'Polisler, insan öldürdükleri için ödüllendirildiler'

'Polisler, insan öldürdükleri için ödüllendirildiler'

Gözaltında işkence ile öldürülen Metin Yurtsever davası dosyası, 22 Mayıs'ta görülecek duruşma ile tamamen kapanacak. Sonuç ise, işkence yaparak insan öldürmekle suçlanan polislerin beraat ettirilmesi. Yurtsever ailesi karar için, "Ýnsan öldürdükleri için Türkiye Cumhuriyeti devletinin adalet ve yargısı tarafından katil polisler ödüllendirildiler" dedi.

1998 yılının Kasım ayında Roma'da bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye teslim edilmemesi için HADEP il ve ilçe binalarında açlık grevleri yapıldı. HADEP Kocaeli il binasında 18 Kasım 1998 tarihinde başlatılan açlık grevine yurtsever eðitim emekçisi Metin Yurtsever destek ziyaretinde bulundu.

AÐIR ÝŞKENCELER GÖRDÜ

Polis, 19 Kasım günü parti binasının kapılarını baltalarla kırarak içeriye girdi. Bina içinde bulunan 50 kişiyi, kalaslarla dövdü. Ziyaretçi olarak parti binasında bulunan Yurtsever de kalas ve joplarla dövüldükten sonra gözaltına alındı. Kocaeli Emniyet Müdürlüðü Terörle Mücadele Şubesi'ne götürülen Yurtsever, işkence gördü. Durumu aðırlaşan Metin Yurtsever, 20 Kasım günü kaldırıldıðı hastanede yaşamını yitirdi.

Kaburgası kırılan ve vücudunun çeşitli yerlerinde yüzden fazla yara ve ezik olan Yurtsever'in işkence gördüðü Adli Tıp Kurumu'nun raporuyla da belgelendi.

YARGITAY SANIKLAR LEHÝNE KARARI BOZDU

Kocaeli 2. Aðır Ceza Mahkemesi'nde 11 Ekim 1999 tarihinde TMŞ müdürü Şinasi Yılgın ile 16 polis hakkında dava açıldı. Mahkeme, 23 Temmuz 2007 tarihinde Yılgın ile 9 polisin beraatine, Şeyh Ömer Ediz, Şaban Kurnaz, Ýsmail Türkdemir, Sadettin Topal, Bülent Oral Tunar, Bekir Şahin ve Temel Çakmak'ın 5'er yıl 6'şar ay, 20'şer gün cezalandırılmasına karar verdi. Temyiz edilen dosyayı, Yargıtay 1. Ceza Dairesi, sanık polislerin lehine bozdu.

Karara itirazı deðerlendiren Yargıtay 1. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını "Yaraların hangi sanık ya da sanıklarca meydana getirildiðini gösterir kesin kanıt bulunmadıðı" iddiasıyla bozdu. Dosya tekrar Kocaeli 2. Aðır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkeme ilk kararında direnince dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na geldi. 12 yıldır süren davayı sonlandıran Yargıtay Ceza Genel Kurulu, dairenin polisler lehine hükmünü doðru bularak yerel mahkemenin kararını bozdu. Polisler böylece beraat etti.

DOSYA 22 MAYIS'TA KAPANACAK

22 Mayıs'ta görülecek olan duruşmada, Kocaeli 2. Aðır Ceza Mahkemesi, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun kararı doðrultusunda beraat kararını verdikten sonra dosyayı kapatacak.

AÝLE BASIN TOPLANTISI DÜZENLEDÝ

Metin Yurtsever'in ailesi adına Ýsmet Yurtsever, BDP Ýstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'in katılımı ile bugün ÝHD Ýstanbul Şubesi'nde basın toplantısı düzenledi. Toplantıya ESP PM üyesi Emin Orhan ile gözaltında işkence ile öldürülen Hasan Ocak'ın aðabeyi Ali Ocak da katıldı.

Ýsmet Yurtsever, "Metin Yurtsever Davası"nın da cezasızlıkla sonuçlandırıldıðına dikkat çekti, "Ýnsan öldürdükleri için Türkiye Cumhuriyeti devletinin adalet ve yargısı tarafından katil polisler ödüllendirildiler" dedi.

Yargıtay'ın polisler hakkında verilen cezayı bozmasının "siyasi" bir karar olduðunu belirten Yurtsever, şöyle konuştu: "Yargıtay, taraf tutmuş ve katilleri korumuştur. Devlet işçi ve emekçileri gözaltına alıyor. Sað olarak aldıðını ya kaybediyor ya da öldürdükten sonra ezilmiş ve parçalanmış bedenlerini yakınlarına veriyor. 13 yıldır devam eden Metin davasında da görüldüðü gibi mahkemelerin ne denli taraflı, devletçi ve siyasi karar verdiðini bir kez daha belgelemekte ve tescil edilmektedir."

"Ýşkenceci katillere hak ettikleri cezayı adalet vermedi" diyen Yurtsever, "Ezilen halklarımız kendi sokak direnç olanaklarıyla mümkün olabilecektir" diye konuştu.

'YARGI HER ZAMAN SÝYASAL OLDU'

BDP Ýstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, Metin Yurtsever Davası'nın, Türkiye'de demokrasi mücadelesi açısından önemli bir gösterge olduðunu belirterek, "Devletin yaşam hakkını ihlal edenlere nasıl kalkan olduðunu göstermesi açısından önemli bir dava. Yargıtay'ın polisler hakkında verilen cezayı bozması, yaşam hakkının bizzat hukuk eliyle ihlal edildiði anlamına gelir. Bu kabul edilebilir bir şey deðildir" dedi.

"Yargı, her zaman siyasal oldu" diyen Tuncel, şöyle konuştu: "Yargı her zaman siyasi kararlar verdi. Bu ülkede, emek ve özgürlük mücadelesi verenler her zaman için ya 'bölücü' ya da 'terörist' oldu. Devlet her zaman için kendi memurunu korudu. Buna 'Dur' demek demokrasi ve özgürlüklerden yana olan herkesin görevidir."

ÝHD adına söz alan Seza Mis Horuz, işkence ve gözaltında ölüm davalarının cezasızlıkla sonuçlandırılmasının bir gelenek haline geldiðini belirterek, "Bu ülkede bin operasyonun altına imza attıðını söyleyen ve bununla övünen Aðar'a özel cezaevi hazırlarken, diðer taraftan hak arayan insanları yok ediyor. Bu adaletsizliðe karşı durmaya devam edeceðiz" diye konuştu.

ANF NEWS AGENCY