“Kürt halkının sabrı kalmadı, halkların sabrı kalmadı, kadınların sabrı kalmadı. Hepsi Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü istiyor" diyen Remziye Tosun, Gemlik Yürüyüşünde verilen mesajın doğru okunması gerektiğini söyledi. 

Türkiye’de MHP ile ortak olup içeride savaş politikalarını derinleştiren, Zap’ta KDP ile işbirliği içinde medya savunma alanlarına operasyonlar düzenleyen, NATO’nun desteğiyle Şengal ve Rojava’ya saldıran AKP iktidarı, İmralı’da 1999 yılından bu yana en ağır tecrit politikalarını uyguluyor. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, 7 yıldır ailesi ve yakınlarıyla görüşemiyor. İmralı’nın kapılarını tamamen kapatan AKP,  bir yandan da inkar ve tasfiye politikalarıyla önümüzdeki yıl yapılacak olan genel seçimlerden kendi lehine olumlu sonuçlar çıkarmaya çalışıyor.

Hükümetin bu politikalarını ANF’ye değerlendiren HDP Amed Milletvekili Remziye Tosun, hükümeti, Gemlik Yürüyüşünde verilen mesajı doğru okuması çağrısında bulundu.

Abdullah Öcalan’ın uluslararası bir komplo sonucu 1999 yılında İmralı cezaevine konulduğu günden bu yana ağırlaştırılmış tecrit koşullarında tutulduğunu söyleyen Remziye Tosun, 2015 yılına kadar avukat ve ailesiyle kısmen de olsa görüşebildiğini ancak 7 yıl önce biten “çözüm süreci”nin ardından tecridi daha da ağır hale getirdiklerini söyledi. Remziye Tosun, “Türkiye-Kürdistan ve tecrite alındı. Kadınlar, çocuklar, gençler, demokratik siyaset, sivil toplum kurumları tecride alındı. Tecridi tek boyutlu değerlendirmemeliyiz. Bugün İmralı tecridi bütün cihana yayıldı” diye konuştu.

4 PARÇA KÜRDİSTAN’IN İRADESİNİ KIRMAK İSTİYORLAR

Tecrit politikalarının adım adım derinleştirildiğini kaydeden Tosun; “ Buna yönelik birçok örnek verebiliriz. 7 Haziran seçimlerinden sonra Suruç, Ankara otogarı ve Antep’te meydana gelen patlamalar, yine son olarak Deniz Poyraz cinayetleri bu tecrit politikalarının bir sonucudur. Bütün devrim şehitlerini saygılarını anıyorum. İktidar istiyor ki bu tecrit tüm Türkiye ve Kürdistan üzerinde sürsün ve iktidarını savaş politikalarıyla sürmek istiyor. Irak’ta, Zap’ta, Şengal’de bir savaş konsepti yürütüyorlar. 4 parça Kürdistan’ın iradesini kırmak istiyorlar” ifadelerini kullandı.

GEMLİK MESAJI DOĞRU OKUNMALI

İşte böyle bir durumda düzenlenen Gemlik Yürüyüşünün tarihi bir öneme sahip olduğunu kaydeden Remziye Tosun sözlerini şöyle sürdürdü: “Kürt halkının sabrı kalmadı, halkların sabrı kalmadı, kadınların sabrı kalmadı. Hepsi Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü istiyor. Abdullah Öcalan halkla birlikte barış misyonunu getirmek istiyor ve bunu kardeşi Mehmet Öcalan aracılığıyla “Bana bir hafta verin, kanı durdurayım” çağrısı yaptı. Ama hükümetin buna karşı kan, gözyaşı ve ölüm oldu. Hükümet savaşta ısrar ediyor. Asimilasyon ve özel savaş politikaları yine başarılı olamayacak. Her ne kadar hükümet manipüle etmeye çalışsa da binlerce kişi Amed, Adana, İstanbul ve Kadıköy gibi yerde tek bir slogan attı; ‘Biz Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü istiyoruz’. Bu mesajı başta hükümet olmak üzere herkes doğru okumalıdır.”