Partiya Azadiya Jin a Kurdistan (PAJK) Kordinasyon Üyesi Emine Erciyes, son dönemlerde dile getirilen Kürt ulus devletinin Ortadoðu’da savaşı derinleştireceðini belirtti.

PAJK Koordinasyon Üyesi Emine Erciyes ANF’ye açıklamalarda bulundu. AKP hükümeti döneminde kadınlara karşı geliştirilen saldırı ve tecavüz kültürüne işaret eden Emine Erciyes, “AKP, döneminde en çok tecavüz kültürü gelişen hükümettir” dedi. AKP’nin bu yaklaşımının iki yönünün olduðunu dile getiren Erciyes, şunları söyledi:

“Özgürlük hareketi içersinde kadınlar dinamik bir güç. Kadının önderliðe olan baðlılıðı ayrıca bu bahar sürecinde gelişen büyük eylemlilikleri hükümeti tabi ki korkuttu. AKP hükümetini öfkelendiren, yıllardır ezilen, sömürülen ve boyun eðdirilen kadının başkaldırmasıdır. Bundan kaynaklı kadına dönük ahlak dışı saldırılar gelişiyor. Hareketimiz ne kadar büyüyorsa, kadının gücü de o kadar büyüyor. Önderliðimiz için başlatılan hamle, bu yıl kadının öncülüðünde yapıldı. Herkeste iyi biliyor ki PKK hareketiyle Kürt kadını ayaða kalkmıştır. Kürt kadını toplumun her alanında aktif bir şekilde rol oynuyor.”

“ÖNCELÝKLÝ HEDEFÝMÝZ TECRÝDÝ KALDIRMAK”

PAJK olarak bu dönemki amaçlarını da dile getiren Emine Erjiyes, özellikle Öcalan ve Kürt halkı üzerinde geliştirilen konseptin boşa çıkarılması için plan ve hazırlıklarının olduðunu belirtti. Öncelikli olarak mücadeleyi daha da yükseltmeyi temel hedef olarak belirlediklerini ifade eden Erciyes, “Bahar ayları bizim için mücadeleyi geliştirme aylarıdır. Öncelikli hedefimiz önderliðimiz üzerinde gelişen tecridi ortadan kaldırmaktır” diye konuştu.

Türk devletinin, PKK lideri Abdullah Öcalan üzerinde uyguladıðı tecritle birlikte, imha konseptini devam ettirdiðine işaret eden Emine Erciyes, “Devlet bu yönelimlerle bahara gerillayı ve halkı zayıflatarak, avantajlarla başlamak istedi. Ancak baharda tüm beklentileri boşa çıktı” dedi. Devletin Kürt halkını hiç tanımadıðını ifade eden Erciyes, halkın saldırılar karşısında hiçbir şekilde boyun eðmediðini anımsatarak, bu temelde Kürtlerin Öcalan’ın doðum günü olan 4 Nisan’da gereken cevabı verdiðine işaret etti. Erciyes, 4 Nisan kutlamalarının, Kürt halkının Öcalan’ı önderliði olarak tanıdıðını ve sahiplendiðini gösterdiðini kaydetti.

“ULUS DEVLET SAVAŞI DERÝNLEŞTÝRÝR”

Son dönemlerde dile getirilen Kürt ulus devletinin kurulması yönündeki açıklamaları da deðerlendiren Emine Erciyes, tarihte bir çok ulus devletin kurulduðuna ve yıkıldıðına işaret ederek, şunları söyledi:

“Ulus-devletin; tek vatan, tek bayrak, tek dille devam eden tekçi bir inancı var. Bunun da toplumun doðasıyla baðlantısı olamaz. Özelde de Ortadoðu gibi çok kültürlü bir coðrafyada bunu yapmak, savaşı derinleştirmektir. Yapılacak olan Kürt ulus-devletinin de Kürt halkına bir faydası yoktur. Dış güçler, oluşturulacak olan ulus-devletle Kürt halkını susturmak istiyorlar. Ama en önemlisi küçük bir ulus-devletle Kürt halkını fazladan sömürmek istiyorlar. Kürdistan ve Ortadoðu’daki petrol, kapitalist güçler için Kürtlerin kanları olarak görülüyor. Kan nasıl ki yaşamak için gerekliyse, petrole de böyle yaklaşıyorlar. Kürtlerin kanını da böyle emmek istiyorlar. Dolayısıyla ulus-devlet halkların çıkarlarını saðlamıyor. Kürtler için oluşturulmak istenen ulus-devlet de ancak bu zihniyete hizmet eder.”

