Refah düzeyi en yüksek ülkede söz konusu mülteciler olunca!
Dünyada refah düzeyi en yüksek ülke olarak kabul edilen İsviçre’de söz konusu mülteciler olunca her şey farklılaşıyor.
Dünyada refah düzeyi en yüksek ülke olarak kabul edilen İsviçre’de söz konusu mülteciler olunca her şey farklılaşıyor.
Dünyada refah düzeyi en yüksek ülke olarak kabul edilen İsviçre’de söz konusu mülteciler olunca her şey farklılaşıyor. İsviçre’nin Aargau Kantonunda bulunan mülteciler, kalacak yer sıkıntısı yaşandığı gerekçesiyle Kanton yönetimi tarafından kendileri için kurulan askeri çadırlarda yaşam mücadelesi veriyor.
Sık sık ismini refah düzeyi en yüksek ülke olarak duyduğumuz İsviçre’de söz konusu mülteciler olduğunda refahtan söz etmek imkânsızlaşıyor. Askeri ücretin en az 3 bin 800 frank olarak belirlendiği ülkede mültecilere aylık 280 frankla bir yaşam dayatıldığı yetmezmiş gibi son olarak da İsviçre’nin Aargau Kantonun da bulunan mülteciler kalacak yer yok gerekçesi ile Kanton yönetimi tarafında kurulan askeri çadırlarda yaşamaya muhtaç edilmiş durumda.
İsviçre’de ilk defa mülteciler Kanton Aargau bağlı Aarau, Bucks ve Villmergen kentlerinde kurulan askeri çadırlara yerleştirilmeye başlandı. Kanton yönetiminin kantonda bulunan mülteci kamplarında yer olmadığı gerekçesiyle Savunma Bakanlığı’na yaptığı başvurunun kabul edilmesi ile birlikte kanton bağlı 3 merkezde geçtiğimiz temmuz ayının sonu itibari ile askeri çadırlar kurulmaya başlanmıştı.
Askerlerinde yardımı ile kurulan çadırlara mülteciler yerleştirilmeye başlanırken yaşanan bu durum ise ülkede yankı uyandırmış durumda. Kurulan çadırlarda yerleştirilecek mültecilerin sağlık koşulları başta olmak üzere birçok sorunu beraberinde getireceği tartışmaları yaşanırken ANF olarak çadırların kurulduğu bölgeye giderek yaşanan durumu yerinde izledik.
Mülteciler için kurulan askeri çadırların yerlerini Aarau Kentinde bulunun birçok İsviçreli esnafa sorup “bilmiyoruz öyle bir yer mi var” cevabından sonra karşılaştığımız ilk mülteciye sorumuzu tekrarlamamızla birlikte gelin ben biliyorum sizi götürebilirim cevabını aldık. 5 aydır İsviçre’de bulunan aynı zamanda kendisinin de kısa bir süre askeri çadırda kaldığı Somalili mülteci ile askeri çadırların bulunduğu alana doğru giderken aynı zamanda da sohbete başladık.
EKMEĞİN 3 FARNK OLDUĞU ÜLKEDE AYLIK 280 FRANK İLE YAŞAMAK
Yol boyunca sohbet ettiğimiz ismini vermek istemeyen mülteci, İsviçre’de mülteci koşullarının çok zor olduğunu dile getirerek, kendisinin de kısa bir süre önce kanton yönetimi tarafından kurulan bu askeri çadırlarda kaldığını ifade etti. Burada yaşamın hiç kolay olmadığını söyleyen mülteci, bu çadırlarda kalan mültecilerin âdete askeri bir disiplin şeklinde barındırıldığını belirterek şunları ekledi: “Kamlarda yer olmadığı gerekçesi ile bir süre bu çadırlarda kalmamız gerektiği söylendi. Kamp önlerine kurulan bu çadırlarda 8 veya 9 kişi birlikte kalıyor. Yemek ve giysi ihtiyaçlarımızı ise bizlere haftada verilen 59 frankla yapmaya çalışıyoruz. Buranın giriş ve çıkış saatleri belli. Burası sürekli özel güvenlik görevlileri tarafından denetimde tutuluyor. Aslında burada bir süre kaldıktan sonra gönderildiğimiz yerler ise çok farklı değil kimimiz aynı şekilde başka kentte kurulan askeri çadırlara gönderiliyoruz kimimiz ise başka bir alanda bulunan bir kampa. Şimdi benim kaldığım kampta durum çokta burada yaşananlardan farklı değil. Küçük bir odada 8 kişi birlikte askeri ranzalar üzerinde yatıp kalkıyoruz. Şimdi kaldığım yerde yemek, elbise ve sözde sosyal faaliyetlerim için aylık toplam 280 frank veriliyor. Bırakın bu parayla kendime elbise almayı ay sonuna kadar bu parayla nasıl karnımı doyurmayı düşünüyorum.”
