Azadiya Welat Gazetesi Nusaybin eski çalışanı Mehmet Ali Çelik'i darp eden 4 polis hakkında takipsizlik kararı verildi. Savcılık, takipsizlik kararında polislerin görevi gereði gerektiði ölçüde kuvvet kullanmasının suç sayılamayacaðını savundu.
Mardin'in Nusaybin ilçesinde 11 Mart 2009 tarihinde trafik cezasını ödemek için gittiði Nusaybin Hükümet Konaðı girişinde polisler tarafından darp edilen Azadiya Welat gazetesi Nusaybin eski çalışanı Mehmet Ali Çelik'in yüzünde ve vücudunun çeşitli yerlerinde darp izleri oluşmuş, ardından da evine baskın düzenlenmişti. Baskın sırasında Çelik ve eşi Mizgin Çelik polislerce darp edilmişti. Bir gün sonra mahkemeye çıkarılan Çelik, "Yasadışı slogan atmak" ve "Örgüt propagandası yapmak" iddiası ile tutuklandı. Yaklaşık 9 ay cezaevinde kaldı.
Tahliye ardından Nusaybin Cumhuriyet Başsavcılıðı'na suç duyurusunda bulundu. Çelik'in suç duyurusu üzerine, Murat Ýnge, Mehmet Yıldız ve Ýsmail Doðan adlı polisler hakkında dava açıldı. 4 polis hakkında açılan davanın 4 yıl aradan sonra takipsizlikle sonuçlandıðı ortaya çıktı.
Takipsizlik kararını veren savcı kararını şu gerekçelere dayandırdı: "2009 kolluk güçlerinin görevi gerektirdiði ölçüde, kuvvet kullanmaları meşru ve haklı sayılmasının gerektirdiði, zira 5237 sayılı 24/1 maddesi düzenlemesine göre kanunun emrini yerine getiren kolluk kuvvetlerine ceza getiremeyeceðine karar verildi."
Hakkındaki davalar nedeniyle Finlandiya'da sürgün hayatı yaşayan Çelik, Türkiye'de yargının işkencecileri koruduðunu belirterek, "Türkiye'de yaşayan herkes işkence ve ölümle karşı karşıyadır. Özelikle gazetecilerin maðdur olduðu ülkede adalet tersten işlemektedir. Ben bütün hukuki yollara başvurdum ve sonuç alamadım. Hukuk mücadelem devam edecek. AÝHM'e başvuracaðım" diye konuştu.