“ALTERNATÝFMÝZ ULUSAL KONGREDÝR”

Bu politikaların Kürt özgürlük hareketine karşı kullanılmak istendiðine işaret eden Erciyes, bunun için işbirlikçi güçlerin devreye sokulmak istendiðini söyledi. Bu komploya karşı hareket olarak alternatiflerinin Kürt Ulusal Kongresi olduðunu vurgulayan Erciyes, kongrenin nasıl olması gerektiðini şöyle dile getirdi:

“Bütün Kürtleri kapsayacak bir kongre olmalıdır. Farklı kültürün, dinlerin temsiliyetinin olduðu bir kongre olmalıdır. Kürtlerin siyasi statüsünün, politikasının, diplomasisinin belirleneceði tüm Kürt halkının birliðinin ifade edildiði bir kongre olmalıdır. Bu kongre sınır tanımaz. Farklı devletlerde olunsa bile kendisini Kürt olarak ifade eden topluluklar bu kongrenin içinde yer alabilir. Kürt halkının birliði de ancak böyle bir kongreyle saplanabilir.”

Kürt halkının ulusal birliðinin saðlanması açısından Kürt kadınına da önemli görevler düştüðünün altını çizen Emine Erciyes, “Kadınlar, Kürt halkının birliði için daha kaygısız ve hesapsız çalışabilir, örgütleyebilir” dedi.

KÜRTLERÝN BÝRLÝÐÝ ÝÇÝN ÝLKELER

Öcalan’ın deðerlendirmelerinde beş ilke ve üç pratik adım olduðunu ifade eden Erciyes, Kürtlerin birliðinin bu esaslar üzerinden olması gerektiðini vurguladı. Emine Erciyes, bu ilke ve esasları şu şekilde aktardı:

“Ýlk ilke savaş ve barış ilkesidir; Savaş olacaksa nasıl olur, barış olacaksa nasıl örgütlendirilmelidir? Kürt halkı hangi konumda olursa olsun, öz savunmasının olması şarttır. Ulusal birlik ilkesi, Kürt halkının birbirleriyle olan hukuki ilişkilerini belirleyecek. Bu ilkelerin gerçekleşmesi için 3 pratik uygulama gereklidir. Bunlardan biri Kürtler adına diplomatik görüşmeleri yapacak ve muhatap alınacak diplomasi biriminin oluşturulması. Bu grup hem Kürtler arasında geliştirilen oluşumun birbiriyle ilişkilerini hem de uluslararası alanda temsiliyeti açısında gereklidir. Bugün dört parça Kürdistan da yaşayan Kürtlerin savunmasını yapacak ulusal bir güvenlik sistemine ihtiyaç var. Şüphesiz her parça kendi savunma sistemini oluşturur ancak ortak bir oluşum da gereklidir. Kürt halkına yönelik herhangi bir saldırı durumunda birlik ruhunun oluşması gerekir.”

Açıklamasının sonunda, önemli bir süreçten geçildiðine işaret eden Erciyes, Öcalan’ın bu dönemi “4. stratejik dönem” olarak adlandırdıðına işaret etti. Bugün de Kürt halkına yönelik yapılan saldırıların, halen Kürtlerin varlıðının tehlike altında olduðunu gösterdiðini belirten Erciyes, “Bazı haklar kazanıldı diye egemen sistemlerin saldırmayacaðı anlamına gelmez. Varlıðını koruma ancak özgürlüðünü yaratmaktan geçer. Bu dönem de Kürt halkı önderine sahip çıktıðını ve sonuna kadar onun yolunda yürüyeceðini göstermiştir” diye kaydetti.

ANF NEWS AGENCY