Diyarbakır D Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan PKK'li tutsaklar cezaevlerindeki baskı, hak ihlalleri ve kötü muamelelere karşı duyarlılık çağrısında bulundu.

Diyarbakır D Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan PKK'li tutsaklar, AKP hükümetinin cezaevlerine dönük uygulamaya koyduğu politikalarına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Siyasi tutsaklara yönelik düşmanca ve yaşamı zehir etmeyi amaçlayan uygulamaların kabul edilemeyeceğinin belirtildiği açıklamada, cezaevlerine dönük treatman, tecrit ve izolasyonların yanı sıra bu uygulamalara sevklerin de eklendiği aktarıldı. Açıklamada, "Özellikle ülkenin bir bölümündeki cezaevlerinin boşaltılması çok farklı düşünce ve kaygılarla beraber aileleri de cezalandırmaya dönmüş bulunmaktadır" denildi. 

Tutsaklara çeşitli gerekçeler ile sürekli disiplin cezaları verildiğinin vurgulandığı açıklamada, uygulamaların özellikle onursuzlaştımaya dönük olduğu aktarıldı. Son bir ayda İHD'nin verdiği bilgilerde 14 tutsağın cezaevlerinde yaşamını yitirdiğine dikkat çekilen açıklamada, "Ağır hasta tutsaklar deyim yerinde ise ölümüne gün saymaktadır" denilerek, 21 yıldan bu yana Diyarbakır D Tipi Cezaevi'nde bulunan ve ölümcül derecede hasta olan Halil Güneş'in durumuna işaret edildi. Ergenekon belgelerinde JİTEM tarafından öldürüldüğü itiraf edilen Eski Diyarbakır Jandarma Bölge Komutan'ı Bahtiyar Aydın'ın öldürülmesine ilişkin 19 yıldan bu yana tutuklu bulunan M. Emin Özkan'ın ağır kalp hastası olduğu ifade edilen açıklamada, şunlar aktarıldı: "Bölge cezaevleri olarak tanımlanan Diyarbakır'da çeşitli sağlık problemlerinin tedavisi için gerekli hizmeti verebilecek kapasite ve donanıma sahip üniversite ve araştırma hastanelerinin bulunmasına rağmen çeşitli gerekçeler ile kapalı tutulan 'Mahkum hasta koğuşları', hem tedavileri, hem olası yatış gerektiren tıbbi müdahalelerin önünde engel olarak çıkarılması ölümlere davetiye çıkarmaktadır."

Hasta arkadaşlarının gözlerinin önünde ölüme adım adım yaklaşmasına tanık olmanın, Kürt halkına uygulanan baskı, sindirme ve inkar politikalarından hiçbir farkının bulunmadığı belirtilen açıklamada, "Ne arkadaşlarımız ne de halkımızın üzerinde uygulamaya konulan bu örtük, açık katliam uygulamalarına karşı asla sessiz kalmayacağımızı belirtiyoruz" denildi. Açıklamada, STK, siyasi parti ve ilgili kurumlar ile kamuoyuna duyarlılık çağrısı yapılarak, bu duruma sessiz kalınmaması istenildi.