İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, 19 Eylül 2014 tarihinde yaşamını yitiren Ekrem Kaçeroğlu’nun cenazesine katılan, Leyla Akcan, Emine Mamu ve Z. Tuğce Ercan hakkında “Terör örgütü propagandası yapmak" iddiasıyla soruşturma başlattı. Kadınlar, davanın mevcut hukukun Kürtlere yönelik nasıl işlediğini gösterdiğine dikkat çekti.
İzmir’in Bornova ilçesi Doğanlar Mahallesi'nde 07 Eylül 2014 tarihinde Kobane ile dayanışma eylemine katılan Ekrem Kaçeroğlu, faşist güruh tarafından önce silahla yaralanıp, sonra polislerin gözleri önünde dakikalarca linç edilerek katledildi. Kaçeroğlu’nun katledildiği davada iki kişi kısa bir süre sonra serbest bırakıldı. Devam eden davada başka tutuklu bulunmazken, Kaçeroğlu’nun yüzlerce kişi tarafından katledildiği, kamera kayıtları ve görgü tanıklarının ifadelerinde açıkça ortadayken katledenlere dava açmak yerine Kaçeroğlu’nun cenazesine katılan üç kadına önce soruşturma ve dava açıldı. İzmir 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından açılan davanın ilk duruşması 6 Mayıs'ta görülecek.
Haklarında dava açılan kadınlardan Leyla Akcan, Z. Tuğçe Ercan ve Emine Mamo ANF'ye değerlendirmede bulundu...
MEZARLIĞA YÜRÜMEK 'ÖRGÜT PROPAGANDASI'
Cenaze günü Kaçeroğlu’nun eşinin yanında olduğunu belirten Leyla Akcan, 'bir tarafta eşini kaybetmiş bir kadının, diğer tarafta ise babalarını kaybetmiş çocukların olduğunu gördüğünü' söyleyerek, cenaze gününün aile üzerinde çok ağır bir psikolojik travmaya yol açtığını ifade etti. Böyle bir dram yaşanırken yerinin Kaçeroğlu ailesinin yanı olduğuna dikkat çeken Akcan, "Cenazeyi mezarlığa defnetmek için yürüyüş yaptık. Kitlesel bir yürüyüştü, bine yakın insan vardı. Bu cenazeye katıldığımız için bize dava açıldı. Slogan atmışız, örgüt propagandası yapmışız, flama taşımışız! Dava açma nedenleri de bunlar" dedi.
'ÇİFTE STANDART VAR'
Akcan, şunları anlattı: "Soruşturma kapsamında ifade vermek için savcının yanına gittiğimde savcı çok tedirgindi. Sanki çok ağır bir suçtan beni yargılıyor gibi davrandı. Ben de şaşırdım duruma. Savcı konunun dışında sorular sordu. 'Sen herhangi bir partiye üye misin? Herhangi bir örgüte dâhil misin' gibi farklı farklı sorular sordu. İsim istedi, 'Sizi kim götürdü cenazeye' diyerek. Oysa cenazeye vicdani olarak katıldım.
Akcan, geçtiğimiz günlerde Ege Üniversitesi'ndeki olaylar sırasında yaşamını yitiren Fırat Yılmaz Çakıroğlu cenazesine de binlerce insanın katıldığına dikkat çekerek, "Bu insanlar da slogan atıyorlar, hatta sağa sola saldırıyorlar. Bunlara dava açılmıyor. Biz sadece gidip arkadaşımızın cenaze törenine katıldık ama iki tarafa farklı bir yaklaşım var. Kaçeroğlu’nu katledenler serbest bırakılırken bize dava açılıyor" diye ekledi.
'SÖZ KONUSU KÜRTLER OLUNCA ADALET TARAFSIZ DEĞİL'
Emine Mamo ise ifade verirken polisin kendisine herhangi örgüte mensup olup olmadığını sorduğunu belirtti. Mamo, "Polis 'Hiyerarşik düzeniniz nasıl? Cenazeye birinden talimat mı alıp katıldın' gibi sorular sordu” dedi. Daha bir ay öncesine kadar Nihat Kazanhan’ın öldürülmesinde kimseye bu şekilde soruşturma açılmamıştı. Sınavlara çevik kuvvetle gelip giden, 'adam yaralamaktan' sabıkası olan biri öldüğünde ülkücü olduğu için bu kişi kahraman ilan ediliyor. Adalet söz konusu Kürtler olunca tarafsız değil" diye konuştu.
'ZORUMA GİTTİ!'
İzmir Emniyeti’nde ifade veren Z. Tuğçe Ercan, polisin cenaze törenini“eylem” diye tanımladığını aktardı. "Neden cenaze törenine katıldın? Kimden emir aldın? Hangi örgüt üyesisin" gibi sorularla karşılaştığını anlatan Ercan, "Bu ülkede insanlar öldürülüyor, onlara davalar açılmazken bize dava açılması zoruma gitti. Bu kadar kadın öldürülüyor, tecavüz ediliyor ama bunları yapanlara değil, masum bir insanın cenazesine katılanlara dava açılıyor. Kürtlerin adaletin nezdinde nerede olduğunu gösteriyor" dedi.
PYD 'TERÖRİST' SAYILDI
Ercan, açılan davada PYD/YPG'nin 'terör örgütü' olarak belirtildiğini açıklayarak, "Ama IŞİD sadece örgüt olarak görülmüş. Bunu gördükten sonra hangi mantıkla dava açıldığını anlamış olduk" dedi.