Sadiye ananın 20 yıllık özlemi…
Sadiye ananın 20 yıllık özlemi…
Sadiye ananın 20 yıllık özlemi…
Sadiye Özen, 1990’da gerilla saflarına katılan ve 1993 yılında girdiği çatışmada 6 arkadaşı ile birlikte yaşamını yitiren oğlu Nurullah Özen’in 20 yıldır aradığı cenazesini buldu. Sadiye Ana henüz 18 yaşındayken gerilla saflarına katılan oğlunun çatışmada yaşamını yitirdiği 6 arkadaşı ile birlikte Uzunkaya köyüne yakın bir vadide olduğunu söylüyor. Sadiye ana şimdi toplu mezarın açılmasını, 20 yıl gecikmeli de olsa oğluna ait bir mezar olmasını istiyor.
Sadiye Özen ve çocukları, 1990 yılında devletin baskısı sonucunda Mardin’in Savur ilçesine bağlı Bakeysê (Köprülü) köyünden Kızıltepe ilçesine yerleşti. Sadiye Özen’in o dönemde 18 yaşında olan oğlu Nurullah Özen aynı yıl baskılar karşısında, gerilla saflarına katıldı.
Gerilla Nurullah, 1993 yılı Ekim ayında Kızıltepe-Mazıdağı arasında kalan bölgede yaşanan bir çatışmada altı arkadaşı ile birlikte yaşamını yitirdi.
Sadiye Ana o tarihten sonra yirmi yıl boyunca, çatışmanın yaşandığı bölgede dağ-taş her yerde oğlunun cenazesini ararken, gözaltına alındı, işkence gördü, evi defalarca basıldı. Ama O yılmadı; oğlunun cenazesini bularak bir mezar yapma isteğinden hiç vazgeçmedi.
Geçen yıl Mart ayında çatışmanın yaşandığı bölgede bulunan Bıloka (Uzunkaya) köylüleri Sadiye Ana’ya ulaşarak, oğlu ve beraber yaşamını yitirdiği 6 arkadaşına ait toplu mezarın köylerine yakın bir vadide olduğu haberini verdi.
Toplu mezar yerine gidip oğluna “Seni bunca yıl bulamadığım için beni affet” diyen Sadiye Ana, toplu mezarın açılmasını ve oğluna ait bir mezarı olmasını istiyor.
‘OĞLUM DEVLETİN BASKISINA DAYANAMADI’
Nurullah Özen'in devletin yıllarca uyguladığı baskıya dayanamayarak dağların yolunu tuttuğunu söyleyen Sadiye Ana, “Bizi köyümüzden çıkardılar, daha sonra Kızıltepe'ye geldik burada da rahat bırakmadılar. Oğlum bu baskılara çok öfke duyuyordu. Bir gün artık bu baskılara dayanamadı ve 90 yılında gerillaya gitti. Gittiğinde 18 yaşındaydı” dedi.
OĞLUNU ARADIĞI İÇİN İŞKENCE GÖRDÜ
Sadiye Ana’nın oğlu Nurullah 3 yıl gerilla saflarında kaldıktan sonra, 1993 yılı Ekim ayında girdiği bir çatışmada 6 arkadaşı ile birlikte yaşamını yitirdi. Bu haberi alan Sadiye Ana yaşadıklarını şöyle anlattı: “Oğlumu kaybettiğim haberini aldığımda günlerce ağladım. Yüreğim parçalandı. Acımı biraz olsun hafifletmek için cenazesini bulup ona bir mezar yapmak istedim. Mardin Mazidağı-Kızıltepe arasındaki bölgede yaşamnı yirdiğini söylediler. Oraya gittik, çevre köylerde araştırmalar, yaptık ama cenazenin nerede olduğunu öğrenemedik. O dönem devlet kurumları bize hiçbir konuda bilgi vermediler. Çocuğumun cenazesini aradığım için beni gözaltına aldılar işkence yaptılar.”
DAĞ-TAŞ OĞLUNU ARAMAKTAN VAZGEÇMEDİ
Sadiye Ana tüm baskılara rağmen, amacından vaz geçmedi. Yıllar boyunca çatışmanın yaşandığı Mazıdağı ve Kızıltepe’ye bağlı köylerde çocuğunu aradı. Yirmi yıl, bıkıp usanmadan çocuğunu aradığını söyleyen Sadiye Ana, “Dağ-taş demeden oğlumu aradım. Her gördüğüme, çevre köylere sordum. Bu arada kızım Nurhan da tutuklandı. Şu an cezaevinde. Çocuğumu ararken onunla aynı çatışmada yaşamını yitiren bir gerillanın ağabeyi Aziz Belek ile tanıştık. Geçen yıla kadar birlikte araştırma yaptık” dedi.
‘OĞLUMDAN AF DİLEDİM’
Bütün aramalara rağmen bir sonuç elde edemediklerini söyleyen Sadiye Ana şöyle devam etti: “Geçen yıl Mart ayında bizleri Kızıltepe ilçesine bağlı Bıloka köylüleri aradı. Çocuklarımızın Bıloka köyüne yakın bir vadide gömüldüğünü söylediler. Yaşamını yitiren diğer gerillanın ağabeyi ile birlikte o bölgeye gittik. Çocuklarımızı vadinin orta yerinde açtıkları bir çukura gömmüşler. Köylüler daha sonra oraya mezar taşı niyetine bir taş koymuşlar.”
“Yıllar sonra Nurullah'ımı bulmuştum” diyen Sadiye Ana, ”Ama aradan çok zaman geçmişti. Toplu mezara eğilerek çocuğuma ‘Oğlum seni yıllarca bulamadığım için beni affet. Seni dağ taş aradım ama bulamadım. Sana ait bir mezar yapamadım’ diye seslendim ve saatlerce ağladım” diye konuştu.
‘İHD'YE BAŞVURDUM’
İHD Mardin Şubesi’ne hukuki yardım için başvuruda bulunduğunu da söyleyen Sadiye Ana, çocuklarını o bölgedeki çatışmada yitirdikleri bilgisine sahip olan ve cenazelerine ulaşamayan ailelerin de kendilerine ulaşmasını istedi. Sadiye Ana böylece hukiki sürecin başlatılabileceğini de sözlerine ekledi.
‘SAVCILIK HAREKETE GEÇSİN’
“Çocuklarımızın gidebileceğimiz bir mezar yerleri olsun” diyen Sadiye Ana konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bizim çocuklarımızı, hiçbir dini ve insani değer tanımadan toplu halde yıllarca gömdü. Çocuklarımıza ağlayabileceğimiz bir mezar taşımız dahi olmadı. Şimdi Kızıltepe Savcısı harekete geçerek bu toplu mezarın açılmasını sağlamalıdır. Çocuklarımızın kemiklerini bizlere teslim etmelidir. Toplu mezar açılarak, oğlunun cenazesini teslim alana kadar da mücadelesini sürdüreceğini sözlerine ekledi.