu biliyoruz" dedi. Anlı, Elçi'nin katledilmesine ve Kurşunlu Camisi'nin yakılmasına ilişkin bir komisyon kurulması gerektiğini ifade etti.
BATMAN
İHD Batman Şubesi ve kayıp yakınları, 357'nci kez Gülistan Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya geldi. "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" pankartının açıldığı eylemde, Tahir Elçi'nin fotoğrafları da taşındı. Eylemde konuşan İHD Batman Şube Başkanı Mehmet Bağatır, Elçi'nin katledilmesine değinerek, "Devlet katilleri yargılamadığı gibi katillerin bulunması için mücadele eden insan hakları savunucularını sokaklarda katlediyor" dedi.
YÜKSEKOVA
İHD ve kayıp yakınları, Hakkari'nin Gever (Yüksekova) ilçesinde "faili meçhul" cinayetlere kurban gidenlerin akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle düzenledikleri eylemin 87'nci haftasında Sanat Sokağı'nda bir araya geldi. Kayıpların fotoğraflarının taşındığı eyleme sivil toplum örgütü temsilcileri ve çok sayıda kişi de destek verdi.
'POLİS OĞLUMU VURDU, AMBULANSA İZİN VERMEDİ...'
Kayıp yakınları bu haftaki buluşmasında, ilçede 6-7 Aralık 2013 tarihinde HPG'lilere ait mezarlığın polisler tarafından tahrip edilmesi nedeniyle çıkan olaylarda polis tarafından infaz edilen M. Reşit İşbilir, Veysel İşbilir ve Bêmal Tokçu'nun ölüm yıl dönümü 8 Aralık 2014'te özel timlerin Esentepe Mahallesi'nin çıkmaz bir sokağında infaz ettiği 18 yaşındaki Rojhat Özdel'in hikayesi anlatıldı.
Rojhat Özdel'in, annesi tarafından kaleme alınan hikayesi, kardeşi Barzan Özdel tarafından okundu. Anne Özdel, şunları belirtti:
"Rojhat kendi halinde bir öğrenciydi. Olay günü de çalıştığı fırından çıkarak eve doğru geliyordu. Rojhat fırından dönerken olayların olduğu mahallemizden eve doğru geliyordu. O esnada polisler rastgele ateş açıyordu mahalleyi tarıyorlardı. Birisinin vurulduğu haberi üzerine evden apar topar çıktılar. Vurulan kişinin yanına kimseyi, ambulansı dahi yanaştırmıyorlardı. Yaralının ölmesini bekliyorlardı. Öldüğünden emin olduktan sonra sağlık görevlilerini çağırdılar. Olay yerine gittiğimde vurulanın oğlum Rojhat olduğunu gördüm."
İnfaz edilen Özdel'in yanına kuru sıkı tabancı bırakıldığını ifade eden Özdel, "Bu olaylarla birlikte Rojhat'ın babası cezaevinde sürgün edildi. Babasına 'Senin oğlun PKK'lidir' diye işkence yapıldı. Biz Rojhat'ın ailesi olarak davamızı sonuna kadar takip edeceğiz" şeklinde konuştu.
ŞIRNAK
Şırnak'ın Cizre ilçesinde Dayikên Şemiyê, gözaltında kaybettirilen ve katledilen yakınlarının akıbetini sormak için 361'inci kez Sanat Sokağı'nda bir araya geldi. "Kayıplar Albümü"nün açıldığı bu haftaki eyleme de çok sayıda kurum temsilcisinin yanı sıra Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin ailesi ve 9 günlük sokağa çıkma yasağı günlerinde polisler tarafından katledilen yurttaşların aileleri de hazır bulundu. Bu haftaki eylemde, 1997 yılında bir düğün esnasında JİTEM tarafından katledilen M. Emin Pökün'ün hikayesi anlatıldı.
'SALDIRIYI YAPANLAR BİLİNİYORDU AMA...'
Pökün'ün dosyasını açıklayan Mezopotamya Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma ve Kültür Derneği (MEYA-DER) yöneticisi Veysi Durgut, Pökün'in arkadaşlarının daveti üzerine gittiği düğüne JİTEM elemanlarının uzun namlulu silahlarla saldırdığını ve saldırıda M. Emin Pökün'ün hayatını kaybettiğini iade etti. Saldırıyı yapanların herkes tarafından bilindiğine işaret eden Durgut, bu isimlerin ve adreslerin bilinmesine rağmen olayla ilgili herhangi bir hukuki gelişme yaşanmadığını dile getirdi.
Bu haftanın İnsan Hakları Haftası olduğuna dikkat çeken Durgut, "Bu topraklarda halen çok net bir şekilde herkesin göz önünde insan hakları ihlal ediliyor" dedi.
Konuşmaların ardından anneler 5 dakika oturma eylemi gerçekleştirdi. Oturma eyleminden sonra anneler, 29 Kasım'da Cizre'de yaşanan bir çatışmada hayatını kaybeden HPG'li Ferhat Dinekli (Erdal Ali Çiya) ailesini ziyaret için Mardin'in Derik ilçesine doğru yola çıktı.