Roboskili aileler, barış güçlerini barış seferberliğine çağırdı
Roboskili aileler, barış güçlerini barış seferberliğine çağırdı
Roboskili aileler, barış güçlerini barış seferberliğine çağırdı
Adalet çığlıklarını yükseltmek için 73'üncü haftada kaybettikleri yakınlarının mezarı başında bir araya gelen Roboskili aileler, tüm barış güçlerini ittifak ederek barış seferberliği başlatmaya çağırdı.
Roboskili aileler, 28 Aralık 2011 günü TSK’ya ait F-16 uçakları ile Şırnex'in Queleban ilçesi Roboskî Köyü'ne yapılan bombardıman sonucu çoğu çocuk 34 Kürdün yaşamını yitirdiği katliamın 73'üncü haftasında yakınlarının mezarları başında adalet çığlıklarını yükseltmeye devam etti.
‘KATLİAMLARIN AYDINLATILMASI DEMEK BARIŞA SAHİP ÇIKMAK DEMEKTİR’
HDK ve DTK Kadın Meclisi'nin de katıldığı "Adalet Nöbeti"nde Roboskili aileler, yitirdikleri yakınlarının mezarları başında dualar okudu. ‘Mayıs ayı şehitleri’ anısına saygı duruşuyla başlayan adalet nöbetinde Roboskili aileler adına açıklamada bulunan Cahide Encü, T.C. devletinin tüm uygulamalarının Roboski'yi tecrit altında tutarak geçmişte yaptığı katliamlar gibi bu katliamı da unutturma yönünde olduğunu söyledi. T.C. devletinin tecrit politikalarının giderek arttığını ifade eden Encü, "Katliamların aydınlatılması demek barışa sahip çıkmak demektir. Biz barışımıza sahip çıkıyoruz, sizi de bu anlamda ki çabamıza destek vermenizi istiyoruz. Samimi barışın geçmişle hesaplaşmadan gelmeyeceğini iyi biliyoruz" dedi.
TECRİT POLİTİKASI
73'üncü hafta değerlendirmelerinin esasının Türk devletinin uyguladığı tecrit politikaları olduğuna işaret eden Encü, 28 Haziran 2012’de sivil toplum örgütleri ile birlikte katliam bölgesine gitmek isterken Türk devletinin saldırısı sonucu yedi aile ferdinin hastanelik olduğunu ve katliamın 500'üncü gününde gerçekleştirmek istedikleri yürüyüş sırasında yine Türk devletinin askeriyle karşılaştıklarını hatırlattı. Encü, "Bırakın katliamda ölenlerimizin faillerini ortaya çıkarmayı, canlarımızın katledildiği yer bize yasaklı hale getirilmek istenmiştir" ifadesini kullandığı değerlendirmesinde, 6 köylünün pasaport kanuna muhalefetten, Veli Encü'nün ise savcıya hakaret ettiği gerekçesiyle yargılandığını belirtti.
‘BARIŞ SEFERBERLİĞİ BAŞLATILMALIDIR’
Encü, "Tüm suçu adalet isteyen Veli’ye ve köylülerimize bu kadar hızlı işleyen yargı mekanizması, katliamda yaşamlarını yitiren canlarımız için bu zamana kadar neden sessiz kalmıştır. Bize uygulanan tecrittin asla zamanı yok, savaş zamanı da aynı şekilde yargılamaları gördük, bugün bari zamanı yine aynı tecridi ve cezalandırmayı görmekteyiz" dediği konuşmasını, "Tüm barış güçleri bugün artık ittifak etmeli ve savaş rantçılarını tarihin çöplüğüne yollamak için, barış seferberliği başlatılmalıdır" diye tamamladı.
KİRLİ SAVAŞ
HDK ve DTK Kadın Meclisleri adına açıklamada bulunan Songül Morsümbül ise, harçlığını çıkarmak için sınırdan belirli ihtiyaçları olan malzemelerini geçirmek isteyen Roboskili Kürt gençlerine yönelik gerçekleştirilen saldırı sonucu yaşanan acının yüreklerde hala taze olduğunu söyledi. Bu acının Kürt halkının yüreğinde failleri açığa çıkarılıncaya dek süreceğini ifade eden Morsümbül, "30 yılı aşkın bir süredir Kürt coğrafyası kanlı-kirli bir savaşa mahkûm edilmiştir. Roboskili Kürt gençleri de bu kanlı senaryoda, birilerinin savaştan rant elde etme istemleri sonucu yaşamlarını kaybetmişlerdir. Bu senaryolar 200 yılı aşkın bir süredir hem Türkiye parçasında yer alan Kürtler üstünden, hemde Irak-İran-Suriye bölgesinde yer alan Kürtler ve mazlum halklar üzerinde bilinçli bir politikayla yürütülmektedir diye konuştu.
‘DEMOKRATİK KURTULUŞ MÜCADELESİ BU VAHŞETİNDE AÇIĞA ÇIKMASINA VESİLE OLACAKTIR’
Roboski katliamını ahlaksız ve vicdansız bir yaklaşım olarak değerlendiren Morsümbül, faillerin aradan geçen zamana rağmen yargılanmamış olmasından ise AKP Hükümeti'ni sorumlu tuttu.
DTK ve HDK Kadın Meclis üyeleri olarak Kürt kadınlarına, gençlerine yapılan bu saldırıları unutmayacaklarını söyleyen Morsümbül, "Kızıldereyi, Dersimi, Zilanı, Ağırıyı, Nevala Kasabayı ve Roboskiyi unutmak, insan olmayı unutmaktır diyoruz. Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan öncülüğünde geliştirilen Demokratik Kurtuluşla –Demokratik Özgür Yarınları İnşa Etmek mücadelesi; Yaşanan bu vahşetinde açığa çıkmasına vesile olacaktır. Bu süreç Türkiye de demokrasinin kurumlaşmasına anadil-kültür-kimlik taleplerimize bizleri bir adım daha yaklaştırmıştır" diyerek sözlerini tamamladı.
"Savcıya hakaret" gerekçesiyle bugün hakim karşısına çıkan Veli Encü ise, "Bu nasıl bir barış süreci? Bir taraftan barıştan sözediliyor diğer taraftan işlenen bir katliamın askeri ve siyasi sorumluları aklanmaya çalışılıyor" diyerek tepkisini dile getirdi.