Prof. Paech: AB'nin listesi Kürtlere hakaret

Prof. Paech: AB'nin listesi Kürtlere hakaret

PKK, 2 Mayıs 2002'den itibaren Avrupa Birliği'nin 'terörist örgütler' listesinde. Başından beri listenin sorunlu olduğunu belirten uluslararası hukuk uzmanı Prof. Norman Paech Kürt hareketinin böyle tanımlanmasının Kürtlere hakaret olduğunu söyledi. ANF'ye konuşan Prof. Paech'e göre  çözüm süreciyle oluşacak bir Kürt model İsrail-Filistin krizine de örnek olabilecek.

ABD'yi hedef alan 11 Eylül 2011 saldırılarının ardından Washington yönetimi "uluslararası terörizmi önleme" gerekçesiyle Avrupa Birliği'ne baskı yapıyordu. 2001'in Aralık ayında Belçika'nın dönem başkanlığı sırasında AB, ABD'nin baskısıyla "terörist örgütler" listesini oluşturmak zorunda kaldı. 28 Aralık 2001'de açıklanan ilk listede ETA, Yunanistan’daki 17 Kasım Örgütü, Lübnan’daki Hizbullah, İslami Cihad ve Hamas olmak üzere toplam 12 örgüt yer aldı. 2 Mayıs 2002'de ise AB'nin en üst organı Avrupa Komisyonu PKK'yi de listeye aldığını açıkladı.

AB, listeye aldığı kişi, örgüt ve organizasyonları yakın takibe aldı. Adı geçen kişilere AB çapında operasyonlar yapıldı, banka hesaplarına el konuldu, mal varlıkları donduruldu. Ancak Avrupalı hukukçulara göre liste sorunlu, çünkü liste 'terörist' damgası vurulan kişi ile örgütlerin savunmaları yapılmadan oluşturulmuştu. Avrupalı diplomatların hangi kıstasları aldığı hep tartışma konusu olurken, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) birçok itirazı kabul etti ve Avrupa Komisyonu'nu uyardı.

LİSTEYİ AB BÜROKTLARI BELİRLİYOR

Bask ve İrlanda'daki barış süreçleriyle bağlantılı olarak güncellenen listeden ETA ve Real IRA çıkartıldı. İran rejimine mücadele eden Halkın Mücahitleri'nin ise AB'nin yüksek mahkemesi Avrupa Adalet Divanına yaptığı başvuru kabul edilmiş ve AB bu örgütü 2009 yılında listesinden çıkardı. Böylelikle AB, ilk kez mahkeme kararına dayanarak bir örgüte 'terörist' demekten vazgeçmişti. Fakat bu kararın arkasında AB'nin İran ile ilişkilerinin yattığı aşikardı.

AB bürokratlarının belirlediği ve AB dışişleri bakanlarının mutabakatıyla açıklanan listede şu anda 25 örgüt ve grup yer alıyor. Filistinli Ebu Nidal Örgütü'nün ilk sırada bulunduğu listede PKK'ye 15. sırada yer veriliyor. Aynı şekilde tüm tartışma ve Filistin'deki seçim sonuçlarına Hamas ve Hizbullah yıllardır listede.

23 Nisan 2013'te ise Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) kabul ettiği Türkiye raporunda PKK için "terörist örgüt" ifadesini değiştirmiş, PKK'liler için “PKK eylemcileri" denilmesini kararlaştırdı. KCK'nin gerilla güçlerini Türkiye sınırları dışına çekeceğini açıklamasının öncesine denk gelen ve AKPM'nin oy çokluğuyla aldığı bu kararın ardından gözler şimdi Avrupa Komisyonu'nda.

PROF. PEACH: LİSTE ZATEN SORUNLU

Listeyi yakından takip eden isimlerin başında uluslararası hukuk uzmanı Prof. Norman Paech geliyor. Listenin ilk yıldan bu yana sorunlu olduğuna dikkat çeken Prof. Paech, AB'nin PKK ve Kürt gerçekliğini göze almadan bu kararı aldığını ve yıllardır bunda ısrar ettiğini düşünüyor. PKK'nin listede yer almasını AB'nin Kürtlere bilinçli bir şekilde hakaret etmesi ve onlara ayrımcılık yapması anlamına geldiğini belirten Alman bilim insanı Prof. Paech "Liste aynı zamanda Avrupa'nın Kürt ve Kürdistan politikasını da gözler seriyor" dedi.

Kürt hareketinin hala liste yer almasının Türkiye'deki çözüm ve barış sürecini de bloke ettiğini savunan Prof. Paech "AB'nin ve özellikle de Almanya'nın PKK'ye bu bakışı çözüm sürecinin derinleşmesini engelliyor. Aslında AB bu listeyi Türkiye'ye karşı kullanıyor. AB'nin bakış açısını değiştirmesi artık vazgeçilmezdir. Eski yaklaşım ve ifadelerin hiç kimseye yararı yok" diye konuştu.

"KÜRT MODELİ FİLİSTİN'E ÖRNEK OLABİLİR"

Aynı şekilde Almanya'nın da yıllardır Türk siyasetinin arkasında durduğunu belirten Prof. Paech, 'anti-terör' yasaları çerçevesinde Alman mahkemelerinde Kürt siyasetçilere açılan davalara dikkat çekti. Kürt siyasetçilere 'terörist' damgasının vurulmasının Türkiye'deki gerçeklerle bağdaşmadığını söyleyen Prof. Paech "Örneğin Almanya bu davalardan vazgeçerek sürece katılabilir" dedi.

8 Mayıs'tan itibaren PKK'nin silahlı güçlerinin Türkiye dışına çıkmaya başlamasının çözüm sürecinde tarihi bir adım olduğunu belirten Prof. Paech, bundan sonra adım atma sırasının AKP hükümetinde olduğunu söyledi. Yeni süreçt birlikte ve eşit yaşam için fırsat doğduğunu düşünen Alman bilim insanı devamla şu tespiti yaptı: "Türkiye'de Türklerin ve Kürtlerin birlikte eşit yaşama modeli sadece Kürtlerin yaşadığı diğer ülkelere değil, aynı zamanda İsrail'in elindeki Filistin toprakları için de örnek olabilir."

PROF. NORMAN PAECH KİMDİR?

Avrupa'da Kürdistan ve Ortadoğu'daki gelişmeleri yakından takip eden uzmanların başında gelen Prof. Norman Paech, 1938 yılında Almanya'nın Bremerhaven kentinde dünyaya geldi. Tübingen, München ve Paris üniversitelerinde hukuk ile siyasal bilimler eğitimini alan Prof. Paech, 1975-1982 yılları arasında Hamburg Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde profesörlük yaptı. 1982'den 2003'e kadar ise aynı üniversitede siyaset ve ekonomi dersleri verdi. Ayrıca 1977-1986 yılları arasında Demokrat Hukukçular Birliği başkanlığını yapan Paech, 2005-2009 arası ise Federal Meclis üyesiydi ve bu dönemde Sol Parti'nin dışişleri sözcüsüydü.