Ressam Eylem Karadoğan, 6'ncı resim sergisini Almanya'nın başkenti Berlin'de açtı. 'Rüyaların Dili' ismiyle açılan sergi de toplam 60 tablo yer alıyor. Kürtçe, Türkçe ve Almanca olarak, adlandırılan tabloların ana temasıysa kadına yönelik şiddet imgeleri var. Ressam Karadoğan, tablolarında, Kürdistan'da kadınların yaşadığı acı, işkence ve şiddeti dile getirmek istediğini söylüyor.

Kürt kadın ressam Eylem Karadoğan’ın "Rüyaların Dili" adlı sergisi Berlin'nin Prenzlauberg semtimde bulunan İmmaulenkirh caddesindeki adresinde açıldı. Aralarında, sanat, hukuk ve siyasi çevrelerinde olduğu yüzlerce kişi, sergiyi ziyaret etti. Sergi'nin 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'ne denk gelmesiyse, farklı bir anlam kazanıyor.

KADIN ŞİDDETİNE KARŞI RESİM SERGİSİ

Kadın ve şiddet temalarının hakim olduğu sergide, "Şîn", "Kayıp Geçmiş" ve "Klange Des Schweigens"(Sessizliğin Sesi ) isimli tablolar öne çıkıyor. Ressam Karadoğan, "Şîn"de Kürdistan'daki savaşta kadının içinde bulunduğu duruma dikkat çekerek, acı, şiddet ve erkeklerin yürüttüğü savaştaki çaresizliğini anlatıyor. "Kayıp Geçmiş" isimli tablo ise mavi zemin üzerinde hamile bir kadın, resmedilmiş. Kadın, kendi karnında yeni bir dünya taşırken bir taraftan da insanlığa verdiği süt ile yeni bir yaşam kuruyor. Ancak kurulan yaşamda kendisine yer olmadığı göze çarpıyor. Tabloda kadının yitirilmiş ve elinden çalınmış duygularına gönderme yapıyor. "Klange Des Schweigens" isimli tabloda da kadının sessiz çağlığı görülüyor. Bir ağaç içerisinde hayat bulan kadın sessizliğinin sesi anlatılmış. Kırmızı, zemin üzerinde iç içe geçmiş ağaç ve kadın figürleri, yeni bir hayatın habercisi gibi. Bu tabloların dışında sergide bulunan 60 resmin hemen hemen hepsinde kadına yönelik şiddet, doğa, kadın dünyası gibi mesajlar yer alması dikkat çekiyor.

'KÜRDİSTAN'DA YAŞANANLARA SESSİZ KALAMAZDIM'

Ressam Eylem Karadoğan, ressamlık serüvenine ilişkin yaptığı açıklama ise oldukça ilginç. Resim yapmaya 29 yaşında başladığını belirten Karadoğan, yaşadıkları acılar kendisini resim yapmaya ittiğini söylüyor. Resim yapmanın yanında şiirde yazdığını belirten Eylem Karadoğan, yaptığı bu kadar tabloda kadına yönelik şiddet figürlerinin tesadüf olmadığının altını çiziyor. Karadoğan," Ben çocukken ara sıra çiziyordum. Yıllar sonra köye gittiğimde annemin bana o çizimleri çıkarıp gösterdi. Çok mutlu olmuştum. Ama resim yapmaya başladığım tarih, 2001 yılıydı. Herhangi bir profesyonel eğitim de almadım. Sadece kendi kendime çalıştım. Yıllardır bunu yapıyorum. Sadece hayal dünyamı ve yaşadıklarımı resmediyorum" diyor. Eylem Karadoğan, kadınların şiddete maruz kalması ve baskı görmesinin altında yatan nedenlerini toplumsal bir gerçekliğe bağlıyor. "Şiddet ve baskı tarihi bir gerçekliğimizdir. Bende bu topluma ait bir kadın olarak, bunları görmemezlikten gelemezdim. Onun için gerek toplumumuzdaki kadınların yaşadıkları ve benim gördüklerimi resim diliyle anlatmak istedim" diye ekleyen Eylem Karadoğan, konuşmasını şu cümlelerle devam ediyor: "Kürt kadınlarının acısını anlatıyorum. Çocuklarının ölümlerine karşı çaresizler. Bu kirli savaşta her gün çocuklarını yitiriyorlar. Ölüm, şiddet, Kürdistan'da kol geziyor. Bende bunlara karşı sessiz kalamazdım." Uzun zamandan beri sergi açmak istediğini ancak zamanlama olarak bilinçli olarak, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü sürecine denk getirmek istediğini belirterek," Bu günü bilinçli olarak seçtim. Ancak benden kaynaklanmayan bir plandan dolayı bir kaç gün gecikmeli açıldı. Önemli olan bu döneme denk g elmesidir. Kadına şiddete karşı mücadele edilmeli. Erkeklerin kalkıp kendilerini yetiştiren kadınlara karşı bu kadar pervasız olması çok üzücü. Buna dur denilmeli ve karşı mücadele edilmeli" diye konuştu.

Başkent Berlin'nin Prenzlauberg semtimde bulunan İmmaulenkirh str. 3-4 adresinde açılan "Rüyalarımın Dili" isimli resim sergisi, 25 Kasım 2014 tarihine kadar açık kalacak.