Paris Sarcelles bölgesi Champ de foire salonunda yapılan gecede katılımcılar tutsakların sesi platformu adına selamlandı. Gece katılımcıların tüm devrim ve mücadele şehitleri için saygı duruşu yapmasının ardından başladı.

Platform adına ölüm orucu gazisi Bedia Ergün konuşmasına “ölümsüzlerin bize meşale olan erdemleri ve tutsak yoldaşlarımızın direniş azmi ile sizleri selamlıyorum” diye başladı.

Ergün konuşmasının devamında; “coğrafyamız Anadolu ve Mezopotamya ezilen toplumsal sınıflar ve halkların devrim toprağıdır. Onun için tarihimiz büyük direnişler ve kahramanlıklar tarihidir. Devrimci tutsaklar işçi sınıfı ve halklarımızın sınıf kini, kararlılığı, direnişi ve mücadelesinin iradesini ve bilincini taşıyan öncü güçlerdir. Devrim ve sosyalizm kavgasının sesi ve simgeleridirler” dedi.

Ergün, devrimci tutsakların hikâyelerine ve direnişlerine yabancı olmayan bizler onların inanç, direniş ve kararlılıklarından güç alıyoruz diyerek, bugün çoğunluğu yurtsever devrimciler olmak üzeri hapishanelerde 8 bin civarında politik tutsağın olduğunu söyledi.

Toplam 600 hasta tutsağın 158’nin ağır ve ciddi sağlık sorunları yaşadığını belirten Ergün, “bizlerin dayanışma ve mücadeleyi büyütme sorumluluğumuz var” dedi.

Konuşmasında Kürdistan illerinde faşist Türk devletinin yaptığı saldırılara vurgu yapan Ergün olası bir cezaevi katliamının gündemde olduğunu ve buna karşı tüm Avrupa’da yaşayan göçmenlerin duyarlılık göstererek dayanışma kampanyalarına katılmasının önemine ve acili yetine ihtiyaç bulunduğunu belirtti.

Suruç gazisi Ali Deniz Eren de gecede yaptığı konuşmada, “29 Temmuz’da tekrar Kobené’de olacağız. Suruç’ta katledilen sadece gençler değildi. Bizler birleşik mücadeleyi büyütmek için yola çıkmıştık. 20 Temmuz’da katledilen yoldaşların bize bıraktığı mirasın bilincindeyiz ve sonuna kadar sosyalist gençler olarak sahip çıkacağız. Bizlerle dayanışma içinde bulunan tüm kesimleri yeniden dayanışmayı büyütmeye ve adalet için mücadeleye destek vermelerini bekliyoruz” diyerek katılımcıları selamladı.

SKB Fransa adına Solmaz Özdemir’in yaptığı konuşmanın ardından, ACTİT Eş başkanı Ali Taş bir konuşma yaptı.

Taş; Avrupa’da yaşayan göçmenlerin sorunlarına, kapitalist ekonomik kriz ve Fransız işçi sınıfı direniş ve grevlerine değinirken göçmenlerinde yaşanan sorunların bir parçası olduğu gibi direnişlerinde bileşeni olup ‘El kombri’ gibi direnişlere katılmalı dedi. Ayrıca Avrupa’da ki politik tutsaklarla dayanışmanın anlam ve önemine vurgu yaparak dayanışma çağrısında bulundu.

Coşkulu gecen gecede, Erdoğan Emir, EDİKA ve Okan Pehlivan sahne aldı.