Bingöl’de özel harekat polislerinin 1999 yılında “PKK’liler ilçeye sızmaya çalıştı, çatışma çıktı öldürüldüler” şeklinde yansıttığı 2 kişinin sivil olduğu belgelendi.

Bingöl Cumhuriyet Başsavcılığı, Genç İlçe Emniyet Amiri’nin, 8 bin dolar alacağını isteyen 2 sivili özel harekat polisleriyle birlikte çatışma süsü vererek öldürdüğünü; olay yerindeki silah ve mühimmatların ise PKK gerillalarıyla daha önce yaşanan çatışmadan aldıklarını ve kayda geçirmeden bu olayda kullandıklarını belirtti.

Bingöl’de 17 Nisan 1999’da ilçe merkezinde “PKK’li” denilerek öldürülen Mehmet Eliveren ile Yılmaz Eliveren’in ölümüne ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma tamamlandı.

Faili meçhul cinayetleri araştıran Savcı tarafından yapılan soruşturmada, maktullerin PKK’li olduklarına dair hiçbir delil bulunmadığı belirtilerek, iki sivilin o dönem Bingöl’de Özel Harekat Şube Müdürlüğü’nde görevli 5 şüpheli ve kimlikleri tespit edilemeyen görevli polis memurlarınca öldürüldüğü belirtilerek dosya görevsizlikle Bingöl Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi. 

Bingöl Cumhuriyet Savcısı, tarafından yürütülen soruşturma da tamamlanarak dönemin Genç İlçe Emniyet Amiri Ahmet Koni, komiserler Bülent Gümüşay, Ahmet Kenan Çayır polis memurları Mehmet Atıcı, Mehmet Yolaçtı  hakkında “Tasarlayarak öldürme”, “Tehdit”, “Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği” suçlarından iddianame hazırlandı. Bingöl Ağır Ceza Mahkemesi  tarafından iddianamenin kabul edilmesinin ardından 5 sanığın, önümüzdeki günlerde ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile  yargılanmasına başlanacak.

TUTANAKLARA ‘TERÖRİST’ DİYE GEÇİLDİ

İddianamede 17 Nisan 1999’da Mehmet ve Yılmaz Eliveren’in öldürülmesi olayına ilişkin daha önce tutulan tutanaklarda “ilçe merkezine sızmaya çalışan teröristlerle çıkan çatışmada ölü ele geçirilen iki terörist” olduklarının yazıldığı belirtildi. Olayın ardından Genç Cumhuriyet Başsavcılığı’nın olay yerine giderek ölü muayenesi yaptığı hazırlanan tutanakta cesetler üzerinde günlük giyilen sivil kıyafetlerin olduğu, cesetlerde çok sayıda şarapnel çarpması sonucu yaralarla, çok sayıda mermi giriş ve çıkış deliklerinin olduğu belirlendi.

Tutanaklara göre ele geçen tüfek ve şarjör üzerinde parmak izi araştırması ile cesetler üzerinde klasik otopsi yapılmadığı gibi ölenlerin el svapları da alınmadı. Olayın ardından Komiser Bülent Gümüşşay ile özel harekat polisleri Mehmet Atıcı ve Mehmet Yolaçtı tarafından hazırlanan tutanağa göre;

Tutanaklara ise 155’e ihbar geldiği, mezarlıkta yapılan arama sırasında el bombası ile polise saldırıldığı, çatışmanın 20 dakika sürdüğü belirtildi. Tutanakta, 7-8 gerillaya ait ayakkabı izlerinin saptandığı, büyük bölümünün kaçtığı, iki cesedin ise inceleme için karakol bahçesine getirildiği yazıldı. Tutanakta polis memuru Mehmet Atıcı’nın şarapnel parçası nedeniyle sağ bacağından hafif şekilde yaralandığı belirtildi.

Olay yerinde ele geçirilen mühimmat ve silahlarla ilgili hazırlanan “Ekspertiz Raporu’nda ele geçen boş kovanlar üzerinde yapılan incelemede kovanların 4 ayrı silaha ait olduğu tespit edildi. 25 adet boş kovanın  olaydan iki buçuk ay sonra 2 Haziran 1999’da  Genç ilçe merkezine  PKK’lılar  tarafından taciz ateşinde kullanıldığı da tespit edildi.

İddianamede öldürülenlerin PKK’li olmadığı, sivil oldukları öğrenci belgeleriyle delillendirildi. Mehmet Eliveren’in 1998-1999 eğitim-öğretim yılında Açık Öğretim Lisesi’nde eğitimine devam ettiği, 20 Şubat 1999’da ilçede yapılan sınava girdiğine dair giriş belgesi ve vurulmadan birkaç gün önce hastanede tedavi olduğu dair kayıtlarda delil olarak sunuldu. Yılmaz Eliveren’in ise Genç Lisesi’nde 8 Eylül 1998’de kayıt yaptırdığına ve 1998-1999 eğitim-öğretim yılında 9/C sınıfında 1387 numaralı öğrenci iken 17 Nisan 1999’da vefat ettiğine dair belgede savcılığın delileri arasında yerini aldı.

Hazırlanan iddianame, Bingöl Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilirken, sanıkların önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkması bekleniyor.