GÜVELİKLİ BÖLGE
Şehir dışında yapılmak istense de yer olmadığında kaynaklı olmalı ki bir mahallenin ortasında etrafı yüksek tahtalarla çevrili üzerine “Güvenlikli Bölge” yazılarak tamamen cevreden izole edilmiş bir yapı içerisinde bulunan mülteci kamları önünde kurulu askeri çadırlarla karşılaşıyoruz.
REFAH KİMİN İÇİN?
Aurau kentinde bulunan mülteci kamları önünde kurulan askeri çadırlarda yaşayan mültecileri ziyaret ettiğimizde ismini sık sık refah ülkesi olarak duyduğumuz İsviçre’de söz konusu mülteciler olunca aslında bahsedilen refahın sadece bu ülkenin kendi vatandaşlarına ait olduğunun bir kez yine farkına varılıyor.
Ülkelerinde yaşanan savaştan veya yoksulluktan kaynaklı bir avuç umut için kimisinin Afrika’dan kimisinin Eritre’dan kimisinin Somali’den kimisinin ise Ortadoğu ülkelerinden gelip İsviçre’ye sığınma talebinde bulunduktan sonra yaşadıklarından kaynaklı düştükleri umutsuzluk konuşmak istediğimiz veya objektifimize yansıyan her mültecinin gözlerinde kendini hissettiriyordu.
HER ÇADIRDA 10 MÜLTECİ
Mülteci kamları önüne sırayla kurulu askeri çadırlar adeta 2. Dünya Savaşı’ndan sonra yaşanılan görüntüleri akla getirse de konuştuğumuz mültecilerin anlatımları ve burada gözümüze çarpanlar yaşanılan durumun o dönemden çokta uzak olmadığı gerçeğini bizlere anımsattı. Her bir çadıra 10 mültecinin yerleştirildiği alanda mülteciler, kısıtlı bir şekilde verilen parayla karşıladıkları yemek ihtiyaçlarını sağlıksız bir şekilde toplu alanlarda yapıyor. Aile ve bekârlar diye iki ayrı kampta tutulan mültecilerin anlatımlarına göre burada sık sık hastalıklarda yaşanıyor. İklim koşullarında kaynaklı bu çadırlarda şimdiden sabahları üşüdüklerini de ifade eden mültecilerin en büyük korkusu bu koşulların kışında devam ettirilebilme ihtimali.
Kanton yönetimi kamplarda yer kalmadığı gerekçesiyle böyle bir uygulamaya gittiğini ifade etmiş olsa da Savunma Bakanlığı’nın sadece temmuz ayı sonu itibariyle sadece 180 günlüğüne verdiği bu çadırların süresinin dolmasının ardından buraya yerleştirilen mültecilerin durumunun ne olacağı ise en büyük sorun olarak gözüküyor.
UYGULAMA BERABERİNDE SAĞLIK SORUNLARI DOĞURAÇAKTIR
Aargau Kanton yönetiminin aldığı bu karar ülkede belli kesimlerin de şimdiden tepkisini çekmiş durumda. Duruma tepki gösteren çevreler uygulamanın beraberinde burada bulunan mülteciler arasında büyük sağlık sorunların da beraberinde getireceğini dikkat çekerek, İsviçre’de ilk defa denenen bu uygulamanın hemen kaldırılması gerektiğini savunuyor.
Bu çevreler yine İsviçre’ye en büyük mülteci başvurusunun olduğu Yugoslavya iç savaşından sonra bile böyle bir durumun yaşanmadığını dile getirerek, yetkililerin bu duruma kısa zaman içerisinde bir çözüm getirmesi gerektiğini vurguluyorlar.
Aargau Kantonunda yapılan bu uygulama ile birlikte mültecilerin yaşadığı sorunlar ülkede belli bir kesim tarafından dile getirilmiş olsa da aslında ülkenin bir bütününde yaşayan mültecilerin koşulları burada yaşayan mültecilerden çok farklı değil. Diğer kantonlarda da bulunan kamplardaki mülteciler 2 kişilik odalara 8 kişinin yerleştirilmesi başta olmak üzere birçok sorunla karşı karşıya.