Şengal Diaspora Meclisi’nin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’la acilen görüşülmesi ve Şengal’in statüsünün tanınması talepleriyle Fransa’nın Strasbourg kentinde başlattığı süresiz-dönüşümsüz açlık grevine katılanlardan biri de Êzidî din adamı Peşimam Ekrem.

Êzidîlerin ‘yaşanan gerçekliği görmesi’ gerektiğini söyleyen Peşimam Ekrem, “En temel insani haklar söz konusu olduğunda, düşünmek ve kendine bir yol bulmak zorunda kalıyorsun. Bizler, Êzidîler olarak bu yolu Sayın Öcalan’ın fikri ve felsefesinde bulduk” dedi.

‘KENDİMİZİ HEM TOPLUMUMUZA HEM DE BAŞKANIMIZA KARŞI BORÇLU HİSSETTİK’

Süresiz-dönüşümsüz açlık grevine giren Êzidî din adamı Peşimam Ekrem, Êzidî toplumunun 74’üncü Ferman’la soykırımdan geçirilmesine engel olan en önemli gücün Kürt Özgürlük Hareketi olduğunu vurguladı. Êzidîlerin ‘yaşanan gerçekliği’ görmesinin önemine dikkat çeken Peşimam Ekrem, “Bizler Êzidîler olarak kendimizi hem toplumumuza hem de Başkan’ımıza, yani Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’a karşı borçlu hissettik. Bizler Êzidî toplumu olarak bugüne kadar herhangi bir liderlik görememiştik. Elini bize uzatan biri yoktu” diye konuştu.

‘ÊZİDÎLER OLARAK YOLUMUZU ÖCALAN’IN FİKİR VE FELSEFESİNDE BULDUK’

Êzidîlerin en temel insani haklarını elde etmenin yolunu Öcalan’ın felsefesinde bulduğunun altını çizen Peşimam Ekrem, açlık grevine katılmasını ve halktan beklentilerini şu sözlerle ifade etti: “Babalarımız, dedelerimiz bizlere 73 ferman olduğunu anlatıyordu. Yaşanan katliamlar, zulümler anlatılıyordu. Tabii biz bunları görmemiş, ama duymuştuk. Ve en son (Şengal’de) bizler 74’üncü Ferman’a bizzat şahit olduk.

En temel insani haklar söz konusu olduğunda düşünmek ve kendine bir yol bulmak zorunda kalıyorsun. Bizler, Êzidîler olarak bu yolu Sayın Öcalan’ın fikri ve felsefesinde bulduk.”

ŞENGAL’E YAPILAN MÜDAHALE ‘BÜYÜK BİR GÜVEN OLUŞTURDU’

“Ne zamanki çeteler Êzidîleri soykırıma uğratmak istedi, gördükki: Bu savaşçılar yönünü dağlara verdi ve açtıkları koridorla halkımızı bu ‘Allah tanımaz’ çetelerden kurtarmaya çalıştı. Bizler bunu çok net gördük. Bu soykırımı bize yapmaya çalışanlar, yani ‘Allah adına’ savaştığını söyleyenlerin ‘Allah’ ile bir bağlantıları olamaz. Kürdistan savaşçıları, bizleri kökten imha etmek isteyenlerden kurtardılar. Bu da bizde büyük bir güven oluşturdu.”

‘GERÇEĞİN ETRAFINDA KENETLENELİM’ MESAJI

Avrupa’da yaşayan Êzidîlerin bu ‘gerçekliği’ görmesini isteyen Peşimam Ekrem, birlik olunması çağrısı yaptığı konuşmasında Avrupa’nın ‘beyaz soykırım’ tehlikesi barındırdığı uyarısında da bulundu. Peşimam Ekrem, sözlerini şu çağrıyla sonlandırdı: “Bizler de bugün yaşananları takip ediyoruz ve böylesi bir eylemde karar kıldık. Ben de bir Êzidî din insanı, Peşimam olarak, ‘eğer halkım buradaysa, müritlerim buradaysa ben de onlarla olmalıyım’ diye karar kıldım. Êzidî halkımızın da bunu böyle kabul etmesi gerekir. Böyle yapmazsak, yani sessiz kalırsak olmaz. Zira Avrupa’da olmamız da bizim için kurtuluş değildir. Avrupa’da olmak bizim için ‘beyaz soykırımdır’. Bu da bizler için büyük bir tehlikedir.

Avrupa’da yaşayan tüm Êzidîlere çağrı yapıyorum: Kardeşlik elini tutun! Birlik elini tutun! Doğru yolu bulun! Gerçeğin etrafında birleşin! Êzidî inancına bir çözüm sunmak için, halk olarak ayakta kalmak için bu gerçeklik etrafında birleşmeliyiz. Tabii bunu da işte bu ‘gerçeklik’ etrafında yapmalıyız. Bugün burada Avrupa’da bu gerçeklik etrafında toplanmışız. Bugün Avrupa kurumlarına yaşanan haksızlıkların çözülmesi, önlemler alınması için buradayız.

Halk olarak gözümüzü açmalıyız, dostlarımızı görmeliyiz. Bizler de Êzidî olarak var olana kadar, kimlik sahibi olana kadar mücadele etmeliyiz. Eğer Êzidî halkımız bize destek verirse bu hedeflere ulaşabiliriz. Zafer umudumuz oldukça yüksek ve bizler başaracağız